Saffet Emre TONGUÇ tonguc@saffetemretonguc.com
Son Güncelleme:
Karayipler’deki İngiliz ruhlu masal adası BARBADOS
Kuzey ve Güney Amerika arasındaki Karayip takımadalarından biri Barbados. Hatta en popülerleri arasında. Turkuvaz deniz manzarasını, beyaz kumsallar ve palmiye ağaçları tamamlanıyor. Birbirinden şık otel ve restoranlar yabancı turistlerle dolup taşıyor. Türkiye’de kış yaşanırken ada adeta cennetten bir köşe. Geçen hafta gündüzleri hava sıcaklığı 28, deniz suyu sıcaklığı 25.6 santigrat dereceydi.
Bağımsızlığını kazanalı sadece 43 yıl olduğundan mıdır nedir Barbados hâlâ İngiliz izleri taşıyan bir ada. Ne de olsa 340 seneye yakın bir süre İngiliz kolonisi olarak yaşamışlar. Bir yanda beş çayları, diğer tarafta kriket oynayanlar, bir de İngiliz aksanıyla konuşan insanlar var. Adanın adı İspanyolca “sakallılar” anlamındaki Los Barbados’tan geliyor. Bizdeki Barbaros’un da orijinalinde “kızıl sakal” olması gibi. Ada küçük ama başbakanları, parlamentoları ve senatoları var. ABD’nin kurucusu George Washington ülkesi dışındaki tek seyahatini Barbados’a yapmış ve 1751’de adaya gelmiş. Tahmin edeceğiniz gibi kaldığı evi günümüzde müze yapmışlar! Bir de tarihe meraklı olanların gezebileceği sekiz galeriden oluşan ve Barbados’un tarihiyle ilgili eserleri bulabileceğiniz Barbados Müzesi (www.barbmuse.org.bb) var.
JET SOSYETE ADAYA CONCORDE İLE GELİYORDU
Adada eskiden şeker kamışı üretimi icin beş yüz değirmen varmış, bugün geriye bir tane kalmış. Morgan Lewis değirmeni “yıkılmadım, ayaktayım” dercesine duruyor. Bu kadar uzaktaki bir adada bizim tarihimize ait ne var derseniz, St. John Kilisesi’ndeki en ünlü mezar Ferdinando Paleologos’a ait. Bizans İmparatoru Konstantin Paleologos’un soyundan geldiği söyleniyor. Mezar taşına 1678’de Barbados’da öldüğünü yazmışlar.
Adanın kuzey sahilleri jet sosyetenin gözbebeği. Birbirinden şık otel ve restoranlar sıraya dizilmiş. Parayı bastıran yabancılar için süper lüks oteller, siteler konforun her türünü sunuyor. Bir zamanlar kıtalar arasında sesten hızlı uçan Concorde uçakları Paris, Londra ve New York dışında Barbados’a da uğrardı. O yüzden ada hep zengin turist cenneti olmuş. Turizm bacasız endüstri olarak ekonomiyi kalkındırmış. Barbadoslular da turizmden kazandıkları parayı anlaşılan kilise inşaatına yatırmışlar. Neredeyse her on kişiye bir kilise düşüyor. Hıristiyanlığın yüzden fazla mezhebine ait kiliseler her köşe başında. Kendilerine “Bajan” diyen Barbadoslular dinlerine çok bağlı. Adada yeni dünyanın en eski sinagoglarından biri bulunuyor. Nidhe Israel sinagogu 1620’lerde kurulmuş. Müslümanlar da üç mescit kurmuş: Cuma, City ve Mekke. Barbados’ta hava sıcaklığı yıl boyunca 21-30 derece arasında değişiyor. Dolayısıyla iklim ideal. Dünyanın diğer köşeleri donarken burada güneş ışınlarını cömertçe palmiyelerin ve beyaz kumların üzerine saçıyor. Ön tarafa da turkuvaz renginde bir denizi ekleyince mutluluk tablosu kaçınılmaz oluyor.
