Bu cennette günah sevap hesabı yok

Biliyordum başıma gelecekleri, arkadaÅŸ kurbanı olacağımı ta başından biliyordum. Dost bildiÄŸim biri girdi kanıma: ‘Gel Oceans 12’e gidelim’ diye. Sonra da ekledi: ‘Filmi sevmesen de çok sevdiÄŸin Como’yu görmüş olursun.’ Çok milyon dolarlı çeklerle filmlerde oynayan, kendilerine star denilen bir sürü yaldız, pardon yıldızın sıraya dizildiÄŸi film, bir öncekinin kaymağını yemek için çekilen devam filmlerinin çoÄŸu gibi tam bir mirasyedi.Tamam, vasat senaryoya ses çıkartmıyorum ama artist çokluÄŸu o güzelim Como gölünü öyle arkalara atmış ki... Her neyse ben kendi Como gölümle, Maggiore ve Garda gibi büyük göllerin de bulunduÄŸu Ä°talya’nın göller bölgesinin bir kısmını anlatayım size. Milano’nun Malpensa havaalanından ÅŸehre gitmek bir saat, cennete ise sadece 45 dakika. Ãœstelik bu cennette günah sevap hesabı yok, banka hesabınızın kabarık olması yeter. Como ve diÄŸer göllerde bu sezon mart ayında baÅŸlıyor...Grupla deÄŸil de yalnız seyahat ediyorsanız ilk tavsiyem bir araba kiralamanız. Yalnız Ä°talya’da yol tabelalarına dikkat etmeniz lazım, mesela Malpensa havaalanının adını gösteren tabela yerine, bulunduÄŸu bölge olan Busto Arsizio’nun adı var her yerde! Ondan sonrası ise görsel bir ziyafet. Manzaralar öylesine hoÅŸ ki imkan olsa hepsini kazıyacaksınız hafıza denilen albüme. Göller bölgesi, muhteÅŸem doÄŸası, tarihi mirası ve ılıman iklimiyle zamanında Goethe, Hemingway, Dickens, Nietzsche ve Stendhal gibi ünlülerin de favori mekanı olmuÅŸ.86 bin kiÅŸilik bir nüfusa sahip olan ve adı Romalılar’ın Comum’undan gelen Como’nun güzel bir ÅŸehir merkezi var, ÅŸehrin orta yerinde de kocaman bir katedrali. Avrupa’daki ipeÄŸin yüzde 80’inin üretildiÄŸi bu yerdeki şık dükkanlar turist profilinin ağırlıkla zengin Amerikalılar ve Avrupalılar olduÄŸunu gösteriyor. San Fedele meydanındaki Barbarossa ve voltaja adını veren Como’lu Alessandro Volta’nın adını taşıyan meydandaki Posta restoran deneyebileceÄŸiniz yerlerden. Palace, Metropole e Suisse, Barchetta ve Albergo Terminus ise konaklamaktan keyif alacağınız oteller. 19. YÃœZYIL OTELLERÄ° VE KÜÇÜK ARABALI VAPURLARAlp daÄŸlarıyla Po vadisi arasında kalan gölün etrafını dolaÅŸarak görmek için önce Cernobbio’ya gidin. Her biri saray yavrusu ÅŸeklindeki villalar ve muhteÅŸem bahçelerine inanamayacaksınız. Bölgedeki en güzel ve lüks otel olan Villa d’Este’de en azından bir kahve molası verin. Yolda karşınıza gölün tek adası olan Comacina ve 18. yüzyıldan kalma Carlotta Villası ile meÅŸhur olan Tremezzo çıkacak. Üç bin kiÅŸinin yaÅŸadığı, Como’dan 40 kilometre uzaklıktaki Menaggio ise göl kenarında harika bir yürüyüş yoluna sahip. Sahildeki Il Ristorante di Paolo’yu hararetle tavsiye ederim. Hem yemeÄŸin, hem de doÄŸadaki renk cümbüşünün tadını çıkarın. Buradan Ä°sviçre’nin Lugano ÅŸehri sadece yarım saat mesafede. Gölü tekneyle dolaşırken görmek ayrı bir keyif. Menaggio’dan göldeki en güzel yerlerden biri olan Bellaggio’ya gemiyle gidebilirsiniz. Göllerde küçük arabalı vapurlar çalışıyor ve araç dahil iki kiÅŸi için, 10-15 Euro verip karşı tarafa geçebiliyorsunuz. Villa Serbelloni ve Villa Merzi d’Eril gibi 19. yüzyıldan kalma iki muhteÅŸem otelin bulunduÄŸu ve Como’nun incisi olarak adlandırılan Bellagio, antik çaÄŸlardan beri güzel manzarasıyla dikkatleri hep çekmiÅŸ. OrtaçaÄŸdan kalma sokaklarında kaybolun, piÅŸman olmayacaksınız. ÇizdiÄŸiniz yuvarlağı tamamlayıp baÅŸlangıç noktası Como’ya geri dönecekseniz, 49 kilometre uzunluÄŸa ve 146 kilometrekare yüzölçümüne sahip bu gölde yarım saat kadar daha güzel bir yolculuÄŸunuz olacak.212 kilometrekarelik alanıyla Ä°talya’nın Garda’dan sonraki ikinci büyük gölü olan Maggiore, zengin Borromeo ailesi sayesinde 15. yüzyıldan itibaren kaleler, kiliseler ve villalarla donatılmış. Saraylar ve görkemli bahçelerle renklendirilmiÅŸ olan Borromee adaları göldeki en önemli turistik noktalardan. Üç adadan en güzeli olan Bella, eskiden bir balıkçı köyüyken, Napolyon’un da kaldığı barok bir sarayla süslenince gözde bir yer haline gelmiÅŸ. 