Mısır insanın boyutlarını geçen bir ülke

İlk gittiğinizde sizi etkileyen neydi?

- Mısır’ın ilk anda insanı şoke eden bir havası var. İnsanoğlunun boyutlarını geçen bir ülke. Beni en etkileyen tapınakları ve piramitleri oldu. Muhteşem yapılar. Gördüğünüz zaman bunları insanlar mı, yaptı diye düşünüyorsunuz. Ülkenin gizemli havası da beni büyüledi. Hala da o büyüyü yaşıyorum. Merak edenlere Mısır’ı en kısa sürede görmelerini öneririm. Çünkü sürekli bir değişim halinde, eskiye ait birtakım güzellikleri zamanla yok oluyor.

Nereler görülmeli?

- Karnak Tapınağı, Kahire Müzesi ve Ebu Simbel mutlaka görülmeli. Mısır’ın muazzam bir tarihi var. Örneğin; Karnak Tapınağı dünyanın en büyük tapınağı. Arkeolojik kazıları hala devam ediyor, İ.Ö 1200-1500’lü yılların izlerini görüyoruz. Güneyde Ebu Simbel tapınağına merkezden uçakla yarım saatte varıyorsunuz. Dağ kazılmış ve içi yontularak oluşturulmuş.

Başka?

- Luksor’dan güneye doğru giderken Grekoromen döneme ait Edfu, Komombo ve Filaye adında üç tapınak görüyoruz. Bu tapınaklar Mısır’ın son dönemlerine ait oldukları için iyi ayakta kalmış. İçlerine girince muhteşem yazılar karşımıza çıkıyor. Kral mezarlarını yapan işçilerin mezarlıklarının bulunduğu "İşçiler Vadisi" de görülmeye değer.

Kahire’yi anlatır mısınız?

- Dünyanın beş büyük şehrinden biri. Muazzam Osmanlı ve Memluk izleri görülüyor. Özellikle sokak aralarını gezerken. Akdenizli olmanın verdiği etkiyle olsa gerek insanları çok güleryüzlü. Aynı zamanda çok da gürültülü bir şehir. Tabii Kahire Müzesi oldukça etkileyici. Birçok kişi müzecilik açısından karışık bulduğu için gezerken beğenmeyebilir. Ama bu karışıklığın içinde bir gizem var. Eski Mısırlılar yaşarken ölümü düşündükleri için eşyalarının çoğunu mezarlarına koymuş. Şimdi o eşyalar ve mezar duvarları tarihi anlamamıza yardımcı oluyor. Müzenin ilk katında bugün kullandıklarımıza benzeyen oltalar ve ağlar bulunuyor. Mutfak eşyaları, oyuncaklar, pek çok şey görülüyor.

Nil Nehri’nin büyüsü nerede?

- Dünyanın en büyük nehri. Çok gizemli ve muhteşem bir bereket. Mısır’da bütün yaşam Nil ve kıyılarındaki yeşillik alanlarda. İnsanlar oradan buğdayını alıyor, biçiyor. En büyük turizmde Nil Nehri üzerinde gemiyle yapılıyor. Turistler 4-5 gün gemilerde bir limandan diğerine geçerek tapınakları geziyor. Palmiyeler ve günbatımındaki manzara sizi büyülüyor. Nehrin kıyısında yaşayan insanlar hala 300 yıl önceki kayıkların benzerlerini kullanıyor. Mezar resimlerinde gördüğümüz gibi balık ağlarını atıyorlar. İzlerken aynen mezarlardaki resimleri yaşıyorsunuz.

Turistlerin son zamanlardaki gözdesi de Şarm El Şeyh...

- Dalış ve tatil turizminin olduğu bölge. Hem tüplü, hem şnorkelli dalışlar yapıp kendinizi 1-2 metre derinlikte akvaryum içindeymiş gibi hissedebilirsiniz. Aynı zamanda dinlenip güneşlenebiliyorsunuz da. Bu bölgede tarihsel kalıntılar yok. Ya tarihi gezileri ya da dinlenme turlarını seçeceksiniz.

Mısır’ın çok görülmeyen ve bilinmeyen yönleri de var mı?

- Orta Mısır, Kahire ile Luksor arasında kalan fazla bilinmeyen bir bölge. Burada Orta İmparatorluk döneminin mezarları bulunuyor. Tunaelgabal’da kumların altında labirent şeklinde bir alan var. Antik Mısır’ın en büyük maymunları ve İbis kuşlarının mezarları burada. Ayrıca Eski Mısır’da Afrodit gibi güzellik göstergesi olarak bilinen Hathor’un da tapınağını görebiliyorsunuz.

Tarihi alanları gezmek dışında neler yapabiliriz?

- Karnak Tapınaklarında her gece ses ve ışık gösterileri var. Kahire’deki Khan Halil çarşısına gidebilirsiniz. Ama pazarlık etmeyi unutmayın. Antik eserlerin kopyalarını, papirüsler ve baharatlar alabilirsiniz. Ben kimyonu tavsiye ediyorum.

Yemekler nasıl?

- Makarna, pirinç, mercimek ve nohut karışımı olan milli yemekleri Koşeri’yi tatmalısınız. Bakla köftesini de. Sabahları bile sandviç arasına haşlanmış ve ezilmiş, küçük domates parçacıklarıyla hazırlanan baklaları koyup yiyorlar. Sadece lüks restoranlarında bulabileceğiniz firavunlar döneminden gelen güvercin dolması ve kızartmaları da çok güzel.

AMAN DİKKAT Bazı tarihi yerlerde mumya kaçakçılığı yapılıyor. Bu yasak ve cezası çok büyük. Mumyaların kollarını, bacaklarını ve ellerini kırıp parça parça sattıklarını gördüm.

seyahatte ne okuyor

Gittiği ülkelerle ilgili kitaplar.

ne yiyor, ne içiyor

Yöresel yemekler.

ne giyiyor

Üzeri bez, altı kauçuk hafif ayakkabılar, izcilik yıllarından alışkanlığı olan yün tozluklar ve kısa kadife pantolonlar.

nerede kalıyor

Rehberlik yaptığı gezilerde lüks otellerde kalsa da pansiyonları daha çok seviyor.

kimle seyahat ediyor

Ailesiyle.

çantasının olmazsa olmazları

Kitap okumak için led lambası, çakı, küçük dürbün, güneş gözlüğü ve el feneri.

oradan ne alıyor

Oyuncak, o yöreye ait özel heykelcikler.