FESTİVAL, FESTİVAL ÜSTÜNE
Ada, volkanik değil. Kireçtaşı ve mercandan oluşuyor. Bu sayede dünyanın en iyi musluk sularından birini kullanıyor adalılar. Barbados çok küçük bir ada ama çok hoş golf kulüpleri var, hatta 2006’da Dünya Golf Kupası’nı organize eden en küçük ülke olmuş. Ocak ortasında düzenlenen caz festivali çok ünlü. Şubat ortasında ise Holetown isimli bir festival yapılıyor. İlk Avrupalı göçmenlerin gelişinin kutlandığı bu etkinlikte adanın değişik yerlerinde konserler düzenleniyor. Nisan ise küçük bir balıkçı kasabası olan Oistins’deki balık festivaline sahne oluyor. Tekne ve balıkçılık yarışlarına müzik ve dans karışıyor. Temmuz sonu ve ağustos başı hasat festivalinin kutlandığı zamanlar. Festival bahanesiyle müzik ve dans gene baş köşeye oturuyor. Hatta ağustosun ilk pazartesi günü kutlanılan Kadooment Günü yılın en büyük partisine şahitlik ediyor.
Barbados’un boyutları sadece 34 kilometreye 22 kilometre. Dolayısıyla otomobil kiralarsanız adayı bir günde gezebilirsiniz. Unutmamanız gereken tek şey eski İngiliz sömürgelerinde trafiğin soldan olduğu. Belediye otobüsleri gayet iyi çalışıyor, 1,5 dolara bir uçtan öbür uca gidebiliyorsunuz. Diğer seçenekler dolmuş ve taksi. Ada Londra’dan sekiz, New York’tan beş saatlik uçuş mesafesinde. Grantley Adams Havaalanı’nda hava trafiği yoğun. Tatilcileri taşıyan uçakların biri iniyor, diğeri kalkıyor. Ada merkezi karayoluyla yarım saat sürüyor. Uluslararası bir anlaşma ile Barbados Doları’nın değeri sabitlenmiş. Dolayısıyla bir Amerikan Doları iki Barbados Doları ediyor.
ADANIN SAKLI CENNETLERİ İÇ BÖLGELERİNDE
Adada 282 bin kişi yaşıyor ve bunların yüzde 90’ı Afrika kökenli. Ünlü şarkıcı Rihanna da adanın medeniyete kazandırdıklarından. En güzel plajların arayışı içerisindeyseniz Paynes Bay, Brandon’s, Paradise ve Brighton plajları listenizde olsun. Adadaki tüm plajlar halkın kullanımına açık. Barbados’un başkenti Bridgetown’un enteresan bir şehir olduğu pek söylenemez. Merkezindeki meydanın adı geçmişte Trafalgar’mış, şimdi Kahramanlar Meydanı. Burada tipik bir İngiliz binasını andıran 1870’lerde inşa edilmiş parlamento bulunuyor. Hemen yakınlarındaki St. Michael’s Katedrali ise İngiliz Kilisesini temsil ediyor.
Barbados’a gelen turistlerin çoğu batı sahillerinde güzel plajların olduğu yerde kalıyor. Oysa içerilere St. Thomas, St. George, St. Andrews, St. Joseph ve St. John gibi bölgelere gittiğinizde çok güzel, doğanın cömertliğiyle zenginleşmiş yerlere ulaşıyorsunuz. Flower Forest St. Joseph’te bulunan çok keyifli, yemyeşil bir botanik bahçesi. Yine bu bölgede bulunan Andromeda Botanik Bahçeleri de yeryüzündeki cennet tanımına uyan yerlerden. St. Thomas’taki Harrison’s Cave’de ise ilginç mağaralar, sarkıtlar, dikitler ve küçük şelaleler var.
NE YAPILIR?
· Atlantis Denizaltısı (www.atlantisadventures.com/barbados.cfm) ile denizaltı zenginlikleri görülebilir.
· Tall Ships (www.tallshipscruises.com) veya El Tigre (www.eltigrecruises.com) katamaranları ile öğle yemekli tur yapılabilir.
