Çöl ortasındaki mühendislik harikası
Hande Çilek, “Seyahat benim için yaşama sebebi” diyecek kadar tutkulu bir gezgin. Bugüne kadar 40’ın üzerinde ülke gördü. Ürdün’ün, UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Petra Antik kentine geçen ay gitti, bir hafta kaldı. Çilek, bu kenti gezmeyi antik çağda çıkılacak mistik bir yolculuğa benzetiyor.
İstanbul’da yaşayan Hande Çilek (28), İstanbul Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunu. Hobileri yazı yazmak, yağlıboya resim yapmak ve seyahat. Gezi izlenimlerini,fotoğraflarını internetteki güncesi Gümüş Pusula’da yayımlıyor. Eşinin yurtdışı bağlantılı işinin de etkisiyle sık sık seyahate çıkıyor.
“Seyahat benim için bir yaşam tarzı, hatta yaşama sebebi. Eğer 2-3 ay yola çıkamamışsam depresif bir ruh haline bürünürüm. Senede ortalama 6-7 kere seyahate çıkıyoruz” diyor. Türkiye’nin çoğu şehrini gezen Çilek, “40’ın üzerinde ülke gördüm ama gezeceğim çok ülke, şehir var” diyor.
Ürdün’deki antik Petra şehrine yaklaşık bir ay önce gitti. Bölgede yaklaşık 1 hafta kaldı.
Oranın gezip görülecek yerlerini şöyle anlatıyor: “Ülkenin güneyindeki Petra, keşfetmeyi sevenler için biçilmiş kaftan. Dünyanın yeni 7 harikasından biri. İyi korunmuş. Sizi antik döneme doğru mistik bir yolculuğa çıkarıyor. UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki kenti 1812’de İsviçreli bir gezgin keşfetmiş. Bunun öncesindeki bin sene dünyanın Petra’dan haberi yokmuş. Şehrin en ilgi çeken yapısı El-Khazneh, yani Hazine Binası. Buranın özelliği tam bir mühendislik harikası olması. Bu muhteşem yapı yukarıdan aşağıya doğru tek parça halinde oyularak yapılmış, adeta tığ gibi işlenmiş.
Ürdün, kurak bir coğrafya. Su büyük sıkıntı olmuş. Ama gelişmiş mühendislik sayesinde suya kemerlerle istedikleri gibi yön vererek şehre kadar getirmeyi başarmışlar. Antik şehir oldukça büyük olduğundan gezmek uzun saatlerinizi alacak. Tepedeki manastırı görebilmek için 850 basamak çıkmak zorunda olsanız da sonunda karşılaşacağınız görsel şölene kesinlikle değecek.”
YEMEKLER BİZİM DAMAK TADIMIZA UYGUN
Ürdün’de yemek konusunda yabancılık çekmemiş Hande Çilek. “Bizim damak tadımıza uygun. Meze çeşitleri bol. Yemekler fattuş, tabule, humus, babaganuş, falafel ile başlıyor. Daha sonra en ünlü yemekleri mansaf ile devam edebilirsiniz. Mansaf, kuzu etinden yapılıyor. Yoğurt ve çeşitli otlarla pişirildikten sonra pilav veya bulgurla servis ediliyor. Tatlı olarak meyve servis edilse de baklava, helva veya Mısır kökenli bir tatlı olan Um Ali tadılabilir.”
Çilek, konaklama seçeneklerinden bahsederken tarihi kentin yakınında birçok otelin bulunduğunu söylüyor. “Biz Petra’nın karşısındaki Mövenpick Resort Petra’da kaldık. Otantik tasarımı ve yemekleriyle oldukça başarılıydı” diyor.
Oraya gitmek isteyenlere önerileri şöyle: “Petra’ya gitmişken antik kentin kuzeyindeki yeryüzünün en alçak gölü Lut’a girmelerini, ünlü çamur banyosunu denemelerini tavsiye ederim. Haziran, temmuz, ağustosta sıcaklık diğer dönemlere oranla yüksek olsa da gezmek için uygun. Nemsiz çöl ikliminin hâkim olduğu Ürdün’de gündüz sıcaklığını, akşam serinliği dengeliyor.”
EŞEGE EZİYET OLDU
Tepedeki manastırın 850 düzensiz basamağını nasıl çıkacağımızı düşünürken eşekli bir adam bizi uygun fiyata çıkarmayı teklif etti. Basamakları çıkmak farklı bir deneyim oldu olmasına ama beni taşıyan eşeğe üzülmekten ne etraftaki manzaraya ne de manastıra konsantre olabildim. Bir daha asla böyle bir şey yapmamaya kendime söz verdim.
En sevdiği beş şehir: İstanbul, Jaipur, Marakeş, Saraybosna, Milano
Seyahate hangi ulaşım aracıyla gider? Uçak
Seyahatte ne yer ne içer? Yerel yiyecek ve içecekler
Seyahatte nerede kalır? Butik veya tarihi özelliği olan otellerde
Kiminle seyahat eder? Eşiyle
Seyahatten ne alır? Yemek kitapları, tablolar, geleneksel el işleri
Seyahatte ne okur? Gittiği yerle ilgili tarih kitabı
Seyahat çantasının vazgeçilmezleri neler? Fotoğraf makinesi, not defteri ve I-pad