Suriye sınırında tuzlu tavuk yenir mi?
“Antakya mutfağı oldukça zengindir ve bu bölgeye has sayısız yemek türü vardır. Dışardan gelenlere bu kültürün gereği ikramlarda bulunmak yöre halkının zevk aldığı özelliklerden biridir. Ben de geçtiğimiz pazar günü Reyhanlı’ya uzandım. Orda bir göl var. Etrafı yemyeşil, pırıl pırıl tertemiz bir yer burası…” Sinan Tanyıldız yine bizi çatlatıyor:
ÇUKUROVA’DAN
Y.Sinan TANYILDIZ
Pazar sabahı saat 10.00’da yola çıktım. Amacım her hafta olduğu gibi bölgemdeki ilginç yerleri keşfetmekti. Bakın bu çok önemlidir. Biz daha çok dünyada ve ülkede neler olup bittiğini takip ederiz de çevremizde neler olup bitiyor pek farkında olmayız.
Makro ekonomi ile mikro ekonomi arasındaki fark gibidir bu. Herkes ülkenin çıkmazlarına yanıt arar ama kimse çevrenin sorunlarına katkı sunmaz… Oysa önce can, sonra canan, sonra da cihan…
Otoban, Adana ile Antakya’yı yakınlaştırdı. Otoban açılmadan önce Antakya’ya gitmek, oldukça yorucuydu, lakin şimdi Antakya “şurası” oldu. İskenderun’a hatta Belen’e kadar her şey mükemmel. Ondan sonrası oldukça yoğun lakin yine de sıkıcı değil, çünkü manzara muhteşem… Amik Ovası’nı tepeden görünce, ülkedeki bereketi talan edenlere de lanet okumanız mümkün.
Cilvegözü sınır kapısına kadar uzanan yol, pasaportlular için Halep’e ve istediğiniz her Ortadoğu ülkesine kadar gidiyor. Ben sadece Reyhanlı ve çevresinde keşifler yapacağım. Programım böyle…
Antakya’ya varmadan Gaziantep ve Kırıkhan’a sapan yola girmeniz gerekiyor. Tabelada Reyhanlı yok ama bölgeyi bilenler için pek sorun değil bu. Bilmeyenler Antakya’dan Reyhanlı’ya dönmek zorunda.
Biz Kırıkhan Sapağı’ndan girdik, sonra da Reyhanlı yoluna döndük. Geniş ekili arazileri geçerek Reyhanlı’ya ulaştık. Bazı arazilerde pamuk toplanıyordu. Güneydoğu’dan gelen yüzlerce insanı arazilerde çalışırken gördük. Arazilerin bir bölümü ise mısır ekili…
Reyhanlı zengin bir ilçe… Modern çiftçilik bu bölgede oldukça gelişmiş. Lakin Reyhanlı için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Her yerde olduğu gibi burada da düzensiz yapılar bir hayli fazla.
Her şeye rağmen göl kenarında mola vermenizi öneririm. Ve mutlaka buradaki lokantada kaya tuzu ile kaplanarak pişirilen tavuk yemeniz gerekiyor. İki saat bekliyorsunuz ama değiyor. Lokantanın tam karşısında ise Suriye sınırı var.
Dönüş yolumuz muhteşem Soğukoluk tepelerinden Arsuz yoluna uzandı ve Adana’ya döndüğümüzde saat 20.00’yi geçiyordu…
Bu gezi bölgemizi iyi tanıtamadığımız gerçeğini gözler önüne serdi... Örneğin Reyhanlı yolundaki Hamamat Oteli’ni kaç kişi biliyor ki. Oysa Otel, Ortadoğu’ya bile hizmet veriyor ve ılıca özelliği taşıyor. Yani şifalı bir otel…
Neticede önce çevremizin farkına varmak, hepimiz için daha hayırlı…