Çocuklarımız tepeden inmedi işi bugün devredip gidebiliriz
Futbolda şike operasyonu başlayalı 10 gün, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım tutuklanalı üç gün olmuştu. Fenerbahçe Başkan Vekili ve Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir ile haftalar öncesinden belirlediğimiz söyleşi için buluşuyoruz. Öğle yemeğinde, “İlk kez bugün ofise gelebildim. 10 gündür adliyede, hastanede, kulüpte tost yemekten bıktım” diyor. Hellim peynirli salatasını yerken, sorularımızı yanıtlıyor
Öğretim görevlisiydiniz, girişimci oldunuz. Türkiye’nin önde gelen gruplarından biri haline geldiniz. Bundan sonraki hayaliniz nedir?
- 20 bin çalışanı, 2 milyar dolarlık aktifi olan, yıllık cirosu 2 milyar doları aşan bir grubuz. Çimentodan havalimanı işletmeciliğine birçok dev Türk firması var. Bundan sonra hem Limak hem diğer Türk firmalar global dev olmalı. Müteahhitlik firmalarımızın, Beko, Vestel gibi bir elin parmaklarını geçmeyen sayıda global oyuncularımızın sayısı artmalı. Hayalim bu.
Limak ne kadar aile şirketi gibi yönetiliyor?
- İki aile ortağız. İnşaat yüzde 80 ailenin, yüzde 20 profesyonellerin kontrolünde, diğer alanlardaysa durum tam tersi.
İkinci kuşak ne kadar etkili?
- Kızım Ebru da, oğlum Batuhan da mühendis. İkisi de yüksek lisans yaptı. Şirkette en alt kademeden çalışmaya başladılar. Ebru, proje geliştirme, değerlendirme ve finansman bölümünde kendini geliştirdi. Batuhan ise inşaat işinde çalışmaya başladı. Şu anda enerji üretim ve dağıtımıyla ilgileniyor. Ortağım Sezai Bacaksız’ın iki oğlu da mühendis. Büyük oğlu Serhan çimentoda, Serdar ise Limak’ın yurtdışı projeleriyle havalimanı yapım ve işletmeciliği alanında uzmanlaştı.
Çocuklarınız tepeden inmedi yani...
- Hepsi en alttan başladı, hak ederek yükseldi. Hâlâ bulundukları alanların en başındaki yönetici değiller. Biz de 2015’ten itibaren bu aktif hayattan çekileceğiz gibi görünüyor. Bütün işleri ikinci kuşağa devredeceğiz. Hatta bugün bile onlara bırakabiliriz.
Peki ya çocuklar sanatçı olmak isteseydi? Ressam ya da müzisyen?
- Hepsi kendi mesleklerini yapsınlar. Spor, sanat konularını hobi gibi götürsünler. Örneğin Ebru işteki başarısının yanında sanatla da çok ilgili.
Maaş yetmeyince akademisyenliği bıraktım
KARİYER
* İlkokul ve liseyi Diyarbakır’da okudum. Okuldan sonra babamın manifaturacı dükkanına giderdim.
* Çocukken doktor olmak isterdim. Kader beni mühendis yaptı. Ankara Gazi Üniversitesi’nde makine mühendisliği okudum. Üniversitede her yıl dereceler aldım. Kapanana kadar kütüphanede okurdum. Kütüphane müdürü beni işe aldı.
* 18 yaşında üniversitenin kadrolu, maaşlı çalışanı oldum. 10 yıl öğretim görevlisiydim.
* İdealim akademisyenlikti ama düşük maaş, aile kurmam ve üniversite olayları nedeniyle istifa edip özel sektöre geçtim. Dokuz ay sonra 80 ihtilali oldu.
* Makine, inşaat, turizm, çimento, enerji, havalimanı işletmeciliği böylece başladı.
Uzarsa atıştırıyorum
TOPLANTI
* Pek çok şirket ve onların ayda bir yönetim kurulu toplantısı var. Ayda 10-12 toplantı yapıyoruz.
* Toplantının ideali iki saati geçmeyeni.
* Beslenmeme çok dikkat ederim. Ama iki saati aşan toplantılarda üzülmeye, sıkılmaya başlıyorum sonra önümde ne varsa yiyorum.
* Toplantılar gündemli olur. Açılış konuşmasından sonra yetkilileri dinler; soru sorar, değerlendirme yaparım.
* Ciddi oluruz ama arada küçük espriler olabilir. Hesap uzmanlarına çok takılırım.
* Hedeflerden sapmalar varsa hesabını sorarım.
