Bloukrans’ta kanatlananlar 216 metre aşağıya uçuyor

İki haftalık Güney Afrika yolculuğumuza Johannesburg’dan başlamıştık. Pilensberg’deki unutulmaz Safari macerasından sonra Kynsna’ya devam ettik. Johannesburg’dan yaklaşık iki saatlik uçuştan sonra platodan ayrılıp dağlık kısımlara ulaşarak George’a geldik. Johannesburg’daki düz arazi ve yuvarlak tarlalardan sonra yeryüzü şekillerindeki belirgin değişiklik hemen dikkatimizi çekti. George Havalimanı’ndan, daha önce ayarlamış olduğumuz araç ile şehrin 40 kilometre doğusundaki Knsyna’ya (Naysna okunur) doğru yola çıktık. Kıyı boyunca devam eden yolculuğumuz güzel bir tatil geçireceğimizin habercisiydi.
Garden Route (Bahçe Rotası) üzerindeki Knysna görülmeye değer, küçük ama şirin bir sahil kasabası. Otele yerleşir yerleşmez vakit kaybetmeden limana inerek aksam üzeri yapılan günbatımı tekne turuna katıldık. Nehrin Hint Okyanusu ile birleştiği noktaya doğru gidip, yemyeşil doğanın tadını çıkarmak ve dönüşte günbatımını izlemek muhteşemdi. Limanda Kynsna’nın diğer ülke başkentlerine olan uzaklıgını gösteren levhada Ankara’yı görmek hem şaşırtıcı hem de sevindiriciydi. Evimizden tam olarak 8 bin 217 kilometre uzaktaydık!

SOLUK KESEN YÜKSEKLİK

Pekçok restoranın bulunduğu limanda güzel bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. İrili ufaklı teknelerin, katamaranların bulunduğu Knysna limanında denizi sevenler için görsellik son derece fazla. Ertesi gün araç kiralayıp Knysna’nın 80 kilometre  doğusundaki Bloukrans Köprüsü’ne gittik. Guinness Rekorlar Kitabı’na göre dünyanın en yüksek köprüsüydü Bloukrans. Bungee jumping yapıp 216 metre yükseklikten boşluğa düşmenin zevkini tadacaktık.
Haritadan rotamızı belirledikten sonra nasıl bir yer olduğunu düşünerek yola koyulduk. Trafik soldan akıyor, yol verdiğimiz araçlar bizi sağımızdan geçtikten sonra dörtlü sinyallerini yakarak teşekkür ediyordu. Köprüye doğru yaklaştığımızda gördüğümüz bizi şaşırttı: Gerçekten bu kadar güzel bir yer hayal etmiyorduk. Otomobille köprüden geçerken sol taraftaki bungee merkezini fark ettik. Geçtiğimiz köprünün altından atlanabileceği hiç aklımıza gelmemişti. Üzerinden araçların geçtiği köprünün alt tarafından vadiye doğru atlamak gerçekten cesaret istiyor. Kızım Maya’ya hamile olduğum için sadece uzaktan eşimi izlemek zorunda olsam da heyecanlanmadan edemedim. İleriden izlerken bile pekçok kişinin dayanamadığı bu ekstrem aktivitede bulunmak için Bloukrans Köprüsü kesinlikle bulunmaz bir yer. O kadar ki sadece atlayış yapmak için o bölgeye gidilebileceğini söylemeliyim. Gerçekten müthiş!

KÖPRÜDEN ATLAYAN TEKRARLAMAK İSTİYOR

Eşim Mehmet büyük bir heyecanla atlayışa hazırlandı. Atlayış DVD’sini izlediğimde ne kadar mutlu olduğunu görmemek mümkün değildi. Profesyonel yamaç paraşütçüsü adrenalini farklı şekilde yaşamaktan dolayı inanılmaz mutluydu. Belirtmeliyim ki gitmeden önce rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Talep çok yoğun olduğu için randevusuz atlamanız çok küçük bir olasılık. Atlayış yapmayıp sadece izleyecek olan kişiler için özel bir yer ayrılmış. Atlayış öncesinde gerekli kontroller ve ayarlamalar yapıldıktan sonra bir kişinin gözetiminde köprünün altından yürüyerek atlayış yapacağınız kısma gidiyorsunuz. Vadinin üstünde yürümek ürpertici ve bir o kadar da ilginç. Atlayış yapmak istemeyenler için sadece bu yürüyüş yolu alternatifi de bulunuyor. Düşünün ki alt tarafta 216 metre yüksekliğinde vadi, üstünüzde ise araçların geçtiği otoban... Atlama noktasına geldiğinizdeki heyecan, atlayış sonrası yerini “kesinlikle tekrar geleceğim” hissine bırakıyor.

Kynsna’nın doğusunda ve batısındaki sahillerde, kıyıdan fazla açılmamak koşuluyla denize girebilirsiniz. Köpekbalığı riskinden dolayı Güney Afrika’nın belirli yerleri dışında denize girmenin çok güvenli olmadığını söylemeliyim. Ama okyanusa karşı beyaz kumlar üzerinde güneşlenmek bile çok güzel. Kiraladığımız otomobille haritadaki koyları gezerek okyanusta denize girmenin keyfini çıkarttık.

OKYANUSLARI BİRLEŞTİREN BURUN

Knysna’da yapılacak aktiviteler oldukça fazla. Yüksek tepeler bulunmasa da yamaç paraşütüyle uçuş alternatifiniz bile var.
Kynsna’dan Cape Town’a otomobille gitmeyi tercih ettik. Daha fazla yerde vakit geçirebilmek için sabah erken saatte yola çıkarak Bahçe Rotası’nda mümkün olduğunca çok yeri gezmeye çalıştık. Böylelikle Hint Okyanusu ile Atlantik Okyanusu’nun birleştiği, Güney Afrika’nın en güney noktası olan Cape Agulhas’a (L’Agulhas) gitme şansımız oldu. Anayoldan yaklaşık 100 kilometre güneye giderek iki okyanusun birleştiği yeri görmek mümkün. En güney nokta Ümit Burnu olarak bilinse de asıl yer Cape Agulhas.
Yol boyunca pek çok devekuşu çiftliği görmek mümkün. Karayolu ile Cape Town’a gitmenin ne kadar doğru bir karar olduğunu yolculuğumuz bittiğinde anlamıştık. Havayolundan çok daha eğlenceli bir yolculuktu.