Şehzadelerle iki gün

Orta Karadeniz Bölgesi’nde, Yeşilırmak vadisinde kurulu Amasya; kültür, sanat, tarih, görsellik ve romantizm barındırıyor. Amasra ile Amasya’yı karıştıranlar ya da şehri eşsiz lezzetteki misket elmasından ibaret sananlar, bir hafta sonunu mutlaka buraya ayırmalı.Amasya’nın en büyük kozu kral kaya mezarları. Yeşilırmak üzerindeki Harşena Dağı’nın güney eteklerindeki kalker kayalara oyularak yapılmışlar. Helenistik dönemde, Amasya’yı başkent olarak kullanan Pontus krallarına aitler. Işıklandırma sistemi sayesinde şehri gerçekten görsel bir şölene dönüştürüyorlar.Kral kaya mezarlarını rahatlıkla görmek ve Yeşilırmak kenarında tarihin içinde kaybolmak isterseniz, Amasya’yı keşfetmeye Şehzadeler Gezi Yolu ile başlayabilirsiniz. Ziyapaşa Bulvarı’na paralel olan Şehzadeler Gezi Yolu, burada sancak beyliği yaptıktan sonra Osmanlı tahtına çıkmış şehzadelerin anısına düzenlenmiş. Yolun kenarında şehzadelerin büstleri ve haklarındaki kısa bilgiler yer alıyor. Bu kısa yürüyüş sırasında, Osmanlı tarihinde de yolculuk yapıyorsunuz.

FERHAT İLE ŞİRİN DE BURADAYMIŞ

Efsaneye dönüşmüş büyük aşkın kahramanları Ferhat ile Şirin’in heykellerini görünce öğreniyoruz ki, bu iki önemli karakterin bu bölgede yaşadığına inanılmış. Dünyanın ilk coğrafyacısı Strabon’un (M.Ö. 63) heykeli de burada, çünkü Amasya’da doğmuş ve ömrünün son 27 yılını “Memleketim” dediği şehirde, 17 ciltlik ‘Geographika’ adlı döneminin tarih ve coğrafya bilgilerini topladığı kitabını yazarak geçirmiş. Şehzadeler Gezi Yolu’ndaki yürüyüşün adından ya da öncesinde Osmanlı tarihi ile ilgili kapsamlı bilgi edinmek isteyebilir ve dünyanın diğer gelişmiş ülkelerinin tarihi kentlerinde olduğu gibi bir kitapçık satın almak isteyebilirsiniz. Ancak maalesef civarda böyle bir turistik büro yok. O yüzden rehber kitabınızı seyahat öncesinde satın alın ya da valilik binasından edinin. Yürüyüş yaparken gözünüz soluklanacak, oturup manzaraya karşı birşeyler içecek bir kafe arıyor ama maalesef yok. Tek şansınız, yürüyüş yolu kenarındaki banklar. İsterseniz giderken yanınıza bir termos alın…Ertesi sabah Amasya’da güzel bir kahvaltının ardından gezilecek çok yer var. Örneğin Şehzadeler Müzesi… Amasya Valiliği tarafından tarihi Hatuniye Mahallesi’nde aslına uygun olarak yeniden yapılan konakta hizmet veriyor. Osmanlı padişah ve şehzadelerinin balmumu heykelleri sergileniyor. Perdelerden halılara kadar her detayın dönemi yansıtmasına özen gösterilmiş. Müze girişinde sizi padişah ve şehzadeler karşılıyor, kendilerini dev ekrandan tanıtıyor. Bunun için balmumu heykellerin görüntüsü animasyon tekniği ile hareketlendirilmiş. Dolaşırken sizi izlediklerini izlenimine kapılıyorsunuz. Müzeden çıkınca, şehzade eğitimlerinde büyük önem taşıyan medreseleri gezebilir, kütüphaneye dönüştürülen bölümlerde el yazmalarını görebilir, ardından da Amasya Müzesi’ni ziyaret edebilirsiniz. 14. yy.’da hüküm sürmüş İlhanlılar’ın önemli şahsiyetlerinden Anadolu Nazırı Şehzade Cumudar, Amasya Emiri İşbuğa Noyin, İzzettin Mehmet Pervane Bey ile karısı ve çocuklarına ait mumyaları görmek kaçırılmayacak fırsat. Hititlerden Romalılara, Selçukludan Osmanlı’ya kadar birçok medeniyete ait 20 bine yakın eserin sergilendiği müzede en az iki-üç saat geçireceğinizi unutmayın. Bir de şehir turu sırasında en rahat ayakkabılarınızı giymeyi… Amasya gezisi buraya kadar okuduklarınızdan dolayı bir kültür turu gibi algılanabilir ama gerçekten tam bir kültür, sanat ve tarih şehrindesiniz. Molman Hekim’in Mihri Hatun’un memleketi…Burada adlarını tek tek sayamadığımız ama gittiğinizde her köşe başında karşınıza çıkacak onlarca tarihi yapı, müze, medrese, camiiler, hanlar hamamlar da cabası. İkinci gününüzü Milli Mücadele Müzesi’ne ve kale gezisine ayırabilirsiniz. Atatürk’ü Cülüstepe’de karşılayan Amasyalılar ve Atatürk ile birlikte Amasya’ya gelen silah arkadaşlarının balmumu heykelleri ve Amasya Tamimi’nin saf ipek üzerine işlenmiş nüshaları ile Milli Mücadele yıllarından kalan silah ve evrakların sergilendiği Milli Mücadele Müzesi; Atatürk’ün Amasya Tamimi’ni imzaladığı Saraydüzü Kışlası komutanlık binasının bire bir aynısı.