1449 yılından beri Borromeo ailesinin mülkiyetinde olan ve Rocca di Angera diye geçen kale, göle tepeden bakan heybetli görünümü ve içindeki Bebek Müzesi ile görmeniz gereken yerlerden. Tavsiyem, Como gölünde olduÄŸu gibi Maggiore gölünü de dar yollarından arabayla geçerek keÅŸfetmeniz. 30 bin nüfuslu Verbania’dan kuzeye doÄŸru çıkarken, 25 kilometre sonra Ä°sviçre sınırına geliyorsunuz, vizeniz varsa ne álá, biraz ileride gölün Ä°sviçre’de kalan kısmında harika bir ÅŸehir olan Locarno var, yoksa da dert etmeyin ve gemiyle gölün öteki tarafına geçip dantel gibi sahilleri dolaÅŸmaya devam edin. BU KADAR DOÄžA YETER BÄ°RAZ DA MÄ°LANOBu kadar doÄŸa yeter, ÅŸimdi de alışveriÅŸ zamanı diyenler için Milano komÅŸu kapısı kadar yakın. Bana göre ilginç olan Milano’nun ÅŸehir merkezindeki birkaç yer ve sokak. Öncelikle, Roma’daki Aziz Piyer ve Sevil’deki Katedral’den sonra dünyanın üçüncü büyük katedrali olarak geçen ve 1386 yılında Visconti ailesi tarafından baÅŸlatılan inÅŸaatı, 1805’te Napolyon tarafından bitirilen Duomu’yu bir tavaf edin. Ardından da Kral Vittorio Emanuele II‘nin adını taşıyan ve Galleria olarak geçen pasajda dolanın. Kahve içmek istiyorsanız Bar Si veya Zucca’da oturup keyif yapın. Capuccino 4.5, bir kadeh ÅŸarap ise 6 Euro civarında. Yanında getirilen cips, zeytin ve kurabiye ise müessese ikramı. Yemek zamanıysa pasajın açıldığı 1867’den beri hizmet veren ve ÅŸehrin en iyi restoranlarından biri olan Savini’de midenize bayram yaptırın. Mussolini’nin faÅŸist hareketi baÅŸlattığı ve aynı zamanda asılarak teÅŸhir edildiÄŸi ÅŸehir olan 1,3 milyon nüfuslu Milano’daki en önemli binalardan biri de Teatro alla Scala. Her sene sezonu Milano’nun azizi Ambrogio’nun bayramı olan 7 Aralık’ta açan bu opera binası 1778’de yapılmış. Vaktinde Maria Callas ve Leyla Gencer’lerin seslerinin duvarlarında yankılandığı bu binanın Arcimboldi isimli yeni ve modern bir yapısı geçtiÄŸimiz yıllarda açıldı. Noel zamanı klasiÄŸi olan Fındıkkıran Balesi’ni aralık sonunda Arcimboldi’de keyifle seyretmiÅŸ, biletleri de önceden internetten satın almıştım. Scala’nın hemen yanındaki sokaklar ise ünlü modacılar tarafından parsellenmiÅŸ durumda. Adını daha önce orada bulunan bir bankadan alan Montenapoleone ile Spiga, Manzoni ve Sant’Andrea sokakları cüzdanı dolu olan alışveriÅŸ çılgınlarının cenneti. Bu arada aklınızda olsun, bir kredi kartı firması ücretsiz olarak, golf arabalarıyla sizi gitmek istediÄŸiniz sokaÄŸa bırakıyor ve alışveriÅŸ yaparken yürüyerek vakit kaybetmiyorsunuz!Åžehrin en güzel pastanelerinden biri olan ve çikolatasıyla meÅŸhur Cova da bu bölgede. Bir aperitif veya bir kadeh ÅŸampanya içerken etraftaki şık insanları seyretmek defiledeymiÅŸ hissi veriyor insana. Sanata meraklı olanlar da Sant’Ambrogio ve San Lorenzo kilisesini, Ambrosiana Sanat Galerisi’ni ve Leonardo da Vinci’nin Ä°sa’nın Son YemeÄŸi’ni resmettiÄŸi eserinin olduÄŸu Santa Maria delle Grazie kilisesini ziyaret edebilirler.Milano’da Bulgari’nin yeni açtığı otel ÅŸu anda çok gözde olsa da ben Excelsior Hotel Gallia’dan memnun kaldım. Otelin en büyük avantajlarından biri 4,5 Euro’ya havaalanına giden otobüslerin kalktığı tren istasyonunun hemen yanında olması. Havaalanına taksiyle gitmek isterseniz 80 Euro ödüyorsunuz! Bana göre modern zamanların en büyük sanatçılarından Ozan Sezen son çalışmalarından birinde gene döktürmüş: YaÅŸamak dediÄŸin üç beÅŸ kısa mutlu andan ibaret / Sahibi deÄŸilsin bu beden geçici bir süre emanet... Yanınızdan akıp giden yaÅŸama kayıtsız kalmayın. Cennetin yerini zaten söyledik, oraya gidemeseniz de dert deÄŸil, bizim memlekette de yeteri kadar cennet var. Cennet bu dünyada garanti ama diÄŸer tarafta ne olacağı belli deÄŸil. Allah katındaki en büyük ihanet ise onun bize verdiÄŸi emanete. O yüzden hiçbir ÅŸeyi ertelemeyin, siz siz olun emanete de iyi bakın...Â