· Dalış için Barbados Blue (www.divebarbadosblue.com) ya da Reefers & Wreckers (www.scubadiving.bb) ile temasa geçebilirsiniz.
· Villa kiralamak için Realtors (www.barbadosrealtorslimited.com) doğru adreslerden biri.
· Island Safari (www.islandsafari.bb) ile adanın el değmemiş köşelerini keşfedebilirsiniz.
NEREDE YENİR?
Barbados Karayiplerin gurme merkezi. Birbirinden güzel restoranlar adanın özellikle batı sahillerine konuşlanmış. Deniz ürünleri çok lezzetli. Yunus balığı diye servis ettikleri aslında mahi mahi balığı. Uçan balık diye adlandırabileceğimiz flying fish ise
adeta ulusal sembol. Restoran mönülerinde muhakkak bulunuyor. Adada üretilen Banks birası gayet lezzetli. Dünyanın en eski rom fabrikasında 1703 yılından beri üretilen Mount Gay Rum (www.mountgayrum.com) ise Barbados’un en iyi rom markalarından. Tavsiye edilebilecek restoranlara gelince... The Cliff: St. James’te ve adanın en iyisi. Adeta yeryüzünde bir cennet. Ünlü şef Paul Owens’in mekanında başlangıç ve ana yemek için kişi başına minimum 125 ABD Doları’nı gözden çıkarın. Üstüne tatlı, içki eklenince hesap 200 doları buluyor. Oscar’ı kutlayan Hollywood yıldızlarıyla karşılaşırsanız şaşırmayın. (www.thecliffbarbados.com) Tides: St. James’te, deniz kenarında. Ağaçların arasında şık bir tesis. Girişinde hoş bir sanat galerisi var. Minimum harcama 50 ABD Doları. (www.tidesbarbados.com) The Fish Pot: Adanın en sevimli deniz ürünü restoranı. Plajin üstünde. Öğle yemeği için de ideal... Mango’s by the Sea, Champers ve South Sea de adanın iyi restoranlarından. Tüm restoranlara önceden rezervasyon yaptırmanızda yarar var.
NEREDE KALINIR
· Peach and Quiet: Merkezden biraz uzak ama huzur dolu bir işletme. Biraz Yunan mimarisini anımsatan otelin fiyatları çok uygun. (www.peachandquiet.com)
· Accra Beach: Hemen plajın üzerinde. Fiyatları el yakmıyor, personeli çok güleryüzlü. (www.accrabeachhotel.com)
· Sandy Lane Country Club: Adanın en güzel otellerinden, golf sahası da muhteşem. Ünlü golfçu Tiger Woods 2004’de burada evlenmişti. (www.sandylane.com)
·Little Good Harbour: The Fish Pot restoranın hemen arkasinda. 21 tane hoş villadan oluşuyor. (www.littlegoodharbourbarbados.com)
JET SOSYETE ADAYA CONCORDE İLE GELİYORDU
Adada eskiden şeker kamışı üretimi icin beş yüz değirmen varmış, bugün geriye bir tane kalmış. Morgan Lewis değirmeni “yıkılmadım, ayaktayım” dercesine duruyor. Bu kadar uzaktaki bir adada bizim tarihimize ait ne var derseniz, St. John Kilisesi’ndeki en ünlü mezar Ferdinando Paleologos’a ait. Bizans İmparatoru Konstantin Paleologos’un soyundan geldiği söyleniyor. Mezar taşına 1678’de Barbados’da öldüğünü yazmışlar.
