İtalya’nın en sıcak kenti
Etna Yanardağı’nın eteklerindeki Katanya, Sicilya Adası’nın ikinci büyük kenti. Tarihi eserleri ve doğal güzellikleriyle Akdeniz’in en cazip turizm merkezlerinden. “İtalya’nın en sıcak kenti” olarak da biliniyor, yılın her ayında ziyaretçilerine ılıman bir iklim ve mavi bir Akdeniz manzarası sunuyor.
Akdeniz’in en büyük adası Sicilya yaklaşık 5 milyon nüfuslu, başkenti Palermo. Özerk bölgede dokuz il bulunuyor. Adanın doğu kıyılarındaki Katanya (Catania) 300 bin kişilik nüfusuyla ikinci büyük kent. Türkiye’den Katanya’ya direkt uçuş bulunmuyor. Sadece tur firmaları özel uçuş organize ediyor. Sabiha Gökçen Havaalanı’ndan yolculuk yaklaşık 2,5 saat sürüyor. Henüz uçaktayken kızıl ışıkların arasından Avrupa’nın en yüksek yanardağı Etna karşıladı bizi. Yanardağı, eğer hava karanlık değilse, uçağın penceresinden bütün ihtişamıyla görebiliyorsunuz.
Sicilya Adası ilk olarak kendine özgü yaşam biçimiyle, kıta Avrupa’sının kültürüne uzaklığıyla dikkat çekiyor. Biz adaya ayak basar basmaz rehberimiz, “Burası bildiğiniz İtalya değil. Sakın ‘Avrupa’ya geldim’ diye düşünmeyin” diye uyardı bizi. Pasaport kontrolünden geçer geçmez haklı olduğunu anladık. Çünkü çıkış kapısında polisler bütün bagajlarımızı x-ray cihazından geçirip kontrol etti. Tabii bunun için uzun bir kuyruğa girip beklememiz gerekti. Ne de olsa İtalyan mafyasının anayurdundaydık. Sicilya’nın en bilinen özelliklerinden biri bu. Mafyanın doğduğu yer olması. Günümüzde faaliyetleri büyük oranda kontrol altına alınsa da hâlâ güvenliği tehdit eden bir unsur. Sicilya’ya gitmişken mafyanın nereden geldiğini öğrenmeden dönmek olmaz. Mafya aslında İtalyanca sözcüklerden oluşan bir kısaltma. Açılışının anlamı “Fransızlara ölüm, yaşasın İtalya”. Eski İtalyan toprak ağalarının topraklarını tehdit eden Fransızlara karşı kurdukları gizli örgütün adı. Ünlü Baba filmlerinden hatırlayacağınız Corleone Ailesi’nin memleketi. Corleone köyü de burada, adanın başkenti Palermo’ya bağlı bir yerleşim yeri.
Katanya’ya geldiğimizde günlerden cumartesiydi ve merkeze büyük bir pazar kurulmuştu. Bir an kendimizi Türkiye’nin herhangi bir pazar yerindeymişiz gibi hissettik. Balık, peynir, zeytin kokuları birbirine karışmıştı. Çeşik çeşit kıyafetler, takılar satılıyordu. Az sonra çıktığımız Katedral Meydanı bir anda fikrimizi değiştirmemize neden oldu. Tarihi binalar, kilise ihtişamıyla gözlerimizi kamaştırdı. Katanya’ya giderseniz eğer, konaklamak için 3-4 yıldızlı otel seçenekleri ideal. Merkezde bir otelde kalırsanız birçok yere yürüyerek gidebilir, etrafı gezip, mağazalara göz atabilirsiniz.
Tarihte birçok uygarlık ağırlayan Katanya, depremler yüzünden büyük yıkımlar yaşadı. Günümüzdeki tarihi kent dokusu daha çok 17. yüzyıldan sonra yapılan barok binalardan oluşuyor. Çok iyi korunmuş tarihi mahalleler, ziyaretçileri geçmiş yüzyıllara götürüyor. Tarihi pazar yeri, Katedral Meydanı, kiliseleri ve manastırlarıyla barok mimarisinin en güzel örneklerinden olan Crociferi Caddesi, Teatro Massimo Meydanı görülecek yerler arasında. Katedral Meydanı kentin kalbi durumunda. Burada bulunan Fil Çeşmesi, ilginç tasarımıyla dikkat çekiyor. Üzerinde bir fil heykeli ve dikilitaşın bulunduğu çeşme, Katanya’nın da sembolü. Sicilya tarihte Yunan, Arap, İspanyol, Roma ve Normanlıların işgaline uğradı. Katanya da hem Yunan hem Romalılardan kalma eserlere sahip. Günümüzde şehirde modern binaların arasında kalan ve korkuluklarla çevrelenen tarihi kalıntı Roma amfitiyatrosuna ait. İkinci yüzyılda inşa edilen bu tiyatro, Romalılardan kalan, bilinen en büyük tiyatrolar arasında.
