Kış yürüyüşleri

HATCAĞIZ YAYLASI

Dere kenarında su içen geyikleri görebilirsiniz

Bolu civarında yaşayanlar için ideal kış yürüyüşü parkuru. Orta zorlukta. Aladağ’ı indikten sonra Seben yönüne dönün. Yol ayrımından 10 kilometre sonra Seben tabelasının yanındaki orman yolunda durun. Yol Seben yönünde solda kalır. Orman yolu muhtemelen karla kaplıdır. Otomobilinizi burada bırakıp ormanın içine doğru giden yolda yürümeye başlayın. Bir saat sonra Hatcağız Yaylası’na varacaksınız. Orman içindeki yaylayı fark edemeyebilirsiniz. Beton köprünün üstünden geçin, sola yönelin. Kısa süre sonra yaylaya varırsınız. Yaylada biraz dinlendikten sonra beton köprüye geri dönün ve ormanın içinde doğru giden yola sapın. En kötü ihtimalle 2 saat sonra birkaç eski ahşap evin bulunduğu yaylaya varacaksınız. Yayla, ormandaki bir düzlükte karlar altında bir masal dünyasında çıkmış gibidir. Yürürken bol miktarda geyik izi göreceksiniz. Eğer şansınız varsa kış aylarında su içmek için dere kenarlarına gelen geyikleri bile görebilirsiniz.

ERCİYES ŞEYTAN BOĞAZI

Güzelliği uzaktan bile nefes kesici

Kayseri’de çok keyifli, normal koşullarda risksiz bir rota. Orta zorlukta, ancak 3000 metre irtifada yürüyeceğiniz için yorulacaksınız. Hava durumuna göre plan yapın, yürüyüşe başlamadan bir kez daha kontrol edin. Çünkü Erciyes’te hava koşulları çok hızlı değişir. Şiddetli tipide rehber bile yolu bulmakta zorlanabilir. Genelde 2800 metre civarındaki

üst istasyona telesiyejle çıkanlar burada biraz oyalandıktan sonra geri döner. Oysa bu noktadan sonra güzel bir havada keyifli bir kış yürüyüşü yapılabilir. Üst istasyondan sonra yönünüzü Erciyes’e çevirin ve yürümeye başlayın. Yaklaşık 1 kilometre sonra dere çıkacak karşınıza. Sol yamacından yavaş yavaş alçalıp, derenin tabanına inin. Buradan ilerleyerek sağ yamaca çıkın. Tam düzlüğe vardığınızda köy hizmetlerinin eriyen karların sularını Tekir Yaylası’na indirmek için yaptığı kanala rastlayacaksınız. Kanalı takip ederek yukarı doğru yürüyün. Kısa süre sonra varacağınız düzlük 2900 metre yüksekliğindeki Çobanini bölgesidir. Bu noktadan itibaren geriye de dönebilir daha ileri de gidebilirsiniz. Karar size kalmış. Karar vermeden hava durumunu kontrol edin. Enerjinizin yettiğince yürümenizde bir sakınca yok ama geri dönüşü de unutmayın. Erciyes’in güney çanağında, bu irtifada çığ riski yok. Rahat rahat hareket edebilirsiniz. Ancak çanağın yamaçlarına tırmanmaya kalkışmayın. Sadece düz zeminde eğim yukarı doğru yürüyün. Düzlüğün bitimindeki ilk küçük tepecikte mola verin. Tam karşınızda Erciyes’in meşhur rotası Şeytan Boğazı hattını göreceksiniz. Bu noktadan dönün, üst istasyona kadar yürüyüp telesiyejle aşağıya inin. Bölgedeki kafeteryalardan birinde sıcak bir şeyler içip, yaşadığınız günün tadını çıkarın.

