İsmail ŞAHİN
Son Güncelleme:
Biraz deniz kumu, biraz çöl kumu ve bol tarih Tunus
10 milyon nüfusuyla yılda 6.5 milyon turist ağırlayan Tunus, Akdeniz’in bereketli yeşiline, Afrika’nın çöllerine bir arada sahip bir ülke. Burada deniz kumuyla çöl kumunun tadınıbir arada çıkarabilirsiniz.
Tunus bir yandan Müslüman-Arap kimliğine sahip çıkarken, bir yandan yaptığı atılımlarla Batı’ya yaklaşıyor. Afrikalı olduğunu da hiçbir zaman unutmuyor. Üç bin yıllık bir tarihi, önemli imparatorlukları konuk etmiş. Efsanevi Kartaca İmparatorluğu, Romalılar, Müslüman-Arap çağı ve 300 yıl Osmanlı İmparatorluğu’nun hakimiyetinden sonra Fransa’nın sömürgesi olan Tunus, son 50 yıldır bağımsız.
Yaklaşık 700 turistik otelin bulunduğu Tunus’ta faaliyet gösteren 80 kadar Türk şirketinin yarısı da turizmle uğraşıyor. Ülkede casino’lar serbest ancak sadece yabancılara hizmet veriyor. Diğer Arap ülkelerinden Tunus’a kumar turları düzenleniyor.
Tunus’u, çoğunluğu Fransız olmak üzere Avrupa ülkelerinin daha çok tercih etmesinin nedeni, yakınlığı. Eski kıtaya bir saat uzaklıkta. Paris’ten bir saatlik uçuşla gelinen Tunus, İtalya’nın Sardunya adasına 60 kilometre uzaklıkta.
HANNIBAL’IN KARTACA’SI
Başkent Tunus 2,5 milyonluk nüfusu barındırıyor. Geniş bir coğrafyaya yayılmış başkentin merkezinde bulunan Habib Burgiba Bulvarı, Fransız esintileri taşıyor. Dokuzuncu yüzyılda kurulan Medina (Eski Şehir), gün boyu capcanlı. İçindeki Dar Belhadj adlı restoran muhteşem bir otantik ortam eşliğinde lezzetli yemekler sunuyor. Başkentin önemli cami ve medreseleri de Medina sınırları içinde. Tunus’un birçok kentinde irili ufaklı medinalar var. İçleri kumaşçılar, parfümcüler, antikacılar, fesçiler ve terlikçilerle dolu.
UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alan Kartaca başkent merkezine 10 kilometre mesafede. MÖ 814 yılında Fenikeliler tarafından kurulan Kartaca, Roma İmparatorluğu’nun önemli kentleri arasında sayılıyordu. Efsane kahraman Hannibal ile özdeşleştirilen Kartaca’nın kalıntılarını görmeniz gerekiyor. Deniz kıyısında bulunan hamamlar da görülmeye değer.
Tunus’un mutlaka görülmesi gereken bir yeri de Sidi Bou Said kasabası. Tarihi kasaba mavi pencereli beyaz evleriyle çok şirin. Mutlaka kafelerinde birkaç saat geçirmeli ve çam fıstıklı nane çayı eşliğinde nargile içmelisiniz. Hatta özellikle Cafe des Nattes ya da Cafe Sidi Chebaan’a gidebilirsiniz.
Tunus’un bir başka kenti, 670 yılında kurulan Kairouan. İslam dünyasının bu dördüncü kutsal kenti de görülmeye değer.
PLAJ CENNETİ HAMMAMET
Ülkenin en güzel plajları Hammamet’te bulunuyor. Hammamet Arapça’da hamamlar anlamına geliyor. Ülkenin en yoğun turist akınına uğrayan turizm merkezlerinden olan Hammamet, 1920’lerde Avrupa sosyetesinin uğrak yeriydi. 15. yüzyıldan kalma kent kalesi medinanın denizle birleştiği uçta yer alıyor. Yasmin Hammamet ise tam bir otel merkezi. Beş yıldızlı otellerin birbiri ardına sıralandığı Yasmin Hammeamet’te kumar da oynayabilirsiniz. Birçok lüks lokanta da bulabilirsiniz. Modern bir medinaya sahip olan Yasmin Hammamet’te ayrıca büyük bir oyun parkı, 11 beş yıldızlı, 28 dört yıldızlı ve 8 üç yıldızlı otel bulunuyor.
Tunus’un orta kesimlerinde bulunan El Jem kentinde ise MS 2. yüzyılda inşa edilmiş bir colosseum bulunuyor. Bir zamanlar gladyatörlerin dövüştürüldüğü colosseum’da şimdilerde uluslararası konserler veriliyor.
