Saffet Emre TONGUÇ tonguc@saffetemretonguc.com
Son Güncelleme:
Hint Denizi’nin rüya adaları
Afrika’nın doğusunda, anakaradan 1500 kilometre uzaklıktaki Seyşeller bugüne kadar gittiğim 118’inci ülke. Türkiye kışla boğuşurken ben yazı yaşadım, adayı gezdim ve hoş bir tatil yaptım.
Komşu ada Mauritius’tan geldiğim uçaktan inince mavinin ve yeşilin çok farklı tonları ile karşılaştım. Ülkenin tanıtım sloganının neden “Cennet Adalar” olduğunu daha iyi anladım. Seyşeller 40 granit ve 75’ten fazla mercan adası olmak üzere Hint Okyanusu’ndaki 115 kadar adadan oluşuyor. Kimilerinin sadece birkaç kişiyi alabilecek büyüklükte olduğunu hatırlatayım. Bu nedenle rezervas-yonunuzu yaptırırken doğru adayı seçmelisiniz.
Bakir bir güzellik, dalış için mükemmel sular, ilginç kuş ve tropikal balık türleri kendini huzurun, boşluğun kollarına atmak isteyenler için ideal bir ortam oluşturmuş. Denizde mozaik gibi duran bazı küçük adalara oteller el koymuş. Aslına bakarsanız bu durum misafirler için bir avantaja dönüşmüş, çünkü kaldığınız yerde kendinizi adanın hâkimi gibi hissediyorsunuz. Doğa, rengârenk balıklarla görsel bir şölen yaratmış. Sizden kaçmıyorlar. Hayvanların çoğu dost canlısı. Ancak köpekbalıklarına dikkat etmek gerek, maceraya atılmadan sadece size gösterilen yerde yüzün. Muhteşem mercan kayalıklarına eğer tüple dalmaktan korkanlardansanız şnorkeli deneyin. Dipteki manzarayı kaçırmayın.
Seyşelleri ilk kim buldu, sorusuna farklı cevaplar veriliyor; kimi Arap denizcileri işaret ederken kimi 1500’lü yılların başında Portekizlilerin bulduğunu söylüyor. Kesin olan ise Fransa ve Büyük Britanya İmparatorluğu’nun tarih boyunca bu adalar üzerine çekiştiği. 1768’de Fransızlar, 1794’te ise İngilizler ele geçirmiş. Güç savaşları 1814’te adaların tamamen İngilizlere devredilmesiyle sonuçlanmış. 1976’da Seyşeller bağımsızlığını ilan etmiş. Ancak, tarih bugününü de etkilemiş ülkenin. Hukuku, Fransız ve İngiliz sisteminin karışımı. Kullanılan resmi diller Kreyol, İngilizce ve Fransızca.
Ülkenin resmi adı Seyşeller Cumhuriyeti. Birçoğunda yerleşim olmayan adaların en büyüğü Mahe, bu adadaki başkent Victoria ise aynı zamanda ülkenin limanı. Genç nüfusun çoğunlukta olduğu ülkenin ekonomisinde aslan payı yüzde 25 ile turizm sektöründe. Hükümet sanayi, balıkçılık ve tarımı geliştirmek için elinden geleni yapıyor.
DENİZ ÜSTÜNDEGOLF SAHASI
90 bin kişinin yaşadığı Seyşeller’de isteyenlere balık avlama turları da düzenleniyor. Golf bir diğer önemli aktivite. Otellerde konaklamadan da sahalarından yararlanabilirsiniz. Su sporları, tüplü ya da şnorkelli dalış, bisiklet turları, binicilik, turistlerin keyifle yaptığı diğer etkinlikler.
Başkenti doğası kadar güzel
142 kilometrekarelik alanıyla ülkenin en büyük, en kalabalık adası. Üstelik diğer adaların aksine gece hayatı var. Dünyanın en küçük başkenti Victoria bu adada. Yürüyerek kolayca keşfedebileceğiniz şehirde hem Fransız hem de İngiliz sömürge dönemlerinden kalan binaları görmek mümkün. Sanata ve sanatçıya değer verilen şehirde birbirinden değişik eserleri barındıran galeriler bulabilirsiniz. Şehir katedrali ve Londra’daki ünlü Big Ben’in küçük bir kopyası olan saat kulesi turistlerin ilgisini çeken yerler. Ekim sonunda Kreyol Festivali düzenleniyor. Şehirde görülebilecek yerlerin başında Mahe Botanik Bahçesi geliyor. Küçük fakat zengin. Ödediğiniz giriş ücretinin karşılığını fazlasıyla alıyorsunuz. Devasa palmiyeler, nilüferler, kaplumbağalar doğa tutkunlarını mutlu etmek için bir araya gelmiş. Doğa Tarihi Müzesi, rehber eşliğinde geziliyor. Farklı türde hayvan ve yaşam materyallerini burada görebilirsiniz. Çarşamba günleri kapalı. Ulusal Tarih Müzesi, batık gemiler, vodoo büyüsünde kullanılan aletler, geçmişin ev eşyalarıyla sizi korsanların çağına taşıyacak. Restoran olarak La Scala (www.lascala.sc) ve The Wok’u (www.cocodor.sc) öneririm.
NEREDE KALINIR?
? Ben Mahe Hilton’da kaldım. Odalar güzel ama plajı küçücük. Gördüklerim içinde en çok Four Seasons’ı beğendim. Bir tepenin yamacından sahile doğru inen villalar, ağaçların arasında. Dekorasyon, manzara harika. Fiyatlar da! Tavsiye edeceğim diğer otellerden Banyan Tree Resort, adeta denizle orman arasına sıkışmış, yeşilin ve mavinin egemenliğindeki cennet. (www.banyantree.com) Maia Luxury Resort, doğayı hiç bozmadan yeşilliklerin arasına serpiştirilmiş 30 kadar villadan oluşuyor. (www.maia.com.sc) Bord Mer Villa bir başka seçenek. (www.bordmer.com)
Geçmişe ışınlanacaksınız
İsmini 18’inci yüzyılda adaları keşfe çıkan Fransız gemisinden almış. Seyşellerin dördüncü büyük adası, fakat yüzölçümü sadece birkaç kilometrekare. Adayı geçmişe ışınlanmak isteyen arkadaşlarıma öneriyorum. La Digue’i ya geleneksel, süslü kağnılarla ya da eski kamyonetlerle gezebilirsiniz. Nostalji turunuzda dev kaplumbağalarla da karşılaşacaksınız. Halk ulaşımda bisiklet kullanıyor, bu nedenle etraf huzur dolu. Dünyanın en güzel plajlarından Anse Source d’Argent’te yüzün, turlara katılıp çevredeki küçük adaları, mercan kayalıklarını keşfedin. Restoranlardan Château St. Cloud’da kreyol mutfağını tadabilirsiniz. Diğer alternatif Pool Side.
NEREDE KALINIR?
? Anse Severe: Deniz kıyısındaki küçük bungalovlardan oluşuyor. (Tel: +248 424 7354). ? Vanilla Guesthouse: Dört odalı, fiyatları makul. (Tel: +248 4234 289).
Bakir bir güzellik, dalış için mükemmel sular, ilginç kuş ve tropikal balık türleri kendini huzurun, boşluğun kollarına atmak isteyenler için ideal bir ortam oluşturmuş. Denizde mozaik gibi duran bazı küçük adalara oteller el koymuş. Aslına bakarsanız bu durum misafirler için bir avantaja dönüşmüş, çünkü kaldığınız yerde kendinizi adanın hâkimi gibi hissediyorsunuz. Doğa, rengârenk balıklarla görsel bir şölen yaratmış. Sizden kaçmıyorlar. Hayvanların çoğu dost canlısı. Ancak köpekbalıklarına dikkat etmek gerek, maceraya atılmadan sadece size gösterilen yerde yüzün. Muhteşem mercan kayalıklarına eğer tüple dalmaktan korkanlardansanız şnorkeli deneyin. Dipteki manzarayı kaçırmayın.
Seyşelleri ilk kim buldu, sorusuna farklı cevaplar veriliyor; kimi Arap denizcileri işaret ederken kimi 1500’lü yılların başında Portekizlilerin bulduğunu söylüyor. Kesin olan ise Fransa ve Büyük Britanya İmparatorluğu’nun tarih boyunca bu adalar üzerine çekiştiği. 1768’de Fransızlar, 1794’te ise İngilizler ele geçirmiş. Güç savaşları 1814’te adaların tamamen İngilizlere devredilmesiyle sonuçlanmış. 1976’da Seyşeller bağımsızlığını ilan etmiş. Ancak, tarih bugününü de etkilemiş ülkenin. Hukuku, Fransız ve İngiliz sisteminin karışımı. Kullanılan resmi diller Kreyol, İngilizce ve Fransızca.
Ülkenin resmi adı Seyşeller Cumhuriyeti. Birçoğunda yerleşim olmayan adaların en büyüğü Mahe, bu adadaki başkent Victoria ise aynı zamanda ülkenin limanı. Genç nüfusun çoğunlukta olduğu ülkenin ekonomisinde aslan payı yüzde 25 ile turizm sektöründe. Hükümet sanayi, balıkçılık ve tarımı geliştirmek için elinden geleni yapıyor.
DENİZ ÜSTÜNDEGOLF SAHASI
90 bin kişinin yaşadığı Seyşeller’de isteyenlere balık avlama turları da düzenleniyor. Golf bir diğer önemli aktivite. Otellerde konaklamadan da sahalarından yararlanabilirsiniz. Su sporları, tüplü ya da şnorkelli dalış, bisiklet turları, binicilik, turistlerin keyifle yaptığı diğer etkinlikler.
Başkenti doğası kadar güzel
142 kilometrekarelik alanıyla ülkenin en büyük, en kalabalık adası. Üstelik diğer adaların aksine gece hayatı var. Dünyanın en küçük başkenti Victoria bu adada. Yürüyerek kolayca keşfedebileceğiniz şehirde hem Fransız hem de İngiliz sömürge dönemlerinden kalan binaları görmek mümkün. Sanata ve sanatçıya değer verilen şehirde birbirinden değişik eserleri barındıran galeriler bulabilirsiniz. Şehir katedrali ve Londra’daki ünlü Big Ben’in küçük bir kopyası olan saat kulesi turistlerin ilgisini çeken yerler. Ekim sonunda Kreyol Festivali düzenleniyor. Şehirde görülebilecek yerlerin başında Mahe Botanik Bahçesi geliyor. Küçük fakat zengin. Ödediğiniz giriş ücretinin karşılığını fazlasıyla alıyorsunuz. Devasa palmiyeler, nilüferler, kaplumbağalar doğa tutkunlarını mutlu etmek için bir araya gelmiş. Doğa Tarihi Müzesi, rehber eşliğinde geziliyor. Farklı türde hayvan ve yaşam materyallerini burada görebilirsiniz. Çarşamba günleri kapalı. Ulusal Tarih Müzesi, batık gemiler, vodoo büyüsünde kullanılan aletler, geçmişin ev eşyalarıyla sizi korsanların çağına taşıyacak. Restoran olarak La Scala (www.lascala.sc) ve The Wok’u (www.cocodor.sc) öneririm.
NEREDE KALINIR?
? Ben Mahe Hilton’da kaldım. Odalar güzel ama plajı küçücük. Gördüklerim içinde en çok Four Seasons’ı beğendim. Bir tepenin yamacından sahile doğru inen villalar, ağaçların arasında. Dekorasyon, manzara harika. Fiyatlar da! Tavsiye edeceğim diğer otellerden Banyan Tree Resort, adeta denizle orman arasına sıkışmış, yeşilin ve mavinin egemenliğindeki cennet. (www.banyantree.com) Maia Luxury Resort, doğayı hiç bozmadan yeşilliklerin arasına serpiştirilmiş 30 kadar villadan oluşuyor. (www.maia.com.sc) Bord Mer Villa bir başka seçenek. (www.bordmer.com)
Geçmişe ışınlanacaksınız
İsmini 18’inci yüzyılda adaları keşfe çıkan Fransız gemisinden almış. Seyşellerin dördüncü büyük adası, fakat yüzölçümü sadece birkaç kilometrekare. Adayı geçmişe ışınlanmak isteyen arkadaşlarıma öneriyorum. La Digue’i ya geleneksel, süslü kağnılarla ya da eski kamyonetlerle gezebilirsiniz. Nostalji turunuzda dev kaplumbağalarla da karşılaşacaksınız. Halk ulaşımda bisiklet kullanıyor, bu nedenle etraf huzur dolu. Dünyanın en güzel plajlarından Anse Source d’Argent’te yüzün, turlara katılıp çevredeki küçük adaları, mercan kayalıklarını keşfedin. Restoranlardan Château St. Cloud’da kreyol mutfağını tadabilirsiniz. Diğer alternatif Pool Side.
NEREDE KALINIR?
? Anse Severe: Deniz kıyısındaki küçük bungalovlardan oluşuyor. (Tel: +248 424 7354). ? Vanilla Guesthouse: Dört odalı, fiyatları makul. (Tel: +248 4234 289).