Mr.Gurme

Le Select

Eskiden hakkında yazmış olduğum restoranları aradan zaman geçtikten sonra tekrar yazı konusu yapmak zorundayım.

Çünkü her restoran sürekli bir değişim içindedir.

Bazen bu iyiye doğru gider bazen de öylesine şeyler olur ki bakarsınız mükemmel bir mekan altı ay için de bitivermiş.

Le Select'in hemen girişinde sağda 3 yıl önce burası hakkında yazmış olduğum yazı asılı duruyor.

Güzel şeyler söylemişim ama personel o yazıda söylenenlerden çok daha fazlasını hak ettiklerini düşünüyordu.

İşte bu noktada Le Select'in önemli bir özelliğine hemen dikkat çekmek gerekiyor.

Dikkat ederseniz yazıya itirazı olanların ‘personel’ olduğunu söyledim.

Evet, bu restorana çalışanlar müesseseleriyle gurur duyuyorlar.

Bu hem mekan hakkındaki kuvvetli hislerinden belli oluyor hem de servisin mükemmelliğinden.

Le Select İstanbul'da servis konusunda bence bir numara. Tabii bunda restoranın sahibi Kemal Koç'un mesleğini çok seven, yıllardır bu işin içinde olan ve daima işinin başında duran bir patron olmasının payı büyük.

Kemal Koç, müşteriyi çok iyi tanıyan bir insan.

Masaya baktığında müşterinin psikolojisinin neleri talep ettiğini anlayıveriyor.

Personel de onun gözetiminde yetiştiğinden her şey tıkır tıkır, mükemmel bir saat gibi işliyor restorana.

O gece Kemal Koç masada otururken ben biraz ona takıldım ve ‘Hayrola salona arkanı döndün, kontrolu bırakıyor musun yoksa’ dedim.

‘Sen arkamı döndüğümü san‘ dedi ve benim arkamı işaret eti.

Baktım arkamda koskocaman bir ayna. Yani anlıyacağınız Kemal bey masada sohbetini sürdürürken restorana olan biteni de saniyesi saniyesine izliyormuş.

Bravo bu yönetim anlayışına.

*

Le Select kışın da güzel bir ortam ancak yazın da havası bir başka oluyor.

Bahçesi harika Le Select'in.

Avlu şeklinde olduğundan rüzgar almıyor bahçe.

Işıklandırması çok iyi.

Ayrıca mükemmel müzik sisteminden birbiri ardına hoş şarkılar, insanı hiç rahatsız etmeyecek bir düzeyde çalıyor.

Müşterisi bu tür bir mekana yakışan insanlardan oluşuyor. Herkes birbirine saygılı bir şekilde davranıyor.

Dinlendirici bir gece için burayı mutlaka tavsiye ediyorum.

Ayrıca barı da çok hoş.

*

Şimdi biraz da mönüdeki yemeklerden bahsedelim

Soğuk başlangıçlarda Antipasta adı verilen tabak ilginç. Bunda grison, proscitto, söğüş tavuk, rozbif, kuşkonmaz, enginar kalbi, biber turşusu ve yumurta yer alıyor.

Ayrıca masaya mutlaka ayrı tabakta turşu da getirtin. Tavsiye ederim.

Başlangıçta hem damağınıza hem de cüzdanınıza bir bomba etkisi yapması için havyar ısmarlıyabilirsiniz. Bilinis ile servis ediliyor bu.

Başlangıcı hafif yapmak isteyenler için Le Select çok değişik salatalardan seçme imkanı sunuyor müşteriye.

Özel salatada göbek salata üzeri somon füme, yengeç eti, ton balığı, ahtapot, kalamar, mısır, domates, sos vinigret var.

Ayrıca salata mönüsünde Nicoise salad, Ceasers Salad ve Peynirli salata da bulunuyor

Bu arada Le Select her gün özel yemekler de hazırlıyor. Bunlar ek bir sayfa halinde günün yemekleri olarak mönüye konuluyor.

Örneğin o gece taze kuşkonmaz da bulunuyordu giriş yemekleri arasında.

*

Sıcak başlangıçlarda Select usulü yufkada bıldırcın fileto, tavuklu erişte, karides börek, King Crab pane, fesleğenli spaghetti var.

Ana yemeklerde ise fener balığı güveci, kuzu pirzola, sebzeli ördek, yoğurtlu kebap, erik soslu domuz pirzola vereceğim örnekler arasında.

Gördüğünüz gibi Le Select'in mönüsü çok zengin bir çeşitliliği içeriyor.

Tatlılarda da görülüyor bu zenginlik. Birkaç örnek verelim: çikolatalı ve vanilyalı parfe, vanilya soslu elma tatlısı, soğuk limon suflesi, çikolatalı veya portakallı sufle.

Ben o gece ana yemekte erik soslu domuz pirzolayı denedim. Kesinlikle size de tavsiye ediyorum, tabii bunun yanında kuvvetli bir kırmızı şarap da içmek zorundasınız.

Şarap mönüsü de son derece zengin Le Select'in. Türk şaraplarının en güzellerinin yanısıra bir de iyi düşünülmüş bir yabancı şarap listesi hazırlamışlar.

Sutter Home Zinfandel, Sutter Home Cabernet Sauvignon, Sancarre, Chateauneuf Du Pape, Cotes du Rhone ve CHablıs Premier cru da yer alıyor bu mönüde.

O gece ADCO tarafından getirtilen Frascobaldi şaraplarının beyaz ve Cabernet sauvignon'unu tattık. Yaz için beyaz mükemmeldi.

Kırmızı ise güçlü bir şaraptı.

En son olarak da Chateauneuf du Pape tattık. Ben de bu şaraba aşığım işte ne yapayım?

Evet dostlar.

Güzel ve kaliteli bir akşamda, kaliteli yemekleri mükemmel bir servis eşliğinde yemek isterseniz hemen Le Select'e gidin. Bütün kalbimle tavsiye ediyorum.

Le Select

Manolya Sokak No.21

Levent

Tel: (212) 268 2120

*

Ankara'dan Arzu Aygüneş adlı okurum Bahçelievler 4'üncü cadde üzerinde bulunan ALATURKA Restaurant hakkında yazmış.

Okurum ilk gittiğinde bu mekandan çok hoşnut kalmış. Yediği Special Beyti dediğine göre mükemmelmiş. (Bu arada special beyti ismi de ilginç değil mi ama?)

Burayı arkadaşlarına o kadar övmüş ki, grup oluşturup gitmişler.

Ancak bu kez hem servis hem de yemeklerde oldukça büyük problem yaşanmış.

Okurum Türkiye'de neden işletmelerde bir standardın tutturulamadığını merak ediyor?

Bu soruya cevap bulabilmenin mümkün olmadığını bildiğim için onun içini rahatlatacak bir şey ne yazık ki söyleyemiyorum.

Aynı okurum Tunus caddesindeki Zeynel adındaki muhallebiciden de şikayetçi oldu.

Burada da kapasitenin beşte bir dolu olduğu anlarda bile servis yapmaktan azap duyuluyormuş gibi bir hava yaratılıyormuş.

Okurum mektubunu ‘Biraz huysuz bir müşteri' olduğunu söyleyerek bitirse de yine de huysuzların bile mutlu olacağı bir ortamı yaratmak onların görevi olduğundan bu şikayetleri aktarıyorum.