Adanın kuzey sahilleri jet sosyetenin gözbebeği. Birbirinden şık otel ve restoranlar sıraya dizilmiş. Parayı bastıran yabancılar için süper lüks oteller, siteler konforun her türünü sunuyor. Bir zamanlar kıtalar arasında sesten hızlı uçan Concorde uçakları Paris, Londra ve New York dışında Barbados’a da uğrardı. O yüzden ada hep zengin turist cenneti olmuş. Turizm bacasız endüstri olarak ekonomiyi kalkındırmış. Barbadoslular da turizmden kazandıkları parayı anlaşılan kilise inşaatına yatırmışlar. Neredeyse her on kişiye bir kilise düşüyor. Hıristiyanlığın yüzden fazla mezhebine ait kiliseler her köşe başında. Kendilerine “Bajan” diyen Barbadoslular dinlerine çok bağlı. Adada yeni dünyanın en eski sinagoglarından biri bulunuyor. Nidhe Israel sinagogu 1620’lerde kurulmuş. Müslümanlar da üç mescit kurmuş: Cuma, City ve Mekke. Barbados’ta hava sıcaklığı yıl boyunca 21-30 derece arasında değişiyor. Dolayısıyla iklim ideal. Dünyanın diğer köşeleri donarken burada güneş ışınlarını cömertçe palmiyelerin ve beyaz kumların üzerine saçıyor. Ön tarafa da turkuvaz renginde bir denizi ekleyince mutluluk tablosu kaçınılmaz oluyor.
FESTİVAL, FESTİVAL ÜSTÜNE
Ada, volkanik değil. Kireçtaşı ve mercandan oluşuyor. Bu sayede dünyanın en iyi musluk sularından birini kullanıyor adalılar. Barbados çok küçük bir ada ama çok hoş golf kulüpleri var, hatta 2006’da Dünya Golf Kupası’nı organize eden en küçük ülke olmuş. Ocak ortasında düzenlenen caz festivali çok ünlü. Şubat ortasında ise Holetown isimli bir festival yapılıyor. İlk Avrupalı göçmenlerin gelişinin kutlandığı bu etkinlikte adanın değişik yerlerinde konserler düzenleniyor. Nisan ise küçük bir balıkçı kasabası olan Oistins’deki balık festivaline sahne oluyor. Tekne ve balıkçılık yarışlarına müzik ve dans karışıyor. Temmuz sonu ve ağustos başı hasat festivalinin kutlandığı zamanlar. Festival bahanesiyle müzik ve dans gene baş köşeye oturuyor. Hatta ağustosun ilk pazartesi günü kutlanılan Kadooment Günü yılın en büyük partisine şahitlik ediyor.
Barbados’un boyutları sadece 34 kilometreye 22 kilometre. Dolayısıyla otomobil kiralarsanız adayı bir günde gezebilirsiniz. Unutmamanız gereken tek şey eski İngiliz sömürgelerinde trafiğin soldan olduğu. Belediye otobüsleri gayet iyi çalışıyor, 1,5 dolara bir uçtan öbür uca gidebiliyorsunuz. Diğer seçenekler dolmuş ve taksi. Ada Londra’dan sekiz, New York’tan beş saatlik uçuş mesafesinde. Grantley Adams Havaalanı’nda hava trafiği yoğun. Tatilcileri taşıyan uçakların biri iniyor, diğeri kalkıyor. Ada merkezi karayoluyla yarım saat sürüyor. Uluslararası bir anlaşma ile Barbados Doları’nın değeri sabitlenmiş. Dolayısıyla bir Amerikan Doları iki Barbados Doları ediyor.
ADANIN SAKLI CENNETLERİ İÇ BÖLGELERİNDE
Adada 282 bin kişi yaşıyor ve bunların yüzde 90’ı Afrika kökenli. Ünlü şarkıcı Rihanna da adanın medeniyete kazandırdıklarından. En güzel plajların arayışı içerisindeyseniz Paynes Bay, Brandon’s, Paradise ve Brighton plajları listenizde olsun. Adadaki tüm plajlar halkın kullanımına açık. Barbados’un başkenti Bridgetown’un enteresan bir şehir olduğu pek söylenemez. Merkezindeki meydanın adı geçmişte Trafalgar’mış, şimdi Kahramanlar Meydanı. Burada tipik bir İngiliz binasını andıran 1870’lerde inşa edilmiş parlamento bulunuyor. Hemen yakınlarındaki St. Michael’s Katedrali ise İngiliz Kilisesini temsil ediyor.
