Baran ARSLAN / Hürriyet Seyahat Özel | Fotoğraflar: Baran Arslan, Alamy, DepoPhotos
İstanbul'un gizli bahçesi! 20 TL'ye unutulmaz hafta sonu...
İstanbul'un karmaşasından ve gürültüsünden uzakta, doğayla iç içe bir gün geçirmek istiyorsanız Atatürk Arboretumu sizin için biçilmiş kaftan. Dört mevsimin kendine özgü güzelliklerini sergileyen arboretum, hem doğayla baş başa kalmak hem de İstanbul içinde gezmek isteyenler için en yakın adres… Peki Atatürk Arboretumu'na nasıl gidilir, giriş ücreti ne kadar? İşte size Atatürk Arboretumu gezi rehberi…
Atatürk Arboretumu, İstanbul'da doğanın keyfini yaşayabileceğiniz yerlerin başında geliyor. İki binden fazla yerli ve yabancı ağaç ve bitki türüne ev sahipliği yapan Atatürk Arboretumu, mevsimden bağımsız olarak büyük bir ilgi görüyor. Peki, Yılın her mevsimi farklı manzarasıyla ziyaretçilerine kapılarını açan Atatürk Arboretumu tam olarak nerede ve giriş ücretleri ne kadar? İşte tüm detaylarıyla Atatürk Arboretumu gezi rehberi...
En çok sorulan soru: Nasıl gidilir?
Renklerin dans ettiği bu dünyaya gitmeden önce internette biraz araştırma yapınca dikkatimi en çok çeken, insanların Atatürk Arboretumu’na nasıl gidileceğine dair bazı forumlarda başlık açılmasıydı. Aslında bölgeye alternatif birçok seçenek var ama en ideal olanı şu: Otobüsle Taksim’e giderek Taksim’den 'M2' metro hattına bindikten sonra son durak olan Hacıosman’da inmek.
Tabii bitmedi, yol biraz uzun ama sonunda göreceğiniz şeyler için bu çileye değer. Ardından metro çıkışında bulunan '42 HM Bahçeköy' durağından kalkan otobüslere bineceksiniz. 20 dakikalık bir yolculuğun ardından Kemerburgaz yolu durağında inecek sol tarafınızda kalan yokuşu tırmandıktan sonra arboretuma ulaşacaksınız.
İçerisinde binbir çeşit bitki ve ağaç türünün bulunduğu bu ormanlık alana girdiğinizde görebileceğiniz tek renk yeşil ve kahverengi! Şehrin griliğinin yanında burası size ilaç gibi gelecek…
Hafta içi ucuz, hafta sonu pahalı
Arboretuma giriş ücretleri ise gidiş gününüze göre değişiklik gösteriyor. Hafta içi tam 7.5, öğrenci ise 2.5 TL. Hafta sonu ziyaret etmek istediğinizde ise giriş ücretleri tam 20, öğrenci 7.5 TL. Hafta sonu ücretinin pahalı olması bile bu canlı ağaç müzesine olan ilgiyi azaltmaya yetmiyor.
Ama şunu belirteyim, bölgeye insanlar en çok hafta sonu geliyor. Buraya hafta sonu arabanızla gelmeyi planlıyorsanız, erkenci olmanızda fayda var. Çünkü arboretuma ait ücretsiz otoparkta yer bulmanız zor hatta kaldırımlar bile arabalarla dolup taşıyor.
Atatürk Arboretumu altı yol ayrımından oluşuyor. İlk olarak gölün olduğu kısma yönelmelisiniz. Çünkü üç yapay gölün bulunduğu arboretumdaki bu gölün etrafında banklar, içindeyse balıklar ve ördekler bulunuyor. Özellikle güzel kareler yakalamak için buraya geldiyseniz, bundan daha güzel bir yer bulamazsınız.
Merceklerle ağaç inceleyebiliyorsunuz
Adını Atatürk’ün 100’üncü doğum yılından alan arboretum, görüntüsünün yanı sıra bünyesinde bulundurduğu ağaç türleri hakkında ziyaretçilerine sunduğu bilgilerle de beni oldukça etkiledi. Neredeyse gördüğüm bütün bitki ve ağaç türlerinin altında, isimleri ve kökenlerinin hangi ülkeye ait olduğu hakkında bilgi veren küçük tabelalar yer alıyordu.
Kendi başınıza dolaşarak ve bilgi tabelalarındaki yazıları okuyarak öğreneceğiniz bilgilerin haricinde girişte bulunan ağaçların yaşlarını hesaplama amacıyla kurulmuş düzenekte oldukça ilginç. Düzenekte yaşı gövdesinde bulunan ağaçlara ait bazı gövdeleri mercekler ile inceleyebiliyor ve yaşlarını tespit edebiliyorsunuz.
İçeride yeme-içme mekânları var mı?
Arboretumun içinde yemek yiyebileceğiniz herhangi bir yer bulunmuyor. Yanınızda yemek getirmek de yasak. Su haricinde bir şey sokamıyorsunuz. Aslında böyle olması çok doğru… Bu kural ormanın korunması ve temiz tutulması açısından çok önemli…
Pazartesi günleri hariç her gün açık olan arboretum, hem öğretiyor hem dinlendiriyor sözünün kullanılacağı nadir ve güzel yerlerden biri. Hem de yanı başımızda… Ailecek temiz havanın tadını çıkarmaya gelenler haricinde buraya en çok uğrayanlar ise gelin ve damatlar…