Star Wars’ın ilk filminin çekildiği Matmata’daki küçük sahra çölü de Tunus’un her yıl binlerce turisti ağırlayan bir bölgesi. Setin kurulduğu alan tıpkı ay yüzeyini andırıyor. Yerleşim alanlarından epey uzak olan film setine gitmek biraz zahmetli ancak bir o kadar da eğlenceli. Setin önünde tezgah açmış berberiler, bir dinar karşılığında hediyelik eşya satabilmek için güneşin altında oradan oraya koşuşturuyorlar. Ancak binlerce turist çeken Star Wars’ın film seti bakımsızlıktan çok yıpranmış.
Berberilerin en yoğun yaşadığı bölge olan Matmata tarihle olan bağını hiç koparmayacak gibi görünüyor. Kentte kurulan oteller bile Berberi tarzında inşa ediliyor. Yani toprağın altına. Matmatalı Berberiler yüzyıllar önce yaz sıcağından kaçmak için yeraltına sığınmışlar. Ve halen modernlikten uzak geleneklerine devam ediyorlar. Berberi evleri kışın soğuğundan, yazın sıcağından çok güzel koruyor. Evleri, ancak birkaç yüz metre yakınına yaklaştığınızda fark ediyorsunuz. 5-10 metre çapındaki yerleşimler, 5-10 metre derinliğe kazılmış. Ortada bir avlu var. Otel Sidi Driss beş avlunun yeraltı tünelleriyle birleştirilmesiyle meydana gelmiş ve Star Wars hayranları için adeta bir hac yeri.
DOUZ’UN BERBERİLERİ
Palmiye cenneti Tozeur’den Douz’a giderken Kuzey Afrika’nın en büyük tuz gölünün içinden geçiyorsunuz. Chott El Jerid’in içinden geçiyorsunuz çünkü burada genellikle su ya bulunmuyor ya da çok az görülebiliyor. Göl bittikten sonra termal suların bulunduğu vahalarla karşılaşıyorsunuz. Oradan da Sahra Çölü’nün kapısı olarak adlandırılan Douz kentine geliyorsunuz. Ülkenin en iyi hurmalarının bulunduğu Douz’da büyük palmiye ormanlarının yer aldığı vaha köyleri var. Burası aralık ayında ülkenin en otantik festivalleri arasında yer alan Sahra Festivali’ne evsahipliği yapıyor. 1600 yıl önce develeriyle yarı göçebe halde yaşayan Berberiler, şimdi kente akın eden turistlere çöl kumları üzerinde develerle muhteşem bir gezinti sunuyorlar. Develere binerken berberi kıyafetleri de giyiliyor. Akşam ise bir berberi çadırında konaklamak mümkün.
DÜNYACA ÜNLÜ HURMALAR
Tunus’un en büyük ikinci palmiye ormanının bulunduğu Tozeur’de bulunan vahalar binlerce turisti çekiyor. Arazi araçlarıyla çöl ve vahanın tadını çıkartmak mümkün. Ülkenin iki büyük tuz gölü olan Chott El Jerid ile Chott El Gharsa’yı barındıran Tozeur’de yaklaşık 200 bin palmiye ağacı bulunuyor. Vaha tarımının en önemli bölgesi olan kentte dünyaca ünlü hurmalar yetişiyor. Hasat zamanı ekim ayı olan hurmaları burada beşte bir fiyatına bulmak mümkün. Kentin geç saatlere kadar açık özel müzesi Dar Cherait görmeye değer. Osmanlı İmparatorluğu zamanında valinin sarayı olan bu mekanda bugün 1001 Gece Masalları ve çeşitli masal kahramanları canlandırılıyor.
FAYDALI BİLGİLER
Altı uluslararası havaalanı bulunan Tunus’a THY’nin günlük seferleri var. Ayrıca Tunus Hava Yolları da düzenli seferler yapıyor. Tunus’un uluslararası telefon kodu 216. Para birimi Tunus Dinarı. Bir dolar 1.3 Tunus dinarına eşit. Yani yaklaşık olarak bir Tunus dinarı bir Yeni Türk Lirası ediyor.