Barbados’a gelen turistlerin çoğu batı sahillerinde güzel plajların olduğu yerde kalıyor. Oysa içerilere St. Thomas, St. George, St. Andrews, St. Joseph ve St. John gibi bölgelere gittiğinizde çok güzel, doğanın cömertliğiyle zenginleşmiş yerlere ulaşıyorsunuz. Flower Forest St. Joseph’te bulunan çok keyifli, yemyeşil bir botanik bahçesi. Yine bu bölgede bulunan Andromeda Botanik Bahçeleri de yeryüzündeki cennet tanımına uyan yerlerden. St. Thomas’taki Harrison’s Cave’de ise ilginç mağaralar, sarkıtlar, dikitler ve küçük şelaleler var.
NE YAPILIR?
· Atlantis Denizaltısı (www.atlantisadventures.com/barbados.cfm) ile denizaltı zenginlikleri görülebilir.
· Tall Ships (www.tallshipscruises.com) veya El Tigre (www.eltigrecruises.com) katamaranları ile öğle yemekli tur yapılabilir.
· Dalış için Barbados Blue (www.divebarbadosblue.com) ya da Reefers & Wreckers (www.scubadiving.bb) ile temasa geçebilirsiniz.
· Villa kiralamak için Realtors (www.barbadosrealtorslimited.com) doğru adreslerden biri.
· Island Safari (www.islandsafari.bb) ile adanın el değmemiş köşelerini keşfedebilirsiniz.
NEREDE YENİR?
Barbados Karayiplerin gurme merkezi. Birbirinden güzel restoranlar adanın özellikle batı sahillerine konuşlanmış. Deniz ürünleri çok lezzetli. Yunus balığı diye servis ettikleri aslında mahi mahi balığı. Uçan balık diye adlandırabileceğimiz flying fish ise
adeta ulusal sembol. Restoran mönülerinde muhakkak bulunuyor. Adada üretilen Banks birası gayet lezzetli. Dünyanın en eski rom fabrikasında 1703 yılından beri üretilen Mount Gay Rum (www.mountgayrum.com) ise Barbados’un en iyi rom markalarından. Tavsiye edilebilecek restoranlara gelince... The Cliff: St. James’te ve adanın en iyisi. Adeta yeryüzünde bir cennet. Ünlü şef Paul Owens’in mekanında başlangıç ve ana yemek için kişi başına minimum 125 ABD Doları’nı gözden çıkarın. Üstüne tatlı, içki eklenince hesap 200 doları buluyor. Oscar’ı kutlayan Hollywood yıldızlarıyla karşılaşırsanız şaşırmayın. (www.thecliffbarbados.com) Tides: St. James’te, deniz kenarında. Ağaçların arasında şık bir tesis. Girişinde hoş bir sanat galerisi var. Minimum harcama 50 ABD Doları. (www.tidesbarbados.com) The Fish Pot: Adanın en sevimli deniz ürünü restoranı. Plajin üstünde. Öğle yemeği için de ideal... Mango’s by the Sea, Champers ve South Sea de adanın iyi restoranlarından. Tüm restoranlara önceden rezervasyon yaptırmanızda yarar var.
NEREDE KALINIR
· Peach and Quiet: Merkezden biraz uzak ama huzur dolu bir işletme. Biraz Yunan mimarisini anımsatan otelin fiyatları çok uygun. (www.peachandquiet.com)
· Accra Beach: Hemen plajın üzerinde. Fiyatları el yakmıyor, personeli çok güleryüzlü. (www.accrabeachhotel.com)
· Sandy Lane Country Club: Adanın en güzel otellerinden, golf sahası da muhteşem. Ünlü golfçu Tiger Woods 2004’de burada evlenmişti. (www.sandylane.com)
·Little Good Harbour: The Fish Pot restoranın hemen arkasinda. 21 tane hoş villadan oluşuyor. (www.littlegoodharbourbarbados.com)