Edirne'ye Kaçılır

Edirne’nin benim için ayrı bir önemi var; Çünkü ailemin bir parçası hala Edirne’de yaşıyor…

Bizimkiler yıllar önce Selanik’in güneyinden göç edip Tekirdağ ve Silivri’ye yerleşiyorlar, ailemin bir kısmı da Edirne’ye…

Edirne’yi keşfe çıktığımızda ilk aradığım da 91 yaşındaki halam oldu.

Uzun yıllardır Edirne’de yaşıyor Sıdıka Halam ve itiraf edeyim bir süredir yolum düşmemişti Edirne’ye…

Hala cin gibi, hala güzel, hala sıkı bir Edirneli…

Edirne’yi, Edirneli anlatırken gururla bahsediyor sürekli; Edirneli böyledir diye başlayıp biz Edirneliyiz diye devam ediyor…

91 yaşındaki halamın elini öptükten sonra hemen Edirne’yi keşfe çıktım…

Günü birlik Bulgaristan’a, hafta sonu Yunanistan’a yemeye içmeye gezmeye kaçanlar size bir şey söyleyeyim mi:

Bunları yapmak için sınır geçmenize gerek yok, Edirne’de hepsi ve daha fazlası var…

İstanbul’dan yolculuk 2 saat bile sürmüyor… İstanbul’dan çıktıktan sonra dümdüz otobandan 2 saate varmadan Edirne’desiniz…

Ben öyle yaptım, öğleden sonra çıktım, akşam yemeğinden çok önce Edirne’de çilingir sofrasındaydım.

Etrafımda pek çok insan bunu yapmak için günübirlik Yunanistan’a geçiyor, Meriç kıyısında oturmayı, sokaklarını gezmeyi, tarihini, kültürünü solumayı bir keşfetseler bunu yapmayacaklarına eminim.

Çünkü Edirne’nin sınır ötesinden fazlası var eksiği var.

Modern hayat tarzı, pozitif eğlenceli insanları bu atmosferi solumak bile iyi geliyor insana…

Edirne’nin tam da bunu daha çok köpürtmeye ihtiyacı var. İstanbul’un burnunun dibinde sadece günübirlik turlar için değil, hafta sonu kaçamakları için de doğru adres olduğu anlatılmalı.

Bizim de konakladığımız Margi Otel gibi şehirde son yıllarda peşpeşe açılan otellere ünlü zincirler de katılmaya hazırlanıyor önümüzdeki günlerde…

5 yıldızlı otellerin sayısının artması Edirne’nin turizmini de olumlu etkileyecek… Fuarlar, etkinlikler, konserlerin yapıldığı müthiş bir kongre merkezi var mesela şehirde. Burada müzik organizasyonları yapan arkadaşlar günübirlik gelip konserler veren pop sanatçılarının çok yüksek fiyatlar istediğini söylüyorlar mesela…

Burada çok eğlenceli konserler yapıldığını ancak sanatçıların İstanbul kaşelerini talep etmesinden şikayetçi oluyorlar.

Bir üniversite şehri olarak Edirne’nin daha çok etkinliğe, konsere, tiyatroya ihtiyacı var, kent bu potansiyele fazlasıyla sahip. Ancak sanatçıların da biraz daha makul ücretler talep etmesi lazım. İstanbul’un yanı başında Edirne’nin çok daha fazla cazibe merkezi olması için hiçbir neden yok. Kısa ziyaretimiz boyunca bu kadar eğleneceğimizi, bu kadar keyif alacağımızı, Edirne’nin sıcak insanıyla muhabbetin dibine bu kadar vuracağımızı hiç tahmin etmezdim. Edirne’yi çok daha sık ziyaret etmeye karar verdim.

Edirne’ye kaçılır çünkü…

1-2 günlüğüne kaçılır, keyifli vakit geçirilir, geri dönülür.

Pişman olmayacağınızı garanti ederim…

Birbirinden güzel peynirleri de cabası; ben Edirne’nin peynirlerinin meşhur olduğunu bilirdim de işi bu kadar ileriye götürdüklerini bilmezdim. Çeşit çeşit peynirleri ve yerel lezzetleriyle gurme turizminin de başkenti olabilir burası…