GeriSeyahat Marmaris’te yelkenler fora! ‘Mavi yolculuk’ sezonu başladı
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Marmaris’te yelkenler fora! ‘Mavi yolculuk’ sezonu başladı

Marmaris’te yelkenler fora! ‘Mavi yolculuk’ sezonu başladı

Nihayet hasret bitti. Harika mavi yolculuklar, uzun bir kışın ve kasvetli pandemi günlerinin ardından yeniden başladı. Eğer yakın zamanda böylesi unutulmaz bir seyahat deneyimi yaşamayı düşünüyorsanız yaz başlamadan yola çıkmanızı öneriyoruz. Marmaris’te hava sıcaklığının 30 derecelere dayandığı bugünlerde hem fiyatlar daha uygun hem de cennet koylar ve balık lokantaları alabildiğine sakin.

Size en güncel mavi yolculuk bilgilerini verebilmek için geçen hafta Marmaris’te harika bir tekneyle çam ağaçlarının gölgelediği dantel kıyılara uzandım. Koyu mavi ufuklar, ormanlarla çevrili koylar, altın renkli kumsallar, yelkenleri şişiren tatlı rüzgârlar, teknenin bordasına vuran dalgaların sesi ve doyasıya deniz kokusu... Tüm bunlar hayallerinizi süslüyorsa siz de mavi yolculuğa çıkmaya hazırsınız demektir. Sabahın erken saatlerinde, renk renk yelkenlilerin sıralandığı Marmaris Limanı’nda sıcak bir hoş geldin ikramıyla karşılanıyoruz.

Hayat ve yol arkadaşım Filiz ile birlikte limandan uğurlandıktan sonra kamaramıza yerleşiyoruz. Kahvaltının ardından güvertede Datça Yarımadası üzerinden Gökova Körfezi’nde son bulacak turumuza dair detaylı bilgileri, teknenin özelliklerini ve tavsiyeleri dinliyoruz. İlk gün, Marmaris çevresindeki koyları keşfedeceğiz. Geceleme, isteğe bağlı olarak sakin koylardan birinde yapılacak. Marmaris Körfezi çıkışında kısa seyirlerle İçmeler Plajı, Cennet Adası ve Kadırga Burnu gezileri bizi bekliyor. Turunç açıklarında su sporları yapmak da bir başka seçenek.

Yüzme arası, öğle yemeği

Öğle saatlerinde Çiftlik Koyu’nda yüzme molasının ardından kıyıdaki restoranlara uğruyoruz. Tavsiyem, Mehmet Place Restaurant’da ahtapot güveç, kalamar tava ya da sacda et sote. Tekneye döndükten sonra da Taşlıca açıklarına kadar yaklaşık bir saatlik uyku ya da dinlenme molası kesinlikle iyi fikir. Yeniden enerji topladığınızda, Bozburun Yarımadası’nın ucuna doğru Bozukkale Koyu’na yaklaşacaksınız. Sarp tepelerle çevrili, zeytin ağaçları ve makilerle kaplı koyda, Loryma Antik Kenti’nin kalıntılarını gezebilirsiniz. Biraz zahmetten çekinmeyip zirvedeki kaleye tırmandığınızda Rodos Adası tam karşınızda olacak. Sonraki durağımız, yelkencilerin tembellik sığınağı Serçe Limanı. Dev kayaların koruduğu bu derin koy, sakin bir gece geçirmek için ideal. Fakat bana sorarsanız buradan Taşlıca eteklerine kadar iki saatlik bir yürüyüş yapıp geçmişin izlerini sürmek gerek.

Marmaris’te yelkenler fora ‘Mavi yolculuk’ sezonu başladı

Mavi yolculukta birçok noktada kıyıya çıkıp Marmaris Kalesi (solda) gibi tarihi ve doğal güzelliklerde bol bol anı biriktirebilirsiniz.

Devleşmiş badem, harnup ve zeytin ağaçlarıyla kaplı dar bir vadinin içinde ilerlediğinizde özgürlüğüne düşkün yabaneşekleriyle tanışmakla kalmayacak, yerel halkın asırlardır kullandığı su kuyularını da görebileceksiniz. Üstelik Marmaris’in Kayaköy’ü de burada. Hemen her yanı kaplayan kayalıklar nedeniyle adeta başka bir gezegene gelmiş gibi hissedeceğiniz bu sürprizli vadide, terk edilmiş Rum mahallesinin vadinin iki yamacına dağılmış evleri, hayalet şehri çağrıştırıyor... Heyecanlı bir keşif yolculuğundan sonra tekrar teknemize dönüp Sömbeki (Simi) Adası açıklarına doğru uzanıyoruz. Derken teknemiz Hisarönü Körfezi’ne giriyor. Ardından sırasıyla Orhaniye, Selimiye ve Bozburun kıyılarında süzülüyoruz. Körfezin iç kısmındaki sahil köylerinde çok hoş balık lokantaları göze çarpıyor. Sonsuz bir sükûnetin hâkim olduğu, yeşillikler içindeki Selimiye sokaklarında yürüyüşe çıkmak, büyük keyif... Zamanınız bolsa Turgut Köyü yakınlarındaki şelalelere uğramak da mümkün.

