‘Varoluşsal sorunlarım var’ olayı

Geçenlerde bir ‘han’fendi sanatçı’mızın klibiyle ilgili yazı yazmaya başladım.

Kaptırmış gidiyordum... Neden sonra durdum ve editörler editörü, alláme-i cihanımız bir insan vardır; ona gidip bana yardımcı olması adına ricacı oldum.

Sordum: ‘Klip için, Amerikalılar’ın ‘zenci klipleri’ne benziyor desem hukuki yönden bir hırtlık yapmış olur muyum? Davalık filan bir durum olur mu? Açılan o gülünç abidik gubidik davalardan sonra hasbelkader ‘temkinli’ davranmaya çalışıyorum da?.. Biliyorsun...’

‘Nasıl yani ‘zenci klipleri?’’ diye sordu karşılığında; ‘Söylem olarak politik açıdan hiç doğru değil tabii...’

‘Yok, öyle değil’ dedim; ‘Evli ve Çocuklu dizisinde Al Bundy politik açıdan doğru bir şekilde ifade edecek olursak, ‘siyahi’ rapçilerin kliplerine bakarak mastürbasyon yapıyordu, onu hatırlatıp, ‘İşte o kliplere benziyor’ diye tarif edecektim.’

Gözlerini devirdi: ‘E, olmaz yani...’

‘Ha, olmaz, di mi? Bişi olmaz di mi?’

Oysa, o meğer; ‘Öyle şey ol(A)maz’ demeye çalışıyormuş.

‘Evet, maalesef; hayat böyle de can sıkıcı bir şey’ manasında izahata girişti.

Onun canı benden bile çok sıkılıyor; çoook fena sıkılıyor; o kadar eminim ki...

‘Nası’ ve niye ama?’ şeklinde mızmızlandım: ‘Fakat ve ama fakat: TAM da öyle?’

Yani: ‘Vallahi böyle bir şey var ve o tam da öyle bir şey???’

Böyle bir şey var mı?

Var...

Böyle bir şeyi adıyla sanıyla dile getirmek -günümüzde adab-ı muaşeret ile konunun çok da alákası yok- ‘politika’yı aşar mı?

Aşar...

Tam: ‘‘Semerin şık’ mı dedin?’

Pazar Keyfi’ne konu olmak, hatta Allah muhafaza ‘şık’ bulunmak ‘gibimsi...’

Sırtına semer vurursun, aldırmazlar; semeri sevmiş ya altın kaplamalısını vurursun, ona hiiiç aldırmazlar, hatta bu konuda neşeli neşeli göbek atarlar...

Üstüne binersin...

Kaç kiloysan artık, onca kilonla...

Kaç kilometreyse gideceğin yol, onca yolunda:

Aldırırlar mı; aldırmazlar...

Fakat es kaza bunu dile getirmeye kalkarsın:

Kıyamet kopar...

Ulan bir gün hayatın gidişatını anlamaya vakıf olacağım ama bakalım ne zaman?!

Garçi Adalet Bakanı Cemil Çiçek şey dedi:

‘Son iki yılda en az 50 kere söyledim. Memleketin yüzde bilmem kaçı konumları gereği yargılanamıyor... Tüm meslek gruplarının, kamu çalışanlarının kendince imtiyazı var. Kabak ‘sıradan vatandaş’ın kafasında patlıyor.’

Valla var ya, sıradan vatandaş olarak, mafyaya başvuracağım.

Benimkisi iyiniyet...

Çocuk oyuncu Havuç’a extradan bir kadrolu psikiyatristler ordusu kiralamayı düşünüyorum.

Umut...

Ve...

Hayat...

Aynı cümle içinde zooor geçiyor.

Şahsen, hálá bir gün anlayacağımı umuyorum.

Evet, tamam...

Anlamak yok.

Ben salağın tekiyim; biliyorum.
Yazarın Tüm Yazıları