DOĞRU DÜZGÜN RESTORAN YOK

Amasya’nın tek ve belki de en büyük eksiği, saray mutfağının izlerini taşıyan o eşsiz yemek kültürünü vitrine çıkarabileceği şık bir restoranın bulunmaması. Biz, Harşena Dağı’nın eteğinde muhteşem bir Yeşilırmak manzarası bulunan Grand Harşena Otel’de kaldık ve otelin alt katındaki restoranda toga çorbası, yuka tatlısı, nar kebabı gibi birbirinden lezzetli yemekleri tatma şansına eriştik. Nar ve etin bu kadar yakışabileceğini tahmin bile edemezdik. Şehzadeler gerçekten ağızlarının tadını biliyormuş. Görmeden dönmeyin diyeceğimiz en önemli yerlerden biri de kale. Şehrin ortasındaki kaleye hava kararmadan çıkmanızı ve mutlaka üzerinize bir mont almanızı tavsiye ederiz. Şehir manzarasını ve gün batımını kaleden daha iyi seyredeceğiniz başka bir yer yok.

NEREDE KALINIR

Buraya özgü ahşap, iki veya üç katlı, beyaz badanalı, cumbalı, geniş saçaklı ve kırma çatılı tarihi evler çoğunlukla Yeşilırmak’ın kaya mezarlarının bulunduğu tarafında yer alıyor ve bir kısmı pansiyon olarak hizmet veriyor. Grand Harşena Otel: (358) 218 39 79, Büyük Amasya Oteli: (358) 218 50 80, Emin Efendi Konağı: (358) 212 66 22.

NASIL GİDİLİR

istanbul’dan gidecekler Bolu’yu geçip Gerede kavşağından Samsun yolunda ilerleyerek, Ilgaz, Merzifon çevre yoluyla Amasya’ya ulaşabilir. Yolculuk 6-6.5 saat sürüyor. Otobüs ile gitmek için terminalden bilgi alabilirsiniz (358) 218 80 12. thy’nın Amasya’ya uçuşu var. Havaalanı Amasya şehir merkezine 46 km uzaklıkta.

Önümüzdeki hafta sonu nereye (29-31 Ekim)

istanbul’DAN...

Çoklu aktivite turuna: 28 Ekim akşamı Kaş’a varış. İplerle su akan vadilerden mağaracılık yöntemleriyle geçiş, tırmanış. Küçük adalara ve Limanağzı’na tekne turu. Son gün Üçağız’a gidiş, seakayaklarla Batık Şehir gezisi. Fiyatı 583 lira (Kaş içinde ulaşım, seakayaking, canyonning, tekne gezisi, konaklama, kahvaltı, öğle yemeği, rehberlik, teknik malzemeler). Tel: (212) 245 06 35 www.bukla.com

Batı Karadeniz’e: 28 Ekim gecesi istanbul’dan hareket. Safranbolu, tarihi konaklar, Arastalar, İncekaya Su Kemeri, Bulak Mağarası, Safranbolu Kent Tarihi Müzesi, Amasra, Çakraz, Yenice Ormanları, Şeker Kanyonu, Yedigöller Milli Parkı- Seringöl, Deringöl, Büyükgöl, İncegöl, Nazlıgöl, Aşıklar Çeşmesi, Anıt Ağaç gezileri. Geleneksel Safranbolu Konağı’nda konaklama. 31 Ekim gece 22.00’de istanbul’a varış. Fiyatı 375 lira (ulaşım, konaklama, kahvaltı, akşam yemeği, rehberlik, Milli Park’a giriş ücreti seyahat sigortası). Tel: (212) 249 40 70 www.folklorik.com

ankara’DAN...

At çiftliğine: 29 Ekim 07.30’da ankara’dan hareket. Kastamonu’da Saat Kulesi, Kastamno Kulesi, Külliye, Şapka Müzesi, Nasrullah Camii ve Şadırvanı, Etnografya Müzesi, Liva Paşa konağı, İnebolu Atatürk evi, Abana, Ilıca köyü, Valla Kanyonu gezileri. Daday At Çiftliği’nde isteğe göre atla göle doğru gezinti. 31 Ekim akşam saatlerinde ankara’ya varış. Fiyatı 335 lira (Ulaşım, konaklama, kahvaltı, akşam yemeği, rehberlik, seyahat güvence poliçesi). Tel: (312) 439 97 39 www.egtur.com.tr

izmir’DEN...

Rodos ve Simi’ye: 29 Ekim saat 08.00’de Marmaris Limanı’nda buluşma, deniz otobüsüyle Rodos’a hareket. Rodos’ta Yeni Çarşı, Katedral, Adliye Binası, Deniz Kuvvetleri Binası, Postahane, Devlet Tiyatrosu, Şövalyeler Caddesi, Müslüman Kütüphanesi, Büyük Hükümdar Sarayı, Arkeoloji Müzesi gezileri. Arzu edenler için Simi Adası gezisi. Lindos ve Kelebekler Vadisi turu (ekstra). 31 Ekim 16.30’da Marmaris’e varış. Fiyatı 379 lira (ulaşım, konaklama, kahvaltı, akşam yemeği, şehir turu, transferler, liman vergileri, rehberlik) Tel: (232) 465 29 70