En geç 22.30’da uyurum
GÜNE BAŞLARKEN
* Sabah 06.00’da kalkarım. Uyandığımda gayet mutlu ve zindeyim çünkü erken yatarım.
* Gece 22.00’de, en geç 22.30’da uyurum. Yani sekiz saat kadar.
* İyi uyumak çok önemli. İş performansını çok etkiliyor.
* Sabahları keyifsizlik ya da enerji eksikliği çekmem.
* Sabah spor yapar, kısa kahvaltımı ederken gazeteleri ekonomiden spora tararım.
* Çok ilgimi çeken haber ve yazıları akşam detaylı okumak için ayırırım.
Evde pilates dersi alıyorum
SPOR
* Her sabah bir buçuk saat yürürüm.
* Haftada 3-4 gün evde hoca eşliğinde pilates dahil pek çok egzersiz yaparız. İki-üç kez de tenis oynarım.
* Spor yapmanın çok faydasını görüyorum. Hayatımda bel ağrısı çekmedim.
* Her yıl eşimle bir hafta kayağa gideriz. Genellikle Avrupa’yı tercih ederiz.
* Golfe başladım. Gelecekte daha çok eğileceğim.
* Öğrenciyken futbolla ilgilendim. Şu anda seyirciyim sadece. Topa vursam bacağım ağırır.
Kırmızı eti haftada bire indirdim
BESLENME
* Çok kilolu, yediklerine dikkat etmeyen bir adamdım. 1996’da ufak bir kalp rahatsızlığı geçirdim, stent takıldı. Hayatımı yeniden dizayn ettim. Spora, sağlıklı beslenmeye başladım.
* Ağırlıkla sebze, çok az balık ve tavukla besleniyorum.
* Bu yıl kırmızı eti haftada bire indirdim.
* 15 yıldır içine meyve doğranmış, yağsız sütlü yulafla kahvaltı ederim.
* Öğlen sebze, eğer dışarı çıkarsam balık veya tavuk; akşam ise evde sağlıklı Türk-Asya füzyon mutfağı yerim.
* Hayatımda hiç yemek pişirmedim.
Kebapçıda kanat yerim
MEKAN
* Genellikle balık ve İtalyan restoranı tercih ederim.
* Japon, Asya, İtalyan, Türk, Arap bütün mutfakları severim.
* Bir mekanda öncelikle temizlik, sonra lezzet ve ambiyans ararım.
* Ankara’da Papermoon, Trilye, İstanbul’da Kıyı ve Set sık gittiğim yerler.
* Adana’da salaş kebapçı Mesut’u severim. Orada kanat yerim.
Birkaç hafta detoks tatili yapıyorum
TATİL
* Bodrum, Marmaris, Çeşme gibi deniz eksenli tatilleri uzun yapamam. Hafta sonu yeterli.
* Tekne severim ama 3-4 günü geçmemeli. Hareketli bir adamım, bir yerde sabit duramam.
* Zaten 3-4 gün kalsak hanıma sataşırım, kavga çıkarırım.
* Diyet, detoks, kır-dağ yürüyüşü içeren, sağlık ve sporu birleştiren tatillere yılda birkaç kez birer hafta ayırırım.
* Bunun için çoğunlukla Almanya’da iki, Arizona’da bir tesise giderim.
* Bazen eşimle bazen arkadaşlarla, bazen de hem eşler hem arkadaşlarla gideriz.
Yere yakın spor araba sevmem
OTOMOBİL
* Sadece iki otomobilim var.
* Yazın Mercedes’i şoför kullanır.
* Range Rover’ı ise kışın kullanırız. Hafta sonları kendim de kullanırım.
* Yüksek ve güvenli otomobil severim. Yere yakın, spor otomobilleri sevmem.
* Şimdi şehirlerarası yolda kullanmaya cesaretim yok. Zaten bir işadamı kafasında bin tane fikirle uzun yolda otomobil kullanmamalı.
* Kurallara uyarım, hız sevmem.
Sinemada çok mutlu olurum
HOBİ
* Sinemaya gitmeyi çok severim. Sinemada çok mutlu oluyorum. Çok gidemediğim halde en çok bunu yapmayı seviyorum. Biri beni sinemaya götürsün...
* Tarih, aksiyon ile İkinci Dünya ve Irak savaşlarını anlatan filmleri çok severim.
* Sağlık ve spor tatillerinde çocuklarımın zevkime göre aldığı filmlerin DVD’sini izlerim.
* Kitapları eşim okur bana özetler.
* Klasik, Batı ve Türk halk müziği severim.
* Fırsat buldukça operaya da giderim.