MENEKŞE YAYLASI

Tepenin ardındaki düş patikaları

İzmit’in Yuvacık köyünün üzerindeki dağlarda çok güzel yürüyüş parkurları var. Doğaseverler bu bölgede yaz-kış yürüyüş yapıyor. En bilinen rota Menekşe Yaylası. Orta zorlukla, kimi yerlerde yorucu olabilecek bir rotadır bu. Yürüyüş yoldaki kar durumuna göre ya Nusretiye Camii Köyü’nün kahvesinden ya da Ay Tepesi’ndeki "Selim’in

Yeri"nden başlar. Her iki başlangıçta da, yola çıkmadan çay içebilirsiniz. Selim’in Yeri’nden itibaren gireceğiniz yol döne döne dere kenarına kadar iner. Kesinlikle kestirmeye sapmayın, kar dolan çukurluk alana yuvarlanabilirsiniz. Doğada en kestirme, en güvenli yol, en çok kullanılan yoldur. Asıl yürüyüş dere kenarındaki, kışın da açık olan tesisten sonra başlar. Veysel Dayı’nın oğlu Hasan’ı sürekli orada bulabilirsiniz. Tesisin hemen arkasındaki setin üzerinden karşıya geçin. Buradan itibaren yukarı doğru giden patikayı takip edin. Menekşe Yaylası yürüyüşünün en zor etabı burasıdır. Dik yokuşu yavaş tırmanın, ani hamle yorar, yürüyüşü bitiremezsiniz. Bu etabın sonundaki minik tepeye vardığınızda kahve molası verin. Kış yürüyüşlerinde sıvı alımının fazla olması gerekir. Buradan sonraki etap daha kolay. Biraz ilerideki orman yoluna çıktıktan sonra büyülü bir dünyaya ayak basacaksınız. Karlar altındaki orman yolları düş patikalarına dönüşecek. Bazen inecek, bazen çıkacaksınız. Bir düzlükte yol ikiye ayrılacak. Bu noktadan aşağıya uzanan yola girdiniz mi kısa sürede bir düzlüğe varacaksınız. Düzlükten yayla yarım saat sürüyor. Eğer çok kar varsa, zorlanmak yerine geri dönebilirsiniz. Zaten amaç hedefe varmak değil, doğayla başbaşa, keyifli zaman geçirmek.

KILIÇKAYA

Kayaüstü’nden manzara seyredin

köylülerle sohbeti ihmal etmeyin

Sakarya’nın Geyve ilçesi doğa yürüyüşü rotaları açısından oldukça zengin. Yüksekliği 1470 metreyi bulan Kapıorman Dağları ve civarı bunlardan biri. Kolay bir rota. Yürüyüş Doğancıl Köyü’nden başlar. Köye Geyve-Taraklı arasındaki Kazkıran Geçidi’nden geçilerek varılır. Araçtan iner inmez parkura girebilirsiniz. Köyün çıkışında başlayan patikayı takiben orman içinden yaylaya, ordan da manzara seyretmek isteniyorsa Kayaüstü adı verilen en yüksek kesime yolu takip ederek çıkabilirsiniz. Ya da yayladan Kılıçkaya adı verilen kayalık kesimin etrafından dolaşarak orman içinden 360 derece dönerek tekrar köye ulaşabilirsiniz.. Farklı güzellikleri barındıran bu bölgedeki köylerin sakinleri de çok konuksever.

ULUDAĞ WOLFRAM MADENİ

Karın içinde yüzer gibi yürüyeceksiniz

Bol karda yapılacak, zor bir yürüyüş. Daha önce bol karda yürümeyenlere pek tavsiye etmem. Çünkü oldukça yorucu. Bursa civarında oturan, tecrübeli kar yürüyüşçülerine önereceğim bir rota. Uludağ oteller bölgesinden sonra Wolfram madenine giden yol kar yüzünden kapanır ve yer yer bir metreyi geçen kar birikir. Belinize kadar kara batarak yürümenin yanı sıra yükseklik de çok yorar insanı. Wolfram tesislerine kadar ulaşmak mümkün olmasa bile, etkileyici manzarasıyla, güzel bir yürüyüş imkanı sunar. Kayak tatiline farklı bir renk katabilir. Ancak bölgede sis gerçek bir sorun. Bu nedenle hava durumunu dikkate alarak ve jandarmaya haber vererek yürüyüşe başlayın.