ÖĞLEDEN SONRA 3 SAAT SİESTA
Sicilya mutfağı çok leziz ve eğlenceli. Bütün İtalya’da olduğu gibi burada da makarna ve pizza öne çıkan yemekler. Pizza Türkiye’de bildiğimiz Amerikan tipi pizzadan çok farklı. Oldukça ince hamurlu. Değişik soslarla hazırlanan envai çeşit makarnalar ise bizim damak tadımıza göre biraz diri, yani az pişmiş. Her ikisinin de sebzeli, deniz mahsullü gibi birçok çeşidi bulunuyor. Deniz ürünleri Sicilya mutfağının vazgeçilmezleri arasında. Balığın yanı sıra kalamar, karides, midye, istiridye gibi deniz ürünleri bol bulunuyor. Tatlı olarak dondurma öne çıkıyor. Leziz İtalyan dondurmasının hemen her çeşidini bulabiliyorsunuz. Badem ve fıstık ezmesi de meşhur. Turistik dükkanlarda sık sık karşınıza çıkıyor. Etna Yanardağı’nın verimli topraklarında yetişen portakal ve limonu unutmamak gerekir. Zira en çok övündükleri şeylerden biri. Yılda 3 defa ürün alıyorlar. Ve dünyanın en sulu, lezzetli portakallarının kendi topraklarında yetiştiğini iddia ediyorlar. Portakal aromalı reçeller, şekerlemeler yaygın olarak satılıyor. Zeytinyağı ve şarabın da İtalyan mutfağında geniş yer tuttuğunu hatırlatalım. Gitmişken en azından bir yerel şarap satın almadan dönmemenizi önerelim.
Katanya’da bütçenize ve zevkinize uygun restoran seçenekleri bulabilirsiniz. Bir özellikleri ayakta yemeleri. Ayakta yemek yediğiniz zaman daha az para ödüyorsunuz. Bu yüzden özellikle öğle yemeği saatlerinde ayakta, pizza, sandviç, hamburger gibi yemekleri ayakta yiyen birçok İtalyan’a rastlıyorsunuz. Oturarak yerseniz, yemeğin yaklaşık yüzde 10 veya 15’ini ekstra ödüyorsunuz. Bu arada Sicilya’da bir restorana gidecekseniz bilmeniz gereken çok önemli bir bilgi var. Yemekler önünüze çok geç geliyor. Basit bir salata, makarna sipariş ettiğinizde gelmesi yarım saati, 45 dakikayı bulabiliyor. Hele pizza söylerseniz daha da fazla bekliyorsunuz. Bu yüzden restorana çok aç gitmek iyi bir fikir değil. Sicilya’da Avrupa disiplini, kuralcılığı yok. Garsonlar aheste ahaste önünüze siparişlerinizi getiriyor. Tüm siparişi aynı anda vermek gerekiyor. Örneğin önce bir yemek söyleyip ardından bir başka yemek daha söylerseniz 2 saat kadar masada beklemeniz gerekebilir. Birkaç gün sonra bu düzene alışıyorsunuz. Bu yavaşlığın ve rahatlığın sürdüğü Sicilya’da bir de bunun üzerine öğleden sonra 13.00 ile 16.00 saatleri arasında hemen her yer kapalı. Çünkü “siesta”dalar. Bu zaman diliminde dinleniyorlar. Bu yüzden alışverişi bu zamana bırakmamak gerekiyor.
400 KRATERLİ ETNA
Katanya’ya giderseniz Etna Yanardağı’na çıkmayı ihmal etmemenizi öneririz. Yanardağ şehrin 29 kilometre uzağında. Yüksekliği yaklaşık 3 bin 300 metre. Araç kiralayarak gidebilir, tepelere çıkan turist kafilelerine katılabilirsiniz. Bölgede 400’ün üzerinde krater bulunuyor, bu açıdan fotoğraf çekmek için elverişli bir yer. Dağın eteklerinde lav taşından yapılmış hediyelik eşyalar satan birçok dükkan var. Çevrede verimli topraklar üzerine kurulmuş köyler de ziyarete değer.