‘Karlar düşer’, kayak zamanı gelir

Benzersiz deneyimler
Val-d’Isère, Fransa

Val-d’Isère 300 kilometrelik pistleri, 75 teleferiğin hizmet verdiği kayak alanıyla dünyanın en geniş kayak bölgelerinden biri. Füsun Hattat “Kasabanın özgün, taş sütunlu binalarıyla, şık, lüks butikleri baştan çıkarıcı, yemekleri de harika. Buradaki kayak alışveriş imkânını kolay kolay başka yerde göremezsiniz. 16 çeşit fondünün hazırlandığı Fondue Factory; Mangalda t-bone steak için Le 1789; Paris Musée des Arts Décoratifs’te şubesi olan Loulou; Michelin yıldızlılardan La Fornet kasabasında Maison L’Atelier d’Edmond önerilerimden...” Serda Büyükkoyuncu da konaklamak için Club Med Otel’i önerdi. Club Med, 5 yıldızlı hizmet sunan ilk ‘exclusive collection’ kayak tesisi. Spor aktiviteleri, SPA’sı, Michelin yıldızlı şefleriyle öne çıkan otelde hizmet anlayışı ‘sıfır stres’ mottosu üzerine kurulmuş.

Tirol Alpleri’ndeki Kitzbühel hem Avrupa’nın hem de dünyanın en iyi kayak merkezlerinden. Her seviyeye uygun sayısız pisti var. Ortaçağ kasabası görünümüyle dikkat çekiyor. Aynur Tattersall “Yakınındaki Hahnenkamm Dağı’nda 1931’den bu yana, her şubatta kayak yarışları yapılıyor. Kayağa yeni başlayanlar ve çocukla tercih edilebilecek bir merkez” diyor. Nurgül Büyükkalay ise bu küçük kasabanın gece hayatının hareketli olduğunu ekliyor.

Pirin Dağları eteklerinde küçük bir kasaba... Sermet Severöz “Kaliteli kar yapısı ve uzun pistleriyle Avrupa’nın en iyileri arasında, ancak lüks değil. Dağ turizminin alışılagelmiş yüksek konaklama ve harcamalarının aksine oldukça hesaplı. Kempinski Hotel Grand Arena’yı öneririm. Ön kapıdan kasabanın merkezine, arka kapıdan liftlerin başlangıcına çıkmak avantaj. İtalyan ve Japon restoranları, piste nazır verandası ve SPA’sı ile çekim merkezi” diyor...

Kayak yaparak İsviçre’den İtalya sınırına geçebileceğiniz, İsviçre Alpleri’nin kayak merkezlerinden biri Zermatt. Pistlerin uzunluğu 360 kilometreyi buluyor. Dört alana bölünmüş kayak merkezinde toplam 57 lift var. Toblerone çikolatasının simgesi Matterhorn Dağı’nın nefes kesici manzarası karşınızda. Canan Demiray çocuklarıyla kayağa gideceklere Sunnegga’da Wolli Park ve Funventure’ı ziyaret etmelerini öneriyor. Konaklama önerisiyse Hotel Bellerive.

Arlberg bölgesi, dünyanın en büyük beş kayak merkezinden biri ve Avusturya’nın en büyüğü. Saffet Emre Tonguç’un önerisi: “Kristiania Lech muhteşem bir kayak oteli. Avrupa’nın en aristokrat kayak merkezi olarak anılan Lech, Leydi Diana’nın favorisiydi. Olimpiyat şampiyonu Othmar Schneider tarafından kurulan bu otel hâlâ aile tarafından özenle işletiliyor. Her köşe başında sürprizler ve ilham verici sanat eserleriyle karşılaştığınız tesis, sanatseverler için de bir cennet.”

Dünyanın en lüks markalarını satan mağazaları, restoran, kafe ve barlarıyla dünyanın en ünlü kayak merkezlerinden. Beş köyde birden konumlanmış farklı zorluklardaki pistler ve tesisler kayakseverlerin her ihtiyacına karşılık veriyor. Ebru Erke Tignes’te Club Med’de kalmayı tercih ediyor: “Rezervasyonunuzu yaptığınız an, ayakkabı numaranıza göre rezerve edilmiş kayak botunuz ve teknik malzemeler dolabınızda hazır bekliyor. Otel fiyatına kayak öğretmeni de dahil.”

Avrupa’nın tam ortasındaki kasaba, Dorf ve Bad olarak iki bölgeden oluşuyor. Füsun Hattat’a göre kalite ve lükste dünyanın zirvesi burası: “Akşamüstü Hanselmann’da apres-ski içeceğinizi yudumlayın. Akşam yemekten önce ya da sonra dünyanın en eski dağ oteli Badrutt’s Palace’ta King’s Club’a uğrayın. Yemek için Dal Mulin veya Hauser önerilerimden. Geceyi Hemingway Bar’da bitirebilirsiniz.” Yaprak Renda da “Çok büyük bir kayak bölgesi değil ama çok şık bir yer” diyor.

Buradaki tesisler dünyanın en ünlü pistlerine sahip. Whistler aynı zamanda dik yamaçlarıyla biliniyor. Sadece pistleri ve dik yamaçları değil, en yüksek teleferik hattına sahip olmasıyla da özel bir konumda. Farklı bir kıtada kayak yapma deneyimini yaşamak isteyen tüm kayakseverler için iyi bir alternatif. Koray Durkal’ın önerisi: “Kış Oyunları’na ev sahipliği yapmış bir yer olması kadar gurme seyahat arayanlar için de biçilmiş kaftan.”

İskandinavya’nın en büyük kayak merkezi. Yeni başlayanlar için uygun. Ağaçların sıralandığı yumuşak eğimli tepelerden aşağı inenlere güzel bir manzara eşlik ediyor. Canan Demiray’ın önerisi: “Sizi uzaktan gözleyecek rengeyiklerine selam verin. Ayrıca kayak sonrası eğlenceler arasında donmuş gölde kızakla kayma, ormanlardan halatla geçme, hatta kuzey ışıklarını yakalama şansınız olabilir. Hotell Fjällgården pistlere kolay ulaşımı ve konforuyla tercih edilebilir.”

İtalya’nın kuzey kesimlerinde Alpler’in bir kolu olan Dolomit Dağları var. Buradaki Cortina d’Ampezzo ailece kış tatili yapmak isteyenlerin vazgeçilmezleri arasında. Koray Durkal öneriyor: “Çocuklarına kayak öğretmek isteyenlerin burayı seçmesinin temel sebeplerinden biri pistlerin eğimi. 120 kilometrelik bu büyük tesiste deneyime göre farklı pist seçenekleri var.”