BOZDAĞ

Telesiyej hattını izleyip zirveye çıkın

Ege Bölgesi’nin önemli kayak merkezi olan Bozdağ aynı zamanda ideal yürüyüş parkurlarına sahip. Bozdağ Yaylası’nın doğusundaki Bozdağ’ın yüksekliği 2159 metre. Yürüyüş için araçla Bozdağ’dan Gündalan Yaylası’na, oradan da Büyük Çavdar Yaylası’na gidilmeli. Bu bölgenin yüksekliği 1500 metre. Buradan zirveye kadar olan telesiyej hattını takip ederek zirveye kadar iyi bir kış yürüyüşü yapmak mümkün. Orta zorlukta bir rota. Kayak merkezindeki otelde veya Bozdağ’daki pansiyonlarda konaklama da yapabilirsiniz.

ERİKLİ YAYLASI

Enerjinizi şelaleye saklayın

Yalova civarında yaşayanlar için ideal bir kış yürüyüş parkuru. Orta zorlukta. Fazla kış deneyimi olmayan doğa yürüyüşçüleri için ideal bir parkur. Çınarcık’ın Teşvikiye Köyü’nden başlayan yürüyüşünüz bir ormanın içinde devam edecek. Orman yolu yazın bile zorlayan bir etap. Kış yürüyüşlerinde siz çok yoracaktır. Ormanın bitimindeki düzlük Erikli Yaylası. Burası bir zamanlar yaylaydı, şimdilerde sadece adı kalmış. Yaylaya kadar olan etapta fazla yorulmadıysanız bir saatlik yürüyüşle ulaşacağınız şelaleye gitmeye çalışın. Kışın çok güzel görüntüler verir.

SÜMELA MANASTIRI

Manastırın çevresinde ormanla baş başa bir saat

Sümela Manastırı kış yürüyüşleri için ideal bir parkura sahip. "Yazın bile dik yokuşu yüzünden çıkması zor olan parkurda kışın nasıl yürürüm" diyebilirsiniz. Endişelenmeyin, gayet kolay. Dağda onlarca kilometre yürüyen tecrübeli yürüyüşçü olmanız gerekmez. Karı, yürümeyi, manzara seyretmeyi seviyorsanız, Trabzon’a yakınsanız mutlaka deneyin. Yürüyüşünüze Altındere Milli Parkı’nda, manastıra giden patikadan başlayabilirsiniz. İlk etap dik bir yokuş olduğu için başta biraz zorlayabilir. Yavaş tempoda çıkın, kısa aralıklarla soluk alacak kadar duraklayın ama oturmayın. Kaslarda birikecek laktik asit her moladan sonra sizi epeyce zorlar. Patika kışın muhteşem görünüyor. Ağaçların arasında kıvrılarak yukarı çıkan patikada yükseldiğinizde vadinin karşı yamaçlarındaki karlı zirveler eşlik edecek yürüyüşünüze. Zaten manzaraya baka baka çıktığınız için kısa bir süre sonra manastırın girişine geldiğinizi göreceksiniz. Gişelerden önce sağa ve sola doğru giden iki patika göreceksiniz. Soldaki patikayı unutmayın çünkü dönüşü oradan yapacaksınız. Buraya kadar gelmişken manastırı gezmeden olmaz. Hem kısa bir mola da vermiş olursunuz. Çıkışta biraz önce sözünü ettiğim patikaya girin. Yaklaşık 500 metre sonra otomobil yoluyla birleşir. Yolun başlangıcındaki küçük kulenin arkasına dolanırsanız eğer güzel bir Sümela Manastırı manzarasıyla karşılaşacaksınız. Bu aşamadan sonra yürürken sizi yoracak tek şey yoldaki bol kar olacak. Manzara seyir noktasında küçük bir mola verip termosunuzdaki sıcak suyla bir kahve yapın manzara eşliğinde yudumlayın. Bu etaptan sonra yol vadiye doğru alçalmaya başlayacak, ileride ikiye ayrılacak. Sağdaki yola girersiniz yeniden tepelere doğru yükselmeye başlarsınız. Sola, aşağıya inen yol sizi kısa süre sonra derenin üzerindeki köprüye götürecek. Köprüden sonra yol iyice alçalacak ve çok fazla yorulmadan patikanın girişine varacaksınız. Ben Sümela’dan itibaren bu yolu 1 saatte yürüdüm. Sadece fotoğraf çekmek için durdum. Sümela çıkışı da dahil küçük bir grup için 3-4 saatlik keyifli bir kış yürüyüş parkuru burası. Manzarası da muhteşem.

