Uyuşturucu bağımlılarının mekanı haline gelen 6 asırlık hamama restorasyon
EDİRNE'de 2'nci Murad Dönemi'nde, 1422'de yaptırılan 'vakıf eser' niteliğindeki Gazi Mihal Bey Hamamı, atıl haliyle madde kullananlar ve definecilerin mekanı haline geldi. Restore edilmeye hazırlanan yapıyla ilgili konuşan Vakıflar Bölge Müdürü Osman Güneren, rölöve ve restitüsyon projelerinin tamamlandığını belirterek, "Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak uzun yıllardır kapalı olan, hizmete sunulamayan, çok önemli rotadaki eseri restore etmek için girişimlerde bulunacağız ve uygulamaya en kısa zamanda başlayacağız" dedi.
Edirne'de 1400'lü yıllarda yaşamış, Osmanlı Devleti'nin önemli paşalarından Gazimihal Paşa adına yapılan, 6 asırlık Gazimihal Hamamı'nın atıl halinin yıkılma tehlikesi bulunuyor. Avrupa'ya açılan Kapıkule Sınır Kapısı yolunda bulunan tarihi hamam, madde bağımlıları ile definecilerin mekanı haline geldi. Kemer ve kubbeleri ile Osmanlı'nın önemli mimarisini bugüne taşıyan önemli eserlerden tarihi hamam içinde, uyuşturucu artıkları bulunuyor. Definecilerin de kazı yaptığı anlaşılan hamamın bazı bölümleri, toprak altında kalmış durumda. Duvarlarında kullanılan malzemeler, kemerlerin yapıları ve kubbeleri ile 600 yıldır ayakta duran ecdad yadigarı eser için son olarak Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nce onarım kararı alındı.
'VAKIFLAR ONARACAK'
Öncesinde maliye hazinesi mülkiyetinde olan sonradan Vakıflar Genel Müdürlüğü uhdesine alınan hamam için harekete geçen Vakıflar Bölge Müdürlüğü, rölöve ve restitüsyon projelerini tamamlarken, restorasyon projesinde de sona gelmiş durumda. Uzun yıllar uyuşturucu kullananlar ile definecilerin yuvası haline gelen ve emniyet ekiplerinin sıklıkla kontrol ettiği yapının bir an önce ayağa kaldırılması için çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Vakıflar Bölge Müdürü Osman Güneren, Edirne için çok önemli eserin restore edilmiş olacağını söyledi.
'RESTORASYON PROJESİ BİTMEK ÜZERE'
Hamamın Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesine alınmasının ardından restorasyon çalışmaları için hemen işlemlere başladıklarını söyleyen Bölge Müdürü Güneren, "Hamamla ilgili restorasyon faaliyetine başlamak için ilk adımımızı attık. Bu kapsamda hamamın rölöve, restorasyon ve restitüsyon projeleri mevcut değildi, bu projelerin temini ile ilgili süreç başlattık. Çok önemli ve nitelikli bir hamam. Hem şehir merkezinde hem de Kapıkule yolunda bulunan bir hamam. Tunca Nehri'ne de sınırı olduğu için yapılan seddenin bir kısmı hamamın bir bölümünden geçmiş. Aynı zamanda yanında aktif olarak da kullanılan bir yol mevcut. Tüm bunları da dikkate alarak bir projelendirme süreci içindeyiz. Hali hazırda rölöve ve restitüsyon projeleri, koruma kurulu tarafından onaylandı, restorasyon projemizde de ufak tefek tadilatlar kaldı" dedi.
'EN KISA ZAMANDA ÇALIŞMALARA BAŞLAYACAĞIZ'
Restorasyon projesinin bitmesinin ardından hemen çalışmaların başlayacağını dile getiren Güneren, "Bu tadilatlardan sonra restorasyon projesi de tamamlanmış olacak. Akabinde de Vakıflar Genel Müdürlüğü olarak uzun yıllardır kapalı olan, hizmete sunulamayan, çok önemli bir rotadaki çok önemli bir hamamı restore etmek için girişimlerde bulunacağız ve uygulamaya en kısa zamanda başlayacağız" diye konuştu.
'BİR AN ÖNCE RESTORE EDİLMESİNİ İSTİYORUZ'
Hamamın yıkık halinin kendilerini çok üzdüğünü söyleyen bölge sakinlerinden Hüsnü Sarıgül de "Uzun yıllardır Edirne'de yaşıyorum ve her sabah işe gidip gelirken bu yolu kullanıyorum. Bu tarihi, 6 asırlık hamam burada içler acısı bir durumda ve bu durum bizi üzüyor. Bizler vatandaşlar olarak bir an önce buranın yetkililer tarafından restore edilmesini istiyoruz" dedi.
'EDİRNE'YE ZENGİNGLİK KATACAK'
Edirne'yi Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar ise hamamın konumunun turizm açısından çok stratejik olduğuna dikkat çekerek, "Kapıkule'den giriş ve çıkışlarda turistlerin ilk gördüğü yerlerden birisi. Çocukluğumuzdan beri biliyoruz ki Osmanlı'nın en eski hamamlarından da birisi ama yine biliyoruz ki atıl durumdaydı. Şimdi sevindirici bir haber aldık ve tekrar restorasyonu yapılıp hizmete sunulacak. Bu da Edirne'ye zenginlik katacaktır. Bu şekilde tarihi eserlerin tekrar ayağa kaldırılması bulunduğu şehre zenginlik katar. Tabii ki böyle bir hamamın hizmete sunulmasını ve turizme kazandırılmasını canı gönülden istiyoruz" diye konuştu. Edirne- Kapıkule sınır yolunda Tunca kenarındaki cami, İmaret Köprüsü ile birlikte bir külliye halinde bulunan ve 1829'da Rusların Edirne’yi işgalinden itibaren tamamen kapatılarak kendi haline terk edilmiş olan hamam, bugüne kadar ayakta kalan nadir eserlerden biri olarak biliniyor.