Mavi İsa freski çok güzel

Güzergâhımızın üzerindeki Kameriye Adası ise inanç turizmi yolunda önemli bir durağa dönüşüyor. Kayalık adanın üzerindeki tarihi manastır, mozaikli avlusu ve Mavi İsa freskiyle görülmeye değer güzellikte. Burada kısa bir mola verdikten sonra guletlerin uğrak noktalarından Bencik Limanı’na geçiyoruz. İki yanı çam ormanlarıyla kaplı liman, aynı zamanda Datça Yarımadası’nın en dar noktası. Limanın girişinde, etkileyici kaya kütleleriyle dikkat çeken Dişliceada göze çarpıyor. Bu volkanik adacık, kıyılarında küçük plajlar saklıyor. Adanın kuytu köşelerini keşfe çıkabilir ya da çevrede dalış denemeleri yapabilirsiniz. Bizim aklımız fikrimiz denizde... Datça açıklarında yüzme molası verdikten sonra, yarımadanın güneyinde denize doğru sivri bir çıkıntı yapan İnceburun’a uğruyoruz. Uzun bir sahil şeridine gömülmüş hazine gibi duran bük ve koyları gördükten sonra, Datça’ya varılıyor. Deveboynu Deniz Feneri’nin yükseldiği sivri tepenin eteklerine demir atıp Knidos Antik Kenti’ni geziyoruz. Her seferinde beni antikçağa doğru eşsiz bir düş yolculuğuna çıkaran kentin yapıları arasında gezinirken British Museum’da anayurdunu özleyen Knidos Aslanı’nı ve kayıp Knidos Afroditi’ini düşünmeden edemiyorum. Ve Knidos Aslanı’nı Londra’daki müzenin dört duvarı arasında gördüğümde gözlerimin dolduğunu anımsıyorum. Uzaklardan bana el eden Filiz, tekneye doğru adımlarımı sıklaştırmam gerektiğini hatırlatıyor. Çok geçmeden yeniden maviliklere açılıyoruz. Bu kez Yunan adası İstanköy (Kos) açıklarından kıvrılıp kuzeye doğru hız arttırıyoruz. Yaklaşık üç saatlik bir seyirden sonra, mavi yolculuk turlarının başladığı ve entelektüel ruhunu kazandığı Gökova Körfezi’ne ulaşıyoruz. Birbirinden güzel koylarla, dünya güzeli adacıklarla bezeli Gökova Körfezi’nde bir zamanlar teknesiyle cirit atan Halikarnas Balıkçısı’nın sözünü anımsıyor ve burada olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum: “Roma’yı gör de öl, Gökova’yı gör de yaşa!”
Marmaris’te yelkenler fora ‘Mavi yolculuk’ sezonu başladı

5 SORUDA MAVİ YOLCULUK

Turlar kaç gün sürüyor?

Genellikle 3 (perşembe-pazar), 5 ya da 7 gece (haftalık). Kısa, orta veya uzun rotalardan birini tercih edebilirsiniz. Büyüleyici doğal güzelliklerin yanı sıra; Likya, Karia, antik dönem ve Osmanlı’nın zengin tarihi mirasını keşfedebilirsiniz. Mavi turlar, nisan başından kasım ortasına kadar yapılabiliyor.

Tekne ve rota seçiminin incelikleri...

Bunları ilk ağızdan, Marmaris merkezli Sanda Yachting’in (sandayachting. com) sahibi İdris Uçar’dan alıyoruz: “Son yıllarda (pandemi başından beri) mavi yolculuk firmaları, kabin charter piyasasını terk etmeye başladı. Şu an biz de sadece private tur satıyoruz. Yani tekneyi komple kiralıyoruz. Grup sayısına göre 3-4 ve 8 kabinli teknelerimiz var. Güney Ege’deki mavi turlar genelde başladıkları limanda biter. Bazen başlangıç ve bitiş limanları farklı olur ama bu final mutlaka Bodrum, Marmaris, Bozburun, Göcek ve Fethiye gibi lojistiğin kolay olduğu bir yerde yapılır.”

Zaman nasıl geçiyor?

Büyüleyici manzara ve bol oksijenin verdiği enerjiyle güne erkenden başlanıyor. Öğle güneşi bastırmadan ve günbatımına yakın saatler, deniz seyrinin en güzel zamanları olarak görülüyor. Güneşin en yakıcı saatleri, sakin bir koya demirleyip bol bol yüzmek, uyumak, keşif yürüyüşleri düzenlemek, alışveriş yapmak ya da salaş bir balıkçı lokantasında ziyafet çekmek için en uygun anlar...

Temizlik, yemek vs...

Çift kişilik geniş yataklı, sıcak-soğuk klima ayarlı kabinlerde özel banyolar var. Bir uzman kaptanla bir veya iki kişilik hizmet personeli size eşlik ediyor. Yine teknenizde kıyıya pratik ulaşmanızı sağlayacak bir bot hazır bekletiliyor. Nevresim ve havlular sık sık değiştiriliyor.

Kaç liraya mal olur?

Güney Ege kıyılarında, 3-4 kabinli, 6-8 kişilik küçük aile grupları için haftalık tur fiyatları, nisan, mayıs ve ekimde 40 bin liradan başlıyor. Başlangıç fiyatı haziran ve eylülde 50-55; temmuz-ağustos aylarında 60-70 bin lira. Yemek ve içecekler hariç tekne kullanımı, personel, liman, temizlik ve sigorta gibi maliyetler dahil. Tekne büyüdükçe fiyat artıyor. 2022 yılında kişi başı maliyet ortalama, 1 haftalık tatil için, yaklaşık 7-8 bin lira olarak öngörülebilir.

False