KARTEPE YÜRÜYÜŞÜ

Tepeye birkaç saatte ulaşabilirsiniz

Eskiden İzmit’in Maşukiye Köyü’nden başlayarak Kuzu Yaylası’na kadar yürürdük. Bu yol kışın muhteşem olur. Ancak biraz uzun. Yollar daha bakımlı olduğu için araçla Kuzu Yaylası’na kadar ulaşabilirsiniz. Yayla çevresinde, orta zorluktaki rotalarda harika kış yürüyüşleri yapabilirsiniz. Yayladan vericinin bulunduğu zirveye birkaç saatte yürümek mümkün. Ancak hava kötüyse, geri dönün. Kuzu Yaylası’nda karın keyfini çıkarın. Şansınınızı fazla zorlamayın. Sis veya tipide bir metre önünüzü bile görmekte zorlanırsınız. Gökyüzüne uzanan, sihirli merdivenler gibi gözüken kayın ağaçları arasında yürürken İstanbul’a bu kadar yakın bir yerde bu kadar fazla karın olmasına şaşıracaksınız.

KIŞ YÜRÜYÜŞÜNDE RİSKTEN KORUNMA REHBERİ

á Kesinlikle rehbersiz yürüyüşe çıkmayın. á Planın yaparken kış koşullarını göz önüne alın. Yine de kış planı her zaman tutmayabilir. Koşullar her an sürprizlere gebedir. á Yürüyüşte çok kalın giyinmeyin. Aksi halde çok terler, molada üşürsünüz. Bere takın. Çantanızda mutlaka molalarda giyeceğiniz bir anorak, eldiven olmalı. á Yorulanı beklemesi için bir yerde bırakmayın. Tek başına geri göndermeyin. Kışın dinlenmek için oturmak bile ciddi donma riskleri içerir. Yorgun kişi dönüş yolunda dinlenmek için oturabilir. Ekip hep toplu hareket etmeli. á Kış yürüyüşünde kesinlikle soğuk su içmeyin. Sıcak sıvı en iyi çözümdür. Çantanızda sıcak su dolu termos bulundurun. Molada kahve ya da hazır çorba yapabilirsiniz.á Bol karda yürürken ayağınızı sürümeyin. Kar hızınızı keser, çabuk yorulursunuz. Ayağınızı yukarıdan aşağıya indirerek karın engellemesini azaltın. á Yürürken ani hareketten kaçının. Kar altındaki buz tabakası kaymanıza, yaralanmanıza neden olabilir. á Yürüyüş batonu dengenizi korumanızı sağlar, daha az enerji harcarsanız. á Mutlaka polarize bir gözlük takın. Karın göze verdiği rahatsızlık, kar körlüğüne kadar uzanabilir. á Su geçirmeyen, kış koşularına uygun yürüyüş ayakkabısı, kardan korunmak için tozluk kullanın. á Yanınıza fındık, incir, cevizli sucuk, kayısı gibi enerji veren gıdalar, meyve alın. Bir küçük sandviç hazırlayın. Sürprizleri düşünüp, çantanızda yük olmayacak şekilde, gereksiniminizin biraz üzerinde yiyecek bulundurun. á İyi bir sırt çantası alın, karda poşetle yürünmez. á Gündüz yürüyüşünde bile çantanızda ihtiyaten bir fener bulunsun.