İbrahim Paşa’nın memleketi Parga
TV dizisi Muhteşem Yüzyıl’ın kahramanlarından Sadrazam İbrahim Paşa geçen yıl filmde öldürülüp ekranlardan ayrılmıştı. Fakat doğduğu, lakabını aldığı, bugün Hypargos adıyla bilinen Adriyatik kıyısındaki köy hâlâ ilgi odağı. İzmirli gezgin okurumuz Melih Eriş gitti, izlenimlerini yazdı.
Birkaç yıl boyunca TV’de seyrettiğim Muhteşem Yüzyıl dizisinin baş kahramanlarından Pargalı İbrahim Paşa’nın memleketi dizi sayesinde ön plana çıkmış ve merakımı uyandırmıştı. Sultan Süleyman’ın saltanatı döneminde 1523 -1536 arasında sadrazamlık yapmış, önemli siyasal ve askeri olaylarda rol oynamış bu Osmanlı devlet adamının memleketini görmek farz olmuştu.
Zaten gezerken en sevdiğim şey, adı sanı pek duyulmamış, ender güzellikteki yerleri keşfetmektir.
ADRİYATİK MANZARALI KARAYOLU YOLCULUĞU
Parga, Yunanistan’ın Adriyatik Denizi kıyısındaki sevimli bir kasaba. Epir bölgesinde, idari olarak Preveze’ye bağlı. Nüfusu 3 bin civarında. Bu balıkçı kasabasına ulaşmak için birkaç seçenek var. Atina’ya uçakla ya da Çeşme üstünden feribotla gidip otomobil kiralayabilirsiniz. Başkentten kasabaya otobüsle ulaşabilirsiniz. Havaalanından Parga’ya karayoluyla uzaklık 430 kilometre.
Ben kendi aracımla yola çıkmayı tercih ettim. Tarih açısından Parga ve civarının tarihsel zenginlikler içinde olduğunu fark ettim gezdikçe. Osmanlı tarihinin en büyük deniz savaşlarından Preveze de burada yapılmıştı.
Patra-Igaumenitsa karayolunda yol alırken hem muhteşem Adriyatik manzarasını seyrediyor hem de yol aldıkça tabelalardaki tanıdık isimleri fark ediyordum.
Parga’ya varmak için son virajı döndüğümde masmavi sulara açılan tertemiz iki büyük kumsalın ortasına kurulmuş, çok şirin bir kasaba karşıma çıktı. Yerleşim, koyları birbirinden ayıran küçük yarımadanın arkasındaydı. Çevresi çam ormanlarıyla kaplıydı. Tam tepede Venediklerden kalma kalenin tarihte Barbaros Hayrettin Paşa tarafından yerler bir edildiğini kaynaklardan öğrendim. Bugün tüm Parga’yı görebilen konumuyla, panoramik manzara meraklılarının uğrak yeri.
TAVERNALAR, MÜZİK VE ŞİRİN PANSİYONLAR
Turistik bir kasaba görünümünde ve tipik Yunan mimarisi ile donatılmış Parga’da konaklama için birçok şirin pansiyon bulunuyor. Dilerseniz deniz kenarındaki kampinglerde de konaklayabilirsiniz. Rıhtımdaki balıkçı tekneleri ve deniz manzarası ve uzo eşliğinde taze balık sunan tavernalarda keyifli yemekler yiyebilirsiniz.
Gezdikçe kendi hayran bırakan, tertemiz ve masmavi kumsalları ile serinleten, akşamları tavernalardan yükselen Yunan-Türk anonim müzik ezgileri ile insanın içini daha da hoşnut yapan bir mekan haline dönüşüyor Parga.
Parga’nın çevresi, gezmek ve bölgenin tarihi dokusunu hissetmek açısından oldukça zengin. Örneğin Preveze şehrini, Korfu Adası’nı, Igaumenitsa’yı da gelmişken görebilirsiniz.
İşte bir TV dizisinin yol açtığı gezi serüveni... “Bir sebep olsa da yola çıksam”ın bahanesi...
1817’de boşaltılmıştı
Yunanca “Hypargos” olarak bilinen Parga Köyü’nde ilk yerleşim Pezovolo Dağı’nın zirvelerinde, 13’üncü yüzyılda başlamış. Thesprotian kabilesinin üyeleri 1360’da Magriplerin saldırısına uğramış. Köyü boşaltmışlar. Daha sonra Korfu Adası’nın sahipleri Normanlar’ın yardımıyla Parga Kalesi’ni inşa etmişler. 1401’de Venedik idaresine giren Parga, Epirus’taki tek bağımsız Hıristiyan köyüydü. 19’uncu yüzyıla kadar sırasıyla Fransız, İngiliz ve Osmanlı hakimiyetine girdi. Osmanlı İmparatorluğu ile İngiltere arasında 1817’de yapılan antlaşma gereği, dört bin kişilik kasaba iki yıl içinde boşaltıldı. Pargalı’lar atalarının küllerini, kutsal bayraklarını ve birer avuç toprağı alıp İngiliz hakimiyetindeki Korfu Adası’na yerleştiler. Ancak 100 yıl sonra, 1913’teki Balkan Savaşı’nın bölge bağımsızlığını kazandı ve yeni bir hikaye başdı...