Cafe de Paris
Benim için yazın en keyifli mekanlarından bir tanesi Kuruçeşme'deki Zihni Bar'dır.
İş çıkışında veya güzel ve uzun bir akşama hazırlık olmak amacıyla burada alınan bir içkinin tadına doyum olmaz.
Hele bir de hava güzelse.
Güneş batarken buradan Boğaz'ı bir büyük gemiden, kaptan köşkünden bakarmış gibi seyredebilirsiniz.
Ancak tabii eğer içkinizi rahat ve sakin ortamda içmek istiyorsanız cuma ve cumartesileri saat 21.00'den sonra Zihni'ye katiyen gitmeyin.
Gidecekseniz de başka şeyler bekleyerek gidin.
O saatlarde bir büyük parti başlıyor barda ve olay sabahın ilk saatlerine kadar sürüyor.
Bu barın arkasında Cafe de Paris'in İstanbul'daki üç yerinin yazlık olanı yer alıyor.
Cafe de Paris zinciri bütün dünyada aynı mönüyü sunuyor.
Masanıza oturunca sadece tavuk mu et mi yiyeceğinizi söylüyorsunuz.
Etinizin nasıl pişirilmesi gerektiğini söylüyorsunuz.
Bir de içkinizi ısmarlıyorsunuz.
Sonra ızgara antrikot et veya tavuk, kızarmış patatesten oluşan yemek geliyor masaya.
Mumlu ısıtıcılar üzerine yerleştiriliyor soslu et.
Kızarmış patatesi ise istediğiniz kadar, sınırsız servis ediyorlar.
Eğer içkiyi abartmaz iseniz adam başı 10 milyon lira civarında da hesap ödüyorsunuz.
***
Tabii mönü standart olduğu için bu son derece karlı bir operasyon.
Mutfak, değişik yemekler hazırlamak zorunda kalmadığından masraflar mimimuma indirilebiliyor.
Ayrıca servis de kolay yapılabiliyor.
Bu nedenle sadece paylaşılan bir tavuk veya etin neden bu kadar büyük bir hesap tutarına yol açtığını anlamak da mümkün değil.
Üstelik yemek kalitesi de son derece düşmüş durumda.
O gün gelen et katiyen iyi pişmemişti. İyi pişmiş ısmarlamamıza rağmen durum böyleydi.
Geri gönderdik biraz daha pişsin diye yine hemen hemen aynı şekilde geri geldi.
Bütün dünyadaki Cafe de Paris'lerde son derece büyük beğeniye yol açan salatada aşırı tuz vardı ve salata ölüydü.
Beni bu mekanlarda her yediğimde keyiflendiren o çıtır çıtır kızarmış patates ise süklüm püklüm hale gelmişti.
Bekletildiği için yumuşamaya başlamıştı patatesler.
O gece restoran hiç de kalabalık olmadığı için bize neden taze patates kızartmaya vakit bulamadıklarını da anlamadık.
Yemekte en güzel yan etin sosuydu.
Hatta bir ara eti ve patatesi bir yana bırakıp ekmek getirtip bir güzel sosa ekmek banarak yemeyi bile düşündük.
Ben süklüm püklüm patatesleri sosun içine bulayarak bu trajediden kendime bir yemek çıkartmaya çalıştım.
Cafe de Paris müşterisini tamamen kaybetmek istemiyorsa kendisine biran önce çeki düzen vermeli.
Tavsiye etmiyorum.
CAFE DE PARİS
Muallim Naci Cad. No: 119
Kuruçeşme
Tel: 0 212 260 95 60- 259 99 97
Bir potasyum kaynağı: Biber
Yemek ve Yemek Kültürü Dergisi Lezzet'in son sayısında ‘‘Ayın Sebzesi’’ olarak biber yeralıyor. Türkiye mutfağında, özellikle doğu illerinin mutfaklarında özel bir önem taşıyan biber patlıcangiller ailesinden bir sebze. Aslen Güney Amerikalı olan bu bitki daha sonra Avrupa'ya getirilmiş. Osmanlılar zamanında Macaristan ve Balkanlar'da çeşit çeşit biberler yetiştirilmiş. Zengin bir potasyum kaynağı olan biber, taze olarak tüketilebildiği gibi kurutularak ya da toz halinde de kullanılıyor. Biber salçası da aranılan ürünler arasında. Közlenip konserve edilen çuşka biberi de, biber turşusu da sevilen yiyecekler. Biber ayrıca vazgeçilmez bir sos malzemesi. İşte biberle yapılan lezzetli bir yemek tarifi size:
Şehriyeli Biber Dolması
Hazırlama süresi: 40 dakika
Pişirme süresi: 40 dakika
Malzemesi:
1/2 kg dolma biber, 350 gr orta yağlı kıyma, 2 kahve fincanı arpa şehriye
2 kurusoğan, 1/2 demet maydanoz, 1 yemek kaşığı salça, 2 domates
3 yemek kaşığı margarin, 3 yemek kaşığı sıvıyağ, Karabiber, yeni bahar, tuz
Hazırlanışı:
Dolma biberlerin sap kısımlarını bıçakla kısaltılıp, üst kısımlarını dolma biberlere kapak olarak kullanmak üzere komple keserek ayırın. Çekirdeklerini temizlediğiniz biberlerin içini tuzla ovun. Büyükçe bir kapta kıyma, ince kıydığınız soğan ve maydonoz, rendelenmiş domates, arpa şehriye, salça, karabiber ve yeni baharı harmanlaşıp yoğurun. İç malzemesine margarin ve sıvıyağını da ilave ederek tekrar yoğurup, dolma biberlerin içlerini doldurun. üzerlerine önceden hazırladığınız dolma biber kapaklarını yerleştirin. Dolma biberleri yayvan bir tencereye dizip, bir çay bardağı sıcak su ilave ederek, ağır ateşte 30-40 dakika pişirin. Dilerseniz şehriyeli biber dolmalarını salçalı sosla servis yapabilirsiniz.
DİKKAT: Dolma biberleri pişirirken ilave ettiğiniz su miktarı, biberlerin yarısını geçmemeli.