NE YENİR, İÇİLİR
Yemekleri oldukça yağlı. Hijyen anlayışı da çok yerleşmemiş. Seçeceğiniz restoranları buna göre seçin. Tunus’ta yiyebileceğiniz geleneksel yemeklerden bazıları şunlar: Her yemekten önce kırmızı biber, domates ve sarmısaktan yapılan salçaya benzer Harisa, zeytinyağıyla birlikte sunuluyor. Kuskus birçok Arap ülkesinde olduğu gibi Tunus’ta da baş yemek. Kuzu eti ve irmikten yapılan pilavla sunuluyor. Brik, yağda kızartılmış böreği andırıyor. İçinde genelde balık eti, peynir ve yumurta bulunuyor. Tunus mutfağında balık ve naneli salata da önemli bir yere sahip. Her yerde bulunan nane çayını, özellikle tarihi kafelerde içmenizi öneririz, çam fıstıklı olanını denemelisiniz. Tunus kültüründe nargilenin önemi büyük, içimi Türkiye’dekilerden daha yumuşak. Celtia isimli Tunus birası Avrupa ülkelerine de ihraç ediliyor. Aşırı sıcaklarda en güzel serinleme şekli. Yüksek aromalı. Tunus’ta kilometrelerce uzunlukta üzüm bahçeleri bulunuyor. Sidi Saad geleneksel şarapları. Magon’un hem rose, hem de kırmızı şarapları denemeye değer. Ayrıca Mornag ve Domaine Atlas’ın içimi çok keyifli.
NEREDE KALINIR
TUNUS: Abou nawas gammarth (71) 741 444 www.abounawas.com.tn Abou Nawas Tunis (71) 350 355 www.abounawas.com.tn
MATMATA: Hotel Sidi Driss 216 5 230 005 HAMMAMET: Iberotel Oceana (72) 227 227 iboceana@planet.tn Hotel Nahrawess (72) 262 555/ 283 077 nahrawas@planet.tn DJERBA: Royal Garden Palace (75) 658 777 / 765 rghoteldjerba@planet.tn Robinson Select Athenee Palace
(75) 757.600 Djerba Holiday Beach (75) 758 177 / 758 181 TOZEUR: Palm Beach (76) 453 111 / 211 / 311
ÇÖL GÜLÜ
Çöl gülü Tunus’un milli sembolü. Ülkenin her yerinde görebilmeniz mümkün. Çöldeki tuz katmanlarının zamanla bir araya toplanması ve rüzgarla aşınmasından oluşuyor.
ÇÖL ÁŞIĞI BİR İTALYAN
Douz’un en büyük turist merkezi tabii ki deve gezintilerinin yapıldığı çöl kıyısı. Kentin hemen yanında bulunan bu yer bir İtalyan’a ait. Luciano Longo, İtalyan ordusunda pilot olarak 35 yıl hizmet verdikten sonra Tunus’a ilk turistlerden biri olarak gelmiş, 15 yıl önce yerleşmiş. Longo 600 deveyle turistlere çöl gezisi yaptırıyor. Ayrıca planör uçaklarla gezdiriyor.
Yaklaşık 700 turistik otelin bulunduğu Tunus’ta faaliyet gösteren 80 kadar Türk şirketinin yarısı da turizmle uğraşıyor. Ülkede casino’lar serbest ancak sadece yabancılara hizmet veriyor. Diğer Arap ülkelerinden Tunus’a kumar turları düzenleniyor.
Tunus’u, çoğunluğu Fransız olmak üzere Avrupa ülkelerinin daha çok tercih etmesinin nedeni, yakınlığı. Eski kıtaya bir saat uzaklıkta. Paris’ten bir saatlik uçuşla gelinen Tunus, İtalya’nın Sardunya adasına 60 kilometre uzaklıkta.
HANNIBAL’IN KARTACA’SI
Başkent Tunus 2,5 milyonluk nüfusu barındırıyor. Geniş bir coğrafyaya yayılmış başkentin merkezinde bulunan Habib Burgiba Bulvarı, Fransız esintileri taşıyor. Dokuzuncu yüzyılda kurulan Medina (Eski Şehir), gün boyu capcanlı. İçindeki Dar Belhadj adlı restoran muhteşem bir otantik ortam eşliğinde lezzetli yemekler sunuyor. Başkentin önemli cami ve medreseleri de Medina sınırları içinde. Tunus’un birçok kentinde irili ufaklı medinalar var. İçleri kumaşçılar, parfümcüler, antikacılar, fesçiler ve terlikçilerle dolu.
UNESCO’nun Dünya Mirası listesinde yer alan Kartaca başkent merkezine 10 kilometre mesafede. MÖ 814 yılında Fenikeliler tarafından kurulan Kartaca, Roma İmparatorluğu’nun önemli kentleri arasında sayılıyordu. Efsane kahraman Hannibal ile özdeşleştirilen Kartaca’nın kalıntılarını görmeniz gerekiyor. Deniz kıyısında bulunan hamamlar da görülmeye değer.
Tunus’un mutlaka görülmesi gereken bir yeri de Sidi Bou Said kasabası. Tarihi kasaba mavi pencereli beyaz evleriyle çok şirin. Mutlaka kafelerinde birkaç saat geçirmeli ve çam fıstıklı nane çayı eşliğinde nargile içmelisiniz. Hatta özellikle Cafe des Nattes ya da Cafe Sidi Chebaan’a gidebilirsiniz.
Tunus’un bir başka kenti, 670 yılında kurulan Kairouan. İslam dünyasının bu dördüncü kutsal kenti de görülmeye değer.
PLAJ CENNETİ HAMMAMET
Ülkenin en güzel plajları Hammamet’te bulunuyor. Hammamet Arapça’da hamamlar anlamına geliyor. Ülkenin en yoğun turist akınına uğrayan turizm merkezlerinden olan Hammamet, 1920’lerde Avrupa sosyetesinin uğrak yeriydi. 15. yüzyıldan kalma kent kalesi medinanın denizle birleştiği uçta yer alıyor. Yasmin Hammamet ise tam bir otel merkezi. Beş yıldızlı otellerin birbiri ardına sıralandığı Yasmin Hammeamet’te kumar da oynayabilirsiniz. Birçok lüks lokanta da bulabilirsiniz. Modern bir medinaya sahip olan Yasmin Hammamet’te ayrıca büyük bir oyun parkı, 11 beş yıldızlı, 28 dört yıldızlı ve 8 üç yıldızlı otel bulunuyor.
Tunus’un orta kesimlerinde bulunan El Jem kentinde ise MS 2. yüzyılda inşa edilmiş bir colosseum bulunuyor. Bir zamanlar gladyatörlerin dövüştürüldüğü colosseum’da şimdilerde uluslararası konserler veriliyor.
Star Wars’ın ilk filminin çekildiği Matmata’daki küçük sahra çölü de Tunus’un her yıl binlerce turisti ağırlayan bir bölgesi. Setin kurulduğu alan tıpkı ay yüzeyini andırıyor. Yerleşim alanlarından epey uzak olan film setine gitmek biraz zahmetli ancak bir o kadar da eğlenceli. Setin önünde tezgah açmış berberiler, bir dinar karşılığında hediyelik eşya satabilmek için güneşin altında oradan oraya koşuşturuyorlar. Ancak binlerce turist çeken Star Wars’ın film seti bakımsızlıktan çok yıpranmış.
Berberilerin en yoğun yaşadığı bölge olan Matmata tarihle olan bağını hiç koparmayacak gibi görünüyor. Kentte kurulan oteller bile Berberi tarzında inşa ediliyor. Yani toprağın altına. Matmatalı Berberiler yüzyıllar önce yaz sıcağından kaçmak için yeraltına sığınmışlar. Ve halen modernlikten uzak geleneklerine devam ediyorlar. Berberi evleri kışın soğuğundan, yazın sıcağından çok güzel koruyor. Evleri, ancak birkaç yüz metre yakınına yaklaştığınızda fark ediyorsunuz. 5-10 metre çapındaki yerleşimler, 5-10 metre derinliğe kazılmış. Ortada bir avlu var. Otel Sidi Driss beş avlunun yeraltı tünelleriyle birleştirilmesiyle meydana gelmiş ve Star Wars hayranları için adeta bir hac yeri.
DOUZ’UN BERBERİLERİ
Palmiye cenneti Tozeur’den Douz’a giderken Kuzey Afrika’nın en büyük tuz gölünün içinden geçiyorsunuz. Chott El Jerid’in içinden geçiyorsunuz çünkü burada genellikle su ya bulunmuyor ya da çok az görülebiliyor. Göl bittikten sonra termal suların bulunduğu vahalarla karşılaşıyorsunuz. Oradan da Sahra Çölü’nün kapısı olarak adlandırılan Douz kentine geliyorsunuz. Ülkenin en iyi hurmalarının bulunduğu Douz’da büyük palmiye ormanlarının yer aldığı vaha köyleri var. Burası aralık ayında ülkenin en otantik festivalleri arasında yer alan Sahra Festivali’ne evsahipliği yapıyor. 1600 yıl önce develeriyle yarı göçebe halde yaşayan Berberiler, şimdi kente akın eden turistlere çöl kumları üzerinde develerle muhteşem bir gezinti sunuyorlar. Develere binerken berberi kıyafetleri de giyiliyor. Akşam ise bir berberi çadırında konaklamak mümkün.
DÜNYACA ÜNLÜ HURMALAR
Tunus’un en büyük ikinci palmiye ormanının bulunduğu Tozeur’de bulunan vahalar binlerce turisti çekiyor. Arazi araçlarıyla çöl ve vahanın tadını çıkartmak mümkün. Ülkenin iki büyük tuz gölü olan Chott El Jerid ile Chott El Gharsa’yı barındıran Tozeur’de yaklaşık 200 bin palmiye ağacı bulunuyor. Vaha tarımının en önemli bölgesi olan kentte dünyaca ünlü hurmalar yetişiyor. Hasat zamanı ekim ayı olan hurmaları burada beşte bir fiyatına bulmak mümkün. Kentin geç saatlere kadar açık özel müzesi Dar Cherait görmeye değer. Osmanlı İmparatorluğu zamanında valinin sarayı olan bu mekanda bugün 1001 Gece Masalları ve çeşitli masal kahramanları canlandırılıyor.
FAYDALI BİLGİLER
Altı uluslararası havaalanı bulunan Tunus’a THY’nin günlük seferleri var. Ayrıca Tunus Hava Yolları da düzenli seferler yapıyor. Tunus’un uluslararası telefon kodu 216. Para birimi Tunus Dinarı. Bir dolar 1.3 Tunus dinarına eşit. Yani yaklaşık olarak bir Tunus dinarı bir Yeni Türk Lirası ediyor.
NE YENİR, İÇİLİR
Yemekleri oldukça yağlı. Hijyen anlayışı da çok yerleşmemiş. Seçeceğiniz restoranları buna göre seçin. Tunus’ta yiyebileceğiniz geleneksel yemeklerden bazıları şunlar: Her yemekten önce kırmızı biber, domates ve sarmısaktan yapılan salçaya benzer Harisa, zeytinyağıyla birlikte sunuluyor. Kuskus birçok Arap ülkesinde olduğu gibi Tunus’ta da baş yemek. Kuzu eti ve irmikten yapılan pilavla sunuluyor. Brik, yağda kızartılmış böreği andırıyor. İçinde genelde balık eti, peynir ve yumurta bulunuyor. Tunus mutfağında balık ve naneli salata da önemli bir yere sahip. Her yerde bulunan nane çayını, özellikle tarihi kafelerde içmenizi öneririz, çam fıstıklı olanını denemelisiniz. Tunus kültüründe nargilenin önemi büyük, içimi Türkiye’dekilerden daha yumuşak. Celtia isimli Tunus birası Avrupa ülkelerine de ihraç ediliyor. Aşırı sıcaklarda en güzel serinleme şekli. Yüksek aromalı. Tunus’ta kilometrelerce uzunlukta üzüm bahçeleri bulunuyor. Sidi Saad geleneksel şarapları. Magon’un hem rose, hem de kırmızı şarapları denemeye değer. Ayrıca Mornag ve Domaine Atlas’ın içimi çok keyifli.
NEREDE KALINIR
TUNUS: Abou nawas gammarth (71) 741 444 www.abounawas.com.tn Abou Nawas Tunis (71) 350 355 www.abounawas.com.tn
MATMATA: Hotel Sidi Driss 216 5 230 005 HAMMAMET: Iberotel Oceana (72) 227 227 iboceana@planet.tn Hotel Nahrawess (72) 262 555/ 283 077 nahrawas@planet.tn DJERBA: Royal Garden Palace (75) 658 777 / 765 rghoteldjerba@planet.tn Robinson Select Athenee Palace
(75) 757.600 Djerba Holiday Beach (75) 758 177 / 758 181 TOZEUR: Palm Beach (76) 453 111 / 211 / 311
ÇÖL GÜLÜ
Çöl gülü Tunus’un milli sembolü. Ülkenin her yerinde görebilmeniz mümkün. Çöldeki tuz katmanlarının zamanla bir araya toplanması ve rüzgarla aşınmasından oluşuyor.
ÇÖL ÁŞIĞI BİR İTALYAN
Douz’un en büyük turist merkezi tabii ki deve gezintilerinin yapıldığı çöl kıyısı. Kentin hemen yanında bulunan bu yer bir İtalyan’a ait. Luciano Longo, İtalyan ordusunda pilot olarak 35 yıl hizmet verdikten sonra Tunus’a ilk turistlerden biri olarak gelmiş, 15 yıl önce yerleşmiş. Longo 600 deveyle turistlere çöl gezisi yaptırıyor. Ayrıca planör uçaklarla gezdiriyor.