Son Güncelleme:
Åžarabın yolculuÄŸuna eÅŸlik etmek için siz de Mürefte’ye bir yolculuk yapın
Ãœzüm baÄŸlarındaki telaÅŸ ekimin ikinci haftasında bitiyor. Ãœzümlerin toplanması iÅŸine de baÄŸbozumu denildiÄŸine göre sizin de fazla vaktiniz kalmadı, ‘Üzümün baÄŸlardan kadehlere olan yolcuÄŸuna tanıklık etmek istiyorum’ diyerek çıkın yola. Ãœzümün, kadehinize gelinceye kadar geçirdiÄŸi o sihirli yolculuÄŸunu adım adım izleyin.Eve dönüşte kadehinizdeki ÅŸaraba bakış açınızın nasıl deÄŸiÅŸtiÄŸini görün. Nereden mi biliyoruz? Çünkü Doluca Åžarapları’nın turuna katılıp bu keyfi yaÅŸadık. Maçka, Swissotel The Bosphorus’un lobisi. Günlerden pazar. Saat sabahın 08.30’u. Lobinin kafe bölümü hareketli. ÇeÅŸitli yaÅŸ gruplarından kadınlı erkekli 24 kiÅŸi oturmuÅŸ çay, kahve içiyor ve tabaklardaki kuru pastalardan atıştırıyor. Görevliler bir yandan üzerinde Doluca yazan dosyaları dağıtırken diÄŸer yandan da ‘Otobüste sizlere nefis kahvaltılıklar vereceÄŸiz. Karnınızı fazla doyurmayın’ diye uyarıyor.Her cumartesi ve pazar günleri düzenlenen BaÄŸbozumu Turu böyle baÅŸlıyor. Saat 09.00’da, hepimiz konforlu otobüste yerlerimizi alıyoruz.3.5 saatlik Ä°stanbul-Mürefte (230 km) yolculuÄŸu ikramla baÅŸlıyor. Kahvaltı tabakları, poÄŸaçalar, simitler, çaylar, kahveler derken zaman geçiyor ama yol bitmiyor. KURBAÄžALAR BÄ°LE AYIK DOLAÅžMAZTekirdağ’ı geçip Åžarköy sapağından sola dönüyoruz. Rehberimiz Doluca Pazarlama Müdürü Neslihan KökeÅŸ, saÄŸlı sollu baÄŸların sıralandığı virajlardan geçerken, bölgenin baÄŸ ve ÅŸarapçılık köklerini anlatmaya baÅŸlıyor: ‘KurbaÄŸalar bile burada ayık dolaÅŸmaz. Mürefte’de eskiden beri ÅŸarap yapılır ve fıçılarda yıllanmaya bırakılırmış. Bekletilen ÅŸarap fıçılarını saran çemberler, zaman içinde paslanıp okside olur, baÄŸlantı yerleri koparak fıçının patlamasına neden olurmuÅŸ. Patlayan fıçının içindeki ÅŸaraplar da yollara dökülürmüş. Bunları içen kurbaÄŸalar sarhoÅŸ dolaşırmış.’Mürefte’nin sarhoÅŸ kurbaÄŸalarından sonra ÅŸarapçı sinekleri olduÄŸuna da birazdan tanık alacağız.Mürefte kasabasına girer girmez, balıkçı barınağının bulunduÄŸu mendirek yanındaki Marina Restoran’da soluÄŸu alıyoruz. SoÄŸuk mezeler, ızgara balıklar, salata ve tabii ki ÅŸarap... Kadehler birbiri ardına boÅŸalırken gruptan Ceyda Erdem’in kadehinin içine bir sinek düşüyor. Karşısında oturan eÅŸi Murat Erdem’e bakarak ‘KurbaÄŸaların yanı sıra burada sinekler bile alkolik’ derken grup kahkahalar atıyor. BÄ°ZÄ° ÃœZÃœM GÄ°BÄ° TARTTILAR HEPÄ°MÄ°Z 1690 KÄ°LO GELDÄ°KSaat 13.30’da Doluca Åžarapları’nın fabrikasından içeriye giriliyor. GiriÅŸte kamyonların, traktörlerin tartıldığı dev kantar var. Fabrikaya gelen 24 ÅŸarapsever konuk da topluca kantarın üzerine çıkartılıyor. İçerideki görevli ‘1690 kilo’ diye sesleniyor. MeÄŸer kapıdan giren herÅŸeyin tartılması adettenmiÅŸ. Konukları da es geçmiyorlar.Derken modern üretim tesisinin gezisi baÅŸlıyor. Fermantasyon tankları, ÅŸiÅŸe mahzenleri, fıçı mahzenleri derken 1,5 saat geziyoruz. Sorularımıza cevap veriliyor, fotoÄŸraflar çekiliyor, video kameralar çalıştırılıyor. Ä°zmit’ten gelip bu tura katılanlar arasında 75 yaÅŸlarında, her ikisi de çocuk doktoru olan Nezahat-Zeyyat Parman çifti de var. Bu tur için uzun zamandır planlar yapıyorlarmış: ‘Yıllardır zevkle ÅŸarap içeriz. BaÄŸbozumunu ve ÅŸarap fabrikalarını hep merak ederdik. Bugün hepsini gördük. Çok mutluyuz.’Bu arada içinde ÅŸarapların yıllandırıldığı fıçı bölümü fotoÄŸraf stüdyosu haline geliyor. Dev fıçıların önünde poz veren meraklılar arasında ‘Bu fıçı kaç yılda içilir’ hesabı yapanlar bile var.Tadım bölümüne geçince büyük bir masanın çevresine oturuluyor. Herkesin önünde 11 kadeh var. Önce beyazlar sonra kırmızılar birbiri ardına servis ediliyor. Åžaraplar güzel, peynirler lezzetli, ÅŸarap kadehini kafaya dikip fondip yapmak serbest. Ä°steyen profesyonel degüstatörler gibi tadıp, tükürüyor. Bu arada tadımın inceliklerini öğreniyor. Dileyenler de küçük bir iÅŸaret ile kadehlerini beÄŸendikleri ÅŸaraplarla doldurup içmeyi sürdürüyor.Tadımdan sonra baÄŸ tırmanışı var. 15 dakikalık bir midibüs yolculuÄŸu ile deniz manzaralı tepelerdeki baÄŸlara çıkıyoruz. Burada peynirler, zeytinyaÄŸlı ekmekler konuklara sunulurken yine ÅŸaraplar içiliyor. Ve son kez kadehlere konulan ÅŸarap adet üzerine ‘Topraktan geldi yine topraÄŸa gitsin, bereketli olsun’ diye baÄŸların toprağına dökülüyor. Åžarap servisinin sürdüğü dönüş yolculuÄŸu 18.30’da baÅŸlıyor. Tekirdağ’da, TekirdaÄŸ köftesi alacak kadar kısa bir mola var. Videoda film, köfteli akÅŸam yemeÄŸi derken tur baÅŸladığı yerde sona eriyor. AKLINIZDA BULUNSUNTur kiÅŸi başı 125 milyon lira. 24 kiÅŸi ile sınırlı.Alkol yasağından dolayı 18 yaşından küçükler bu tura alınmıyor, yani çocukla gidemezsiniz.ÅžiÅŸe ve fıçı mahzenleri serin (nem yüzde 75), yanınızda kazak, hırka bulundurun.Otobüsün baÅŸlangıç noktası olan Swissotel’de bir günlük otopark ücreti 20 milyon lira, tur ücretine dahil deÄŸil. KUTMAN’IN MÃœZESÄ° AÇILDIMürefte’de 5 ayrı ÅŸarap tesisi ve fabrikası var. Bunlara ÅŸimdi de Kutman Åžarapçılık tarafından hazırlanan Åžarap Müzesi eklendi. Kutman ÅŸaraplarının 3. kuÅŸak yöneticileri Adnan ve Cahit Kutman, ailelerinin 1900’lü yılların başından 1976’ya kadar yaÅŸadığı evin yanındaki binayı müze yaptı. 1928’de geçirdiÄŸi yangından sonra tamir gören eski evin yanmış kiriÅŸleri, son 80 yıllık üretimin kayıtları, tozlu ÅŸarap ÅŸiÅŸeleri, Osmanlı döneminden kalma kantarlar, mantar makineleri, çıkrıklar, tulumbalar ve fıçılar var. Müze galerisinde ressam Temel Åžen’in yaÄŸlıboya tabloları da sergileniyor.Â