National Geographic dünyası mücevher oldu

Doğaya ve mücevherlere meraklıysanız hepsini ve daha fazlasını Zen Diamond’ın National Geographic koleksiyonunda bulabilirsiniz.

Yavrusunu temizleyen aslan, okyanusta yan yana yüzen tropikal balıklar, yavrularını soğuktan korumak için ayaklarının üzerinde taşıyan anne penguen, renkleriyle baş döndüren çeşit çeşit kuşlar... Kısaca National Geographic kanalında, dergilerinde, DVD’lerinde görmeye alışık olduğumuz sahnelerin hepsi mücevher oldu.

Zen Diamond, 1888’de kurulan, kâr amacı gütmeyen, dünyanın en büyük bilim ve eğitim organizasyonlarından National Geographic Society ile bir lisans anlaşması imzaladı. Doğayı, hayvanları ve mücevherleri sevenler için özel bir koleksiyon piyasaya çıkardı. Sloganı “Made by Nature, Crafted by Zen Diamond” yani doğa tarafından yapılan, Zen tarafından işlenen...

Koleksiyon üç temadan oluşuyor: Animals in Nature, Fauna in Nature ve Ottoman Collection.
“Animals in Nature”da aslanlar, penguenler, yusufçuklar, kuşlar, balıklar, dünyanın dört bir yanında yaşayan hayvanların renklerine ve anatomik özelliklerine sadık kalınarak üretilmiş. Pırlantalar, renkli değerli ve yarı değerli taşlar ile birlikte gerçekçi mine tekniği kullanılmış. Koleksiyondaki her hayvan figürünün arkasına ait olduğu bölgenin haritası lazer tekniği ile işlenmiş ve bir pırlanta ile hayvanın yaşadığı bölge işaretlenmiş.

YAZBUKEY TASARLADI

“Fauna in Nature” ise, orman hayatına ve bu hayatın ekosistemin içinde mücevhere dönüşmesine tanıklık ediyor. Bu koleksiyon Yazbukey’in kurucularından Emel Kurhan’ın hayal gücüyle hayat buluyor. Kuzey Avrupa’da hayvan ve bitkilerin uyum ve denge içinde yaşadığı bir orman fikrine dayanıyor. Sincaplar, göçmen kuşlar, mantarlar, meşe palamutları ile diğer orman bitki ve hayvanlarından yola çıkılarak tasarlanan 20 ayrı model bulunuyor.

“The Ottoman Collection”ın ilham kaynağı ise Topkapı Sarayı ve Fransa, Avusturya, Çin gibi çeşitli ülkelerin hükümdarları tarafından yollanan hediyeler... Koleksiyondaki özel tasarımlar, Osmanlı İmparatorluğu’nun hâkim olduğu döneme giderek Osmanlılar ve dönemin baskın kültürlerini keşfetmek üzere yola çıkıyor.