Hürriyet Seyahat / Özel | Fotoğraflar: Alamy, DepoPhotos, İsmail Sarı
Ne trafik var ne de gürültü, her yer sessiz sakin...
Bu hafta sonu yoğun geçen iş stresinizi unutacağınız, doğada güzel anlar geçireceğiniz rotalara yelken açmaya ne dersiniz? Hazır bugün okulların sonu günü ve sömestr tatili de başlamışken çocuklarınızla birlikte güzel vakit geçirmenin tam zamanı… Hem yakın olsun hem de cep yakmasın diyorsanız bu liste tam size göre… Ayrıca “Yakın yerler olsa da bu tatil şehirde kalacağız” diyenler için şehirde çocuklarla keşfedilecek yerleri de listeye ekledik. İşte detaylar…
Okulların tatile girmesini sadece çocuklar değil, yoğun iş stresinden bunalan büyükler de dört gözle bekliyor. Bu hafta sonu çocuklarınızla evde boş boş durmak istemeyenlerdenseniz sizin için güzel bir liste yaptık.
Adı gibi 'saklı' bir yer
Sakarya’da gezilecek görülecek çok şey var elbette ama Saklı Göl adı çok fazla adı duyulmamış adı gibi saklı bir yer. Doğal oluşumuyla, şehir merkezine 15-20 dakika uzaklıkta sessizlik ve huzur arayanlar için yeni bir adres… Merkezden uzak köy hayatının hâkim olduğu Korucuk ilçesinin Karapınar mahallesinde yer alıyor Saklıgöl… Ulaşım çok kolay ve kısa sürüyor. Şehir merkezinden kalkan özel halk otobüsüne binerek 20 dakikalık yolculuğun ardından gölün yakınındaki durakta iniyorsunuz.
Durağın ve gölün bulunduğu yerde sakin bir köy hayatı sizleri karşılıyor. Yol kenarında otlayan hayvanlar, taştan yapılmış tek katlı köy evleri… Duraktan göle doğru yürüdüğünüzde tatlı kuş cıvıltıları, güneşin sıcaklığıyla burada huzurun ve sakinliğin kapısını aralıyorsunuz.
Gölün hemen sol tarafında yürüyüş yoluyla tesislere adım atıyorsunuz. Taştan yapılmış yolların sağında bir adet kafe bulunuyor ve fiyatları çok uygun. Eğer kafede oturmak istemiyorsanız ve ailecek geldiyseniz hemen yukarıda içinde mangal yapabileceğiniz kamelyalar ve manzaraya karşı oturabileceğiniz masalar bulunuyor.
Çocuklarıyla gelen aileler için bir de oyun parkı bulunuyor. Hem mangal yapıp karnınızı doyurabileceğiniz, hem gölün eşsiz manzarasını fotoğraflayabileceğiniz hem de çocuğunuzun sıkılmadan vakit geçirebileceği bir yer Sakarya Saklı Göl. Gölde yüzen ördekleri, kazları besleyebilir onlara yem atabilirsiniz. Tesisin içinde yürüme yolunu takip ettiğinizde ormana bağlanan bir yol karşınıza çıkacak. Odun toplamak doğal orman havası almak ve kafanızı dinleyebileceğiniz orman yürüyüşü yapabilirsiniz. Göl alanına giriş ücretsiz…
Doğayla iç içe
Sakarya'ya 10 kilometre mesafedeki, çam ve meşe ağaçlarıyla çevrili, 1. derece doğal sit alanı olan, çok sayıda kuş türü ve gezi alanlarıyla ziyaretçilerini hayran bırakan Poyrazlar Gölü, hafta sonu sakinlik arayanlar için bir diğer yer. Kent merkezine 10 kilometre mesafede olan ve merkeze yakınlığı nedeniyle de tercih edilen göl, ziyaretçilerine çok sayıda kuş türünü görme imkanı sağlıyor.
Çam ve meşe ormanlarıyla seyre doyumsuz manzara sunan Poyrazlar Gölü'ne gelenler, ata binip ATV ile safari yapabiliyor, paintball oynayarak vakit geçirebiliyor. Kamp yapanların uğrak mekanları arasında bulunan mesire alanında aileler, gönüllerince eğleniyor.
İstanbul'a yakın sessiz sakin
İstanbul’dan biraz uzaklaşıp tarih ve doğaya karışmak istiyorsanız Tirilye tam aradığınız adres. Daracık sokakları, yanyana dizilmiş Osmanlı-Rum konakları, adım başı göreceğiniz tarihi çeşme ve kiliseleri, zeytinin ve balığın en tazesi sizleri bekliyor. İstanbul’dan 90 dakikalık feribot yolculuğuyla ulaşılan Tirilye, son yıllarda gittikçe popüler haline geldi. Hatta Mudanya’nın tahtını sallıyor.
Nasıl gidilir?
İstanbul’dan bineceğiniz deniz otobüsüyle önce Mudanya’ya, oradan da minibüsle 12 km ötede bulunan Tirilye’ye ulaşabilirsiniz. Bursa merkezden ise halk otobüsleriyle beldeye ulaşım mümkün. Mudanya-Tirilye arasında yapacağınız 12 kilometrelik kıvrıla kıvrıla ilerleyen, bir tarafı zeytin ağaçları bir tarafı deniz manzaralı yol unutulmazlarınız arasına girecek.
İstanbul’dan bineceğiniz deniz otobüsüyle önce Mudanya’ya, oradan da minibüsle 12 km ötede bulunan Tirilye’ye ulaşabilirsiniz. Bursa merkezden ise halk otobüsleriyle beldeye ulaşım mümkün. Mudanya-Tirilye arasında yapacağınız 12 kilometrelik kıvrıla kıvrıla ilerleyen, bir tarafı zeytin ağaçları bir tarafı deniz manzaralı yol unutulmazlarınız arasına girecek.
Nereleri gezmeli?
Tirilye için “Açık hava müzesi” dersem yanlış olmaz. Kendinizi bir ara sokaktan içeriye atıp kaybolarak yürümelisiniz. Her köşede sizi başka sürprizler karşılayacak. Tabut Ev: Bir yol ayrımına yapılmış ev, dar görüntüsü nedeniyle bu adı almış. Bayrak asılı pencereden içinde yaşayan bir köpek bakarmış ama ne kadar seslensem de çıkaramadım ben pencereye. Umarım sizi kırmaz da bir poz verir, tanışırsınız. Tirilye Sahili: Güzel bir marinası bulunan Tirilye’nin sahilinde yürüyüş yapabilir, balık restoranlarında ya da balıkçı teknelerinde her bütçeye uygun taze Tirilye balıklarının tadına bakabilirsiniz.
Tirilye için “Açık hava müzesi” dersem yanlış olmaz. Kendinizi bir ara sokaktan içeriye atıp kaybolarak yürümelisiniz. Her köşede sizi başka sürprizler karşılayacak. Tabut Ev: Bir yol ayrımına yapılmış ev, dar görüntüsü nedeniyle bu adı almış. Bayrak asılı pencereden içinde yaşayan bir köpek bakarmış ama ne kadar seslensem de çıkaramadım ben pencereye. Umarım sizi kırmaz da bir poz verir, tanışırsınız. Tirilye Sahili: Güzel bir marinası bulunan Tirilye’nin sahilinde yürüyüş yapabilir, balık restoranlarında ya da balıkçı teknelerinde her bütçeye uygun taze Tirilye balıklarının tadına bakabilirsiniz.
Bir parça huzur
Dünya gözüyle mutlaka görmeniz gereken şirin bir sahil kasabası olan Sokakağzı, turistik yerlerin gürültüsünden ve pahalılığından uzak bir yer. Huzur, sessizlik, sahil şeridi, denize bakan yazlık evler, aradığınız şeyse burası tam da size göre… Şu kış günlerinde burada içiniz ısınacak. Bakir doğasına hayran kalacağınız kasabada günü bol bol yürüyüş yaparak geçirebilirsiniz. Market, hastane, banka gibi temel ihtiyaçlarınızın hepsi elinizin altında olacağına hiç şüpheniz olmasın. Assos’ta yer aldığı için günübirlik Assos’a giden tekne turlarına da mutlaka katılmalısınız… Havasına, suyuna, esnafına, halkına, Çanakkale’nin ruhunu yansıtan samimi atmosferine kelimenin tam anlamıyla bayılacaksınız.
Tarih dolu bir hafta sonu
Mudurnu, büyük şehirlerin karmaşasından ve gürültüsünden bunalanlar, kaplıcaların şifasından yararlanmak, inanç turizmine hizmet veren birimlerini ziyaret etmek, tarihi evlerin sedirlerinde çayını yudumlamak isteyenler için çok ideal… İtalya’da 1999 yılında başlayan ‘Cittaslow’ (sakin şehir) hareketi günümüzde 30 ülkeye yayılmış durumda
Türkiye de geleneksel yaşam ve üretim biçimlerini koruyan şehirlerin yer aldığı bu ağa dâhil. Mudurnu’da bu ağa yeni dâhil olan yerlerimizden… Gezilecek birçok yer var. Karamurat Gölü, Sülüklü Göl, Yıldırım Bayezid Cami, Şehriman Tepesi bunlardan sadece birkaçı… Tam olarak bir Osmanlı köyü olan Mudurnu’da Osmanlı’ya ait pek çok önemli yapı da bulunuyor. Burada birçok konak, restoran ve otel olarak hizmet veriyor.
Tarihi ve kültürel dokuya sahip
Hafta sonu için tarihi ve kültürel dokuya sahip, sanatla iç içe geçmiş bir yer arıyorsanız Eskişehir sizin için en uygun rotalardan biri. Özellikle Tarihi Odunpazarı Evleri, Eskişehir denince ilk akla gelenlerden. Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde de bahsedilen bu evler, restore edilerek rengârenk bir görünüme kavuşturuldu.
Odunpazarı içinde bulunan ve 160’a yakın balmumu heykelinin bulunduğu, Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi de Eskişehir’de mutlaka görülmesi gerekenler arasında yer alıyor. Yine Odunpazarı içinde bulunan El Sanatları Çarşısı, el sanatlarına ilgisi olanlar için iyi bir uğrak nokta... Çağdaş Cam Sanatları Müzesi’nde gerek yerli gerek yabancı sanatçılara ait eserleri görme imkanı da bulabilirsiniz.
Manzarasıyla büyülüyor
Burdur-Denizli-Antalya üçgeninin ortasında ‘Türkiye'nin Maldivleri’ olarak nitelendirilen Salda Gölü manzaralı Salda Kayak Merkezi sakin bir kayak tatili arayanla için çok ideal. Turkuaz suyu ve beyaz kumsalıyla dikkati çeken Salda Gölü'ne kuş bakışı hakim tepede, çam ormanlarının arasında 2 bin 79 metre rakımda bulunan Salda Kayak Merkezi, bölgeye yeterli miktarda kar yağmasıyla sezona merhaba dedi.
Yeşilova ilçe merkezine 14, Burdur'a 77, Antalya'ya 136 ve Denizli'ye 90 kilometre uzaklıkta bulunan Salda Kayak Merkezi, ziyaretçilerine huzurlu bir tatilin imkanlarını sunuyor. Kayak merkezine çıkarken yolculuk sırasında etrafı ormanla çevrili Salda Gölü'nün eşsiz manzarasını da görme fırsatı yakalayacaksınız. Merkez, kolay ve zor pist seçenekleri, telesiyej, uygun fiyatlara kiralanabilen kayak ve kızak takımları, kaymakamlık bünyesinde faaliyet gösteren kafe, restoran ve konaklama imkanlarıyla kayak ve doğa tutkunlarına ekonomik kış tatili için oldukça ideal
Her mevsim güzel ama kışın bir başka...
Her mevsim çok güzel ama kışın bembeyaz bir manzara eşliğinde şömine başında oturma keyfi de bir başka… Göl kenarında bulunan otellerde konaklayıp sabah gözünüzü açtığınız kar manzarası da bak bak bitmez. İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlere yakınlığı nedeniyle tam bir kaçış noktası. Tamamen doğal güzellikler ile dolu olan Abant’ta çok sayıda tarihi bina ve eser göremeyebilirsiniz ama bol bol dinlenerek temiz havayla doğanın tadını doyasıya çıkarabilirsiniz.
Abant Gölü ve Tabiat Parkı: Türkiye’nin kuzeybatı kesiminde, Bolu’nun 34 kilometre güney batısında bulunan, yaklaşık 1350 metre yükseklikte ve 125 hektarı bulan bir heyelan set gölü burası… En derin yeri 18 metre... Göl suyu çoğunlukla dağlardan gelen kar suları ve bir kaç küçük dere üzerinden beslenir. Abant Gölü Tabiat Parkı köknar, çam, meşe, kayın, gürgen, kestane, kavak, dişbudak ve fındık ağaçlarıyla muhteşem bir bitki örtüsüne sahip.
Göl çevresinde yayla olarak kullanılan açık alanlar olsa da çam, köknar ve kayın ağaçlarını görmek mümkün. Yaban hayatın da görüldüğü Abant Gölü Tabiat Parkı çevresinde yabandomuzu, tavşan, karaca, ayı, tilki, yaban ördeği, keklik ve yaban güvercini gibi canlıları da görebilirsiniz. Abant çevresinde turlamak için bir başka seçenek ise fayton turu. Yarım saatlik bu turlarla Abant’ın çevresini keşfedip güzel fotoğraflar çekebilirsiniz. Ayrıca göl çevresinde kurulan yerel pazarda pek çok doğal lezzet ve yöresel tat bulmak mümkün.
Gölcük: Yurdumuzun en özel köşelerinden biri Gölcük… Orman içerisinde masmavi güzelliğiyle göz dolduran kartpostallık bir güzel… Özellikle tam da şu zamanlarda hafta sonları yoğun bir ziyaretçi akınına uğruyor. Tertemiz oksijen dolu havayı ciğerlerine, mangalda hazırlanmış enfes lezzetleri midesine doldurmak isteyenler için biçilmiş bir kaftan Gölcük.
Hem kültürel hem de gastronomik
Ferhat’ın Şirin için dağları deldiği, dünyanın bilinen ilk coğrafyacısı olan Strabon’un doğduğu, Osmanlı İmparatorluğu’nda şehzadelerin yetiştiği, milli mücadele döneminde halkın örgütlenmesinde önemli pay sahibi Amasya… Hem kültürel hem de gastronomi anlamda özel bir şehir. Merzifon Havaalanına 45 dakika mesafede olan Amasya’ya uçakla geldikten sonra 10 TL ücret karşılığında otobüslerle şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Sivas veya Samsun civarlarından gelecek gezginler de nostaljik bir seyahat isterlerse Amasya’ya trenle gelebilirler. Fakat trenin otobüse göre daha uzun sürdüğünü de hatırlatmakta fayda var. Şehrin tam olarak içinden geçen Yeşilırmak şehrin en güzel yapılarından olan eski köprülerin de bulunduğu yer. Şehir merkezinde gezilecek birçok nokta bu ırmak kenarında olduğu için konaklamalı Amasya turunuzda otel tercihinizi ırmak kenarına yakın yapmanızı tavsiye ederim. Anadolu birçok ‘ilk’lere ev sahipliği yaptığı gibi Amasya’da dünyanın ilk coğrafyacısı olarak kabul edilen Stabon’un memleketi. Bu doğrultuda kendisinin Yeşilırmak kenarında bulunan heykelini de ziyaret etmelisiniz.
Amasya Arkeoloji Müzesi
Anadolu zenginliktir, böylesine iyi korunmuş ve yaşatılmış müzeler sayesinde de zengin olmaya devam edecektir. İki katlı olan müzenin içerisinde binlerce yıllık orijinal tarihi eserleri görebilirsiniz. Müzenin en önemli özelliği ise ikinci katında özel bir odada sergilenen sekiz adet mumyaya ev sahipliği yapması. Mutlaka burayı ziyaret edilecekler listesine almalısınız.
Anadolu zenginliktir, böylesine iyi korunmuş ve yaşatılmış müzeler sayesinde de zengin olmaya devam edecektir. İki katlı olan müzenin içerisinde binlerce yıllık orijinal tarihi eserleri görebilirsiniz. Müzenin en önemli özelliği ise ikinci katında özel bir odada sergilenen sekiz adet mumyaya ev sahipliği yapması. Mutlaka burayı ziyaret edilecekler listesine almalısınız.
Ferhat İle Şirin Aşıklar Müzesi
Ferhat’ın Şirin için dağı delip şehre su getirdiği şehir Amasya’ya özel bir müzedir. Müzenin iç kısmında Ferhat ile Şirin’den başlayarak tüm Anadolu aşıklarına ve akabinde Romeo ve Juliet gibi aşıklara da yer verilmiş. Müzenin dışında da Ferhat ile Şirin’in anıt mezarını bulabilirsiniz. Anıt mezarın arkasında Ferhat’ın açtığı su kanallarından birisi içinde de yürüyebilirsiniz.
Ferhat’ın Şirin için dağı delip şehre su getirdiği şehir Amasya’ya özel bir müzedir. Müzenin iç kısmında Ferhat ile Şirin’den başlayarak tüm Anadolu aşıklarına ve akabinde Romeo ve Juliet gibi aşıklara da yer verilmiş. Müzenin dışında da Ferhat ile Şirin’in anıt mezarını bulabilirsiniz. Anıt mezarın arkasında Ferhat’ın açtığı su kanallarından birisi içinde de yürüyebilirsiniz.
Fotoğraf tutkunları için cennet
UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan ve ‘Osmanlı'nın parmak izi’ denilen eserlere ev sahipliği yapan Safranbolu kışın görülmesi gereken yerlerden... Osmanlı mimarisi, şehir hayatı ve kültürünü yansıtması dolayısıyla ‘Osmanlı'nın parmak izi’ olarak adlandırılan, o dönemden kalma han, hamam, konak, çeşme, cami ve köprüleriyle açık hava müzesini andıran Safranbolu'da keşfedilecek birçok yer bulunuyor.
Türkiye'de, İstanbul ile kent ölçeğinde dünya mirası listesindeki tek yer olan Safranbolu, İncekaya Su Kemeri, Türkiye'nin en uzun mağaralarından birisi olan Mencilis Mağarası, cam seyir terası ve kanyonları gezilecek yerlerden bazıları…
İstanbul'da kar ve kızak keyfi: Snowpark
Dört mevsim kesintisiz kış sporları ve karın keyfini yaşayacağınız Esenyurt’taki Torium AVM’de yer alan Türkiye’nin ilk kapalı kar eğlence merkezi sömestr tatilinde çocuğunuzu ve kendinizi ödüllendirmek için iyi bir seçenek. Snowpark’ta snowboard, kayak gibi kış sporları; snowtubing ve snowrafting gibi eğlenceli aktivitelere katılabilirsiniz. Her ayrıntısı özenle düzenlenmiş Snowpark’taki en düşük kar kalınlığı 50 cm ve yüzde 100 gerçek kar kullanılıyor. Giriş ücretine dâhil olarak herkese bot, mont ve eldiven veriliyor. Kişi başı giriş ücreti 75 TL.
Hem öğrenecekler hem de eğlenecekler: İstanbul Akvaryum
1500 farklı türden 15 bin canlının bulunduğu akvaryum, ailenizle veya arkadaşlarınızla yeni yerler keşfetmek için en uygun mekanlar arasında. Yıllık 2,5 milyon yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği akvaryum 1.2 kilometrelik gezi rotasına sahip. Tüm bunların yanı sıra akvaryum alanı içinde yapay yağmur ormanı da var. Burada deniz canlılarının dışında tropik bölgelere özgü sürüngen ve kemirgenler de yer alıyor. Çocuğunuzu deniz canlıları ile tanıştırmak ve hayvanlara bakış açılarını geliştirmek için bu gezi iyi bir fırsat olacak. Üç kişilik aile giriş ücreti 240 TL. Biletleri istanbulakvaryum.com/tr adresinden alabilirsiniz.
Ne AVM var, ne de market! Huzur bahçesi: Kuzguncuk
Güzelliği ve huzuruyla çoğu diziye ve filme konu olan Kuzguncuk yerli ve yabancı turistleri kendine çekiyor. Eski zamanlardan beri üç büyük dinin bir arada kardeşçe yaşadığı Kuzguncuk bu tavrını hiçbir zaman bozmamış. Burada yaşayan insanlar da Kuzguncuk gibi huzurlu ve sakin… Öyle ki Kuzguncuk’ta ne bir AVM ne de market var. Her şey nostaljik… Buraya geldiğinizde belediye tarafından yapılmış olan Kuzguncuk Bostan’ı gezebilir ve çocuğunuz oyun parkında oynarken sizde oturma alanlarında biraz kafa dinleyebilirsiniz. Bir de mutlaka Nail Kitapevi ve Kafe’ye uğramalısınız. İçerisi bir kütüphane kadar sessiz. Buraya kadar gelmişken bir kahve ve kitap okumadan sakın dönmeyin.
Yeşilçam’a yolculuk: TÜRVAK Türker İnanoğlu Vakfı Sinema ve Tiyatro Müzesi
‘Türkiye’nin ilk ve tek sinema müzesi’ olarak 2001 yılında Kavacık’ta kurulan müze şimdilerde ise Beyoğlu’nda hizmet veriyor. Müzede arşivi 1000’nin üzerinde cihaz, 6 binin üzerinde yerli film afişi, 10 binin üzerinde sinema-tiyatro fotoğrafları bulunuyor. Pazartesi günleri hariç haftanın her günü 10.00 ve 18.00 saatleri arasında açık olan müzede Sohban Koloğlu Balmumu Heykeller Salonu’nda Kemal Sunal, Sadri Alışık ve Adile Naşit olmak üzere birçok Yeşilcam yıldızının balmumumdan yapılmış heykelleri de göreceksiniz. Giriş ücretleri; tam 10 TL, indirimli 5 TL. Fotoğraf: İsmail Sarı
Moda’nın simgesi: Barış Manço Evi
Kadıköy Belediyesi ve Manço ailesinin katkılarıyla Kadıköy Moda’da 2010 yılında müzeye dönüştürülen evde, Barış Manço’nun sanatçı kimliğinin yanı sıra farklı özelliklerini de keşfetmek mümkün. Barış Manço Evi’nde Barış Manço ile ilgili tüm eşyalar, kostümler, fotoğraflar ve daha pek çok detay sergileniyor. Pazartesi günleri dışında her gün 09.00-17.00 saatleri arasında açık. Giriş ücreti tam 10 TL, indirimli 5 TL. Fotoğraf: İsmail Sarı
Çocuğunuz buradan hiç ayrılmak istemeyecek: İstanbul Oyuncak Müzesi
Müze, 23 Nisan 2005’te Göztepe’de yazar Sunay Akın tarafından kuruldu. 1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en güzel örneklerinin sergilendiği koleksiyon Sunay Akın’ın 20 yılda, 40’ı aşkın ülkedeki antikacılardan ve açık artırmalardan satın aldığı oyuncaklarla oluşturuldu. Müzeyi asıl özel kılansa üç kuşağın bir arada iyi vakit geçirebilmesini sağlıyor olması… Pazartesileri hariç her gün 9.30-18.00 arası açık. Giriş ücreti 15 lira, öğrenci 12 lira. Fotoğraf: İsmail Sarı
Hayvanlara sevginizden bir parça aşılayın: Yedikule Hayvan Barınağı
Çocuğunuza hayvan sevgisini aşılamanın en güzel yollarından birisi onları hayvan barınaklara götürmek olacaktır. 3 bine yakın köpek barındıran Yedikule hayvan barınağı 2001 yılında kuruldu. Toplam alanı 8 bin metrekare olan merkezin içinde 500 metrekare peyzaj ve gezinti alanı bulunuyor. Genel anlamda hayvan barınakları sadece hayvan sahiplenmek için kullanıldığı düşünülse, sahiplenmenin dışında barınakları gezebilir orada ki hayvanlara sevginizden bir parça aşılayabilirsiniz.
Uçurtmanın tarihine yolculuk: Uçurtma Müzesi
Çocuğunuzla birlikte uçurtmanın tarihini öğrenmek ister misiniz? Üsküdar’daki Uçurtma Müzesi’nde toplam 26 ülkeye özgü 1000’den fazla uçurtma var. İki katlı müzenin ilk salonunda Asya ve Avrupa, ikinci salonunda ise Uzakdoğu ülkelerine ait uçurtmalar sergileniyor. Yaş aralığına göre hikâyelerle uçurtmalar, müze çalışanları tarafından sizlere anlatılacak. 12 metre uzunluğundaki kertenkele ve 9 metre uzunluğundaki ahtapot figürlü Amerikan kültürüne ait uçurtmaları görmeden geri dönmeyin. Fotoğraf: İsmail Sarı