Son Güncelleme:
Atlantik’teki sıcak su kaynaklarında yaşam kaynıyor
Bilim adamları Atlantik okyanusunun derinliklerinde alışılmışın dışında yaÅŸam biçimleri keÅŸfetti. "Lost City"deki (Kayıp Kent) bulgu dünya ve diÄŸer gezegenler üzerindeki yaÅŸamın oluÅŸumuna ışık tutuyor.Denizin dibinden tıpkı dev bacalar gibi yükselen beyaz yapılar, bugüne dek bulunanlardan farklı bir ekosisteme sahip. Uluslararası bir araÅŸtırma ekibi beÅŸ yıl önce orta Atlantik sırtının yakınındaki bölgeyi bir rastlantı sonucu bulmuÅŸ ve 60m kadar yükselen "sıcak su bacalarını" "Lost City" olarak isimlendirmiÅŸti.. Fakat kar beyaz kireçtaşından oluÅŸan bu dev kuleleri incelemeye fırsat bulamayan bilim adamları 2003 yılında aynı bölgeye geri dönünce, yeni bir kireç formasyonu ve sıcak su kaynakları keÅŸfetmiÅŸ olduklarını gördüler. Önceleri çok az sayıda hayvan bulan araÅŸtırmacılar, kireç kuleleri daha sonra ayrıntılı bir ÅŸekilde incelediklerinde büyük bir sürprizle karşılaÅŸtılar: Her yerde kendilerini minik niÅŸlere gizleyen saydam yengeç ve diÄŸer minik canlılar kaynıyordu. Beyaz bacaların içlerinde metan ve hidrojenle beslenen mikroplar var diyor, Washington Ãœniversitesi’nden Deborah S.Kelley ve ekibi Science dergisinde. Ä°lk canlıların kuluçka yerleri mi?Lost City’deki yaÅŸam koÅŸulları, karbonun tüm yaÅŸamın kökeni olduÄŸu "siyah bacalardan" farklı. Uzun süredir bilinen bu hidrotermal su altı kaynakları normalde doÄŸrudan doÄŸruya orta Atlantik sırtının ekseninde bulunurlar. Su sirkülasyonunu tetikleyen enerