Fukuşima'da daha 30 yıllık iş var

Bu gazetecilerden biri olan New York Times muhabiri Martin Fletcher, izlenimlerini gazetenin internet sitesinde bulunan The Lede blogu üzerinden paylaştı:

Yaklaşık 30 kadar gazeteci, hepimiz koruyucu giysilerimizi, eldivenlerimizi, çizmelerimizi giyip maskelerimizi takarak otobüslere bindirildik. Ellerimize de radyasyon detektörleri verildi.

J-Village’dan santrale doğru ilerlerken bir polis noktasından ve terk edilmiş kasabalardan geçtik. Çevredeki birçok bina tamir edilmiş ve çevredeki moloz yığınları toparlanmıştı. Ancak bazıları da sakinlerinin bıraktığı günkü gibi duruyordu. Bazı noktalarda yolda da çöküntüler olmuştu.

FELAKETTEN SEKİZ AY SONRA FUKUŞİMA / FOTO GALERİ

ADIM ADIM RADYASYON

Radyasyon göstergelerimiz santrale yaklaştıkça yükselmeye başladı. Naraha’da saatte 0.7 mikrosievert, Tomioka’da 0.9, daha sonra 1.5. Okuma’ya geldiğimizde radyasyon seviyesi 2.7 mikrosieverte ulaştı. Daha sonra 3.7 ve 4.1 derken uyarı alarmı sürekli çalmaya başladı.

Radyasyon düzeyinin 6.7’ye yükseldiği okumada otobüsümüz durdu ve biz solunum cihazlarımızı taktık. Buradan sonra vücudumuzda hiç açık bir alan kalmadı. Yeniden yola çıktığımızda ibre 15 mikrosieverti gösteriyordu. Kapıdaki güvenlikten geçerken göstergeler 20 mikrosievertteydi.

İçeri girdiğimizde ilk gördüğümüz şey yarım düzine kadar büyük vinçti. Daha sonra radyasyonu su ve radyasyonu deniz suyunun toplandığı büyük tankların yanından geçtik. TEPCO yetkililerine göre burada toplam 90 bin ton su toplanmış durumda. Toplanmadan önce temizlenen bu su için ek kapasite inşaatı da devam ediyor.

KURBAĞALAR VE BÖCEKLER YAŞIYOR

Daha sonra etrafı çalışanları radyasyondan korumak için kum torbalarıyla çevrilen beyaz çadırlara doğru ilerliyoruz. Hemen ardından da yıkılmış reaktör binalarını uzaktan görüyoruz. Bu bölgede radyasyon oranı 50 mikrosievert düzeyinde. Ancak yine de kurbağalar ve peygamber böcekleri gibi canlılar hayatlarını sürdürebiliyor.

Reaktörlere doğru ilerlediğimizde binaların temelinin tsunami ve hidrojen patlamalarının ardından temizlenmediğini öğreniyoruz. Hasar ise reaktör binalarını ikinci katına kadar ulaşmış. Bu da bize tsunaminin büyüklüğünü gösteriyor.

TSUNAMİYE KARŞI ÖNLEM ALINMIŞ

Otobüslerimiz reaktörlerle deniz arasındaki yolda ilerliyor. Kıyıya 4 metre yüksekliğinde bir deniz duvarı inşa edilmiş. TEPCO bunun yeni bir tsunami ihtimaline karşı geçici bir önlem olduğunu belirtiyor. Radyasyon göstergeleri ise 300 mikrosieverte yükseliyor.

Reaktör binalarının tabanı molozla dolu. Deniz kıyısında ise parçalarına ayrılmış vinçler göze çarpıyor. Felaketin hemen ardından reaktörleri soğutmak için kullanılan pompalı kamyonlar da orada toplanmış.

DUVARLARDA DESTEK MESAJLARI

Daha sonra felaket merkezi olan “sismik güvenlik binası”na gidiyoruz. Binaya giriş radyasyon önlemleri dolayısıyla biraz zahmetli. İçeride hava filtrelerinin gürültüsü karşılıyor bizi. Radyasyon seviyesi ise 1.5 mikrosievert düzeyinde. Duvarlarda ise üzerine çalışanlara gönderilen destek mesajlarının yazılı olduğu kağıtlar ve bezler asılı.

TEPCO sözcüsü Tetsuya Terasava, soğutma çalışmalarında hedef sıcaklığa ulaşıldığını belirtiyor. Ancak binaların altında henüz 40 bin ton su birikmiş durumda. Yerine yenisi dolacağı için bu su doğrudan boşaltılamıyormuş.

DURUM İYİYE GİDİYOR

Ardından santralin kriz merkezi olan “Yanıt Odası”na gidiyoruz. Duvarlardan biri tesisin çeşitli noktalarını gösteren ekranlarla kaplı. Japonya Çevre ve Nükleer Kriz Bakanı Goshi Hosono burada bize bir brifing veriyor.

Mayıs’tan beri dört kez Fukuşima Daiçi’ye geldiğini belirten Bakan, “Her gelişimde durumun biraz daha iyileştiğini düşünüyorum” diyor.

DAHA 30 YILLIK İŞ VAR

Yıl sonu itibarıyla bir soğuk kapatma istediğini ifade eden Hosono, reaktörlerin sökülmesinin 30 yıllık bir çalışma gerektireceğini söylüyor.

Santralin şefi Masao Yoshida ise reaktörlerin durumunun stabil olduğunu ve şu an tesisin kapatılmasına odaklandıklarını belirtiyor. Ancak reaktörlerin çalışanlar için bir tehdit yaratma ihtimali olduğunu da sözlerine ekliyor.