Turnuva zamanı Wimbledon karnaval coşkusunu yaşar

Herbiri bahçeli, pahalı evlerin bulunduğu dünyanın en popüler tenis turnuvasının ismini taşıyan Wimledon, başkent Londra’nın güneybatısında. Haziran ayının son haftasıyla temmuz ayının ilk haftası karnaval havasına dönen Wimbledon, iki hafta içinde binlerce ünlüye de evsahipliği yapıyor.
İngiliz köy hayatı geleneklerinin yaşatıldığı, butik mağazalar, kafeler ve dünya mutfaklarının seçkin yemeklerinin sunulduğu restoranlarıyla Londra’ya sadece 15 kilometre uzaklıktaki Wimbledon’a gitmek için bundan daha iyi bir zaman olamaz. Her yıl yüzbinlerce kişi bu spor dalındaki en önemli organizasyona tanık olmak için Wimbledon’a geliyor. Geçen yıl iki hafta içinde 500 bin kişi Wimbledon’a karşılaşmaları takip etmek için geldi.
Turnuva her mevsimi yağışlı olan Londra’da güneşli günlerin de habercisi. Tenis şampiyonasıyla nüfusu ikiye katlanan Wimbledon’da hem sporcular hem de turnuva ile yakından uzaktan ilgili herkes bu iki haftada unutulmaz bir tecrübe yaşıyor.
 
KARŞILAŞMALARI ŞAMPANYA YUDUMLAYARAK İZLEYİN

Restoran ve pubların dışına taşan çoşkulu kalabalıklar, tenis raketleri, topları ve yıldızların posterleriyle süslenmiş rengarenk mağaza vitrinleri, karşılaşmalara yetişmeye çalışan coşkulu kalabalıkların doldurduğu sokaklar, dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen inanılmaz bir enerji yaratıyor Wimbledon’da. İki haftalığına bile olsa dünya sosyetesini ağırlayan semt, birbirinden renkli kafeleri, restaurant ve publarıyla ziyaretçilerine Londra’nın diğer semtlerinde yaşayamayacağı ve hiç unutamayacakları özel bir atmosfer sunuyor.
Yıl boyunca onlarca turnuvaya katılan dünya tenis yıldızlarının sadece bu atmosferi yaşamak için sabırsızlıkla beklediği bir yer Wimbledon. Milyonlarca sterlinlik bütçeye sahip olan organizasyon dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen titizlikle hazırlanıyor. Wimbledon Village olarak bilinen kortların bulunduğu alandaki şampanyalı ve çilekli kutlamalar, sokaklarındaki coşku mutlaka yaşanılması gereken bir tecrübe.

GELENEKSEL RESTORANLARI KAFELERİ KEŞFEDİN

Her yıl binlerce ünlü ve seçkin misafiri ağırlayan Wimbledon, ziyaretçilerine dünya yemeklerinin yer aldığı zengin bir mutfak sunuyor. Turnuva zamanı karşılaşmalar başlamadan önce kahvaltı kültürünün yaygın olduğu ana caddelerdeki restoranlarda taze ekmek ve pasta kokuları arasında geleneksel İngiliz kahvaltısının yanısıra, dünya mutfaklarının kahvaltıları da sunuluyor. Wimbledon kotlarına giden ana caddeler üzerinde bulunan herhangi bir restoran veya kafeyi seçebilirsiniz.
Öyle veya akşam yemeği için ise, otellere reyting veren Tripadvisor tarafından Wimbledon’ın en iyi İtalyan restaurantı seçilen, misafirperver, güler yüzlü çalışanlarıyla lezzetli yemekler sunan, Taverna Italiana Restaurant tercihiniz olabilir. Mutlaka birkaç gün önceden rezervasyon yapmanızı öneririm.
Ayrıca daha geleneksel yemekler tatmak isterseniz, ana cadde üzerinde bulunan The Butcher and Grill, bölgenin en lezzetli bifteğini hazırlıyor. Etinizi kasabınızdan seçip şefe istediğiniz kıvamda pişirilmesini isteyebilirsiniz (www.thebutcherandgrill.com). Côte de, gününüzü noklayabileceğiniz zengin menüye sahip bir restoran. Eğer siz de geleneksel İngiliz publarını seviyorsanız, Fox and Grapes de gerçek İngiliz pub kültürünü test edebilirsiniz.

BİNİCİLİĞİN DE MERKEZİ

Wimbledon’da yaşayanların çoğu tenis sporuna meraklı olmalarına rağmen burada spor denince akla sadece tenis gelmiyor. Wimbledon`da birçok aile at yetiştiriciliği de yapıyor. Eğer at binmekten hoşlanıyorsanız burada 100 yıldan fazla tarihi olan ahırlar ve ünlü at yetiştiricileri bulunuyor. Yolda yürürken zaman zaman trafiğin durarak atlılara yol verdiğini görebilirsiniz. İngiltere’yi ziyaret edenler genellikle ata binmek ve bu zevki yaşamak için 3 saatlik yolculuk yaparak ülkenin orta kesimlerindeki at çifliklerine gitmeyi tercih ederler. Eğer siz de çok uzağa gitmeden, İngiltere’de ata binme zevkini yaşamak isterseniz, burada bulunan at çiftiklerine uğrayıp günlük gezilere katılabilirsiniz. Saatlik yapılan bu turlar için yerinizi internetten ayırtabilir ya da Wimbledon’a geldiğinizde otelinizin resepsiyonundan sizin için yer ayırtmalarını isteyebilirsiniz.
Ayrıca tiyatroya meraklıysanız, New Wimbledon ve Polka Theatre Londra’nın meşhur West End şovlarında gösterimde olan oyunlara yer veriyor. Bu tiyatrolarda şovları daha ucuza izleyebilirsiniz.

FOTOĞRAF MAKİNENİZ YANINIZDA OLSUN

Londra’ya şampiyona zamanında geliyorsanız fotoğraf makinenizi eksik etmemenizi tavsiye ederim. Her an restoran, mağazalarda veya yolda yürürken ünlü bir tenisçiye, turnuvayı izlemeye gelmiş ünlü bir yıldıza rastlayabilirsiniz. Rahatça yanlarına yaklaşıp kibarca birlikte fotoğraf çektirmeyi istediğinizi söyleyebilirsiniz. Hiç belli olmaz o gün sizin de şanslı gününüz olabilir.
 
ULAŞIM KOLAY

Başkent Londra’da en hızlı ve rahat ulaşım metroyla (London Underground) ile yapılıyor. Şehir geniş bir metro ağına sahip. Eğer Londra merkezde kalıyorsanız, metroyla Wimbledon`a çok rahat ulaşabilirsiniz.
Ucuz ulaşım için Londra’ya vardığınızda metro ve otobüste ucuz seyahat edebilmek için mutlaka hemen bir oyster kart (metro kartı) almanızı tavsiye ederim. Merkez metro istasyonlarında Türkçe dil destekli makineler var. Bu makinalardan kartın nasıl kullanıldığı konusuda bilgi alabilirsiniz. Kullacağınız kadar dolum yapabilir ve tatiliniz bittiğinde bir sonraki Londra ziyaretiniz için saklayabilirsiniz.
Wimbeldon içinde ise ulaşımızı yürüyerek ya da 2 sterlin vererek 3-4 kişinin paylaştığı taksileri kullanarak sağlayabilirsiniz. Otobüs ağı da gelişmiş ve çok rahat.

İNGİLİZ SUBAYI VINGFIELD GELİŞTİRDİ

Tarihçilere göre tenis İngilizlerin icadı. 1874 yılında İngiliz subayı Vingfield tarafından geliştirildi. Çim alanda oynanmaya başlanan bu spora Lawn Tenis, kısaca tenis denildi. Şampiyona ilk defa 1868 yılında Worple Road, Wimbledon`da oynandı. Church Road yakınlarındaki SW19 posta kodlu bugünkü yerine ise 1922’de taşındı. Kraliyet ailesinin de bir locası bulunan Wimbledon kortlarında bir karşılaşma izlemek Şampiyonayla gurur duyan İngilizler için de büyük bir spor olayı. İki hafta boyunca Şampiyona’daki gelişmelere ve karşılama sonuçlarına kitlenen İngilizler için Wimbledon Turnuvası yılın en önemli spor olayı.

BUNLARI UNUTMAYIN

* Wimbledon, sadece şampiyona zamanı değil bilinenin aksine, yılın her döneminde çok kalabalık. Şampiyona sonrasında açık olan kortların bulunduğu Wimbledon Village yılın her ayında ziyaret edilebilir. Turnuva için özel hazırlanmış, özellikle üzerinde turnuva yılının belirtildiği havlu, çanta gibi hediyelik eşyalar satın alabilirsiniz. Bu ürünlerin bazılarını Londra’daki diğer mağazalardan satın almanız mümkün değildir. Wimbledon ve turnuva hakkında özel dökümanların, videoların bulunduğu Wimbledon Müzesi’ni ziyaret etmeyi unutmayın.
 * Londra merkezi yerine Wimbledon’da konaklamayı tercih edin. Turnuva zamanı metrolar çok kalabalık ve sıcak oluyor. Wimbledon’da Londra’nın merkezindekilerden daha ucuza otel bulmanız mümkün. 3 ve 4 yıldızlı oteller arasında pek fazla fark yok ancak burada B&B (yatak ve kahvaltı) hizmet veren birçok İngiliz aile var. Eğer gelmişken gerçek bir İngiliz yaşantısına da şahit olmak isterseniz bu aile otellerini tercih etmenizi tavsiye ederim.
* Şampiyona için önceden bilet almadıysanız çok şey kaçırmış sayılmazsınız. Turnuva için bilet satışları aylar önceden başlamış ve birçoğu tükenmiş olmasına rağmen Wimbledon’ın köklü bir geleneği olan günlük bilet kuyruğuna girerek, bir giriş biletinize sahip olabilirsiniz. Hergün belirli miktarda satışa sunulan biletleri almak için kortlar karşısında açılan gişelerde kuyruğa girerek biletinizi alabilirsiniz. Genellikle sabah erken saatlerde başlayan kuyruklar çok uzun görünmesine rağmen gişeler açılır açılmaz azalıyor. Eğer bilet almak istiyorsanız sadece kuyruğa erken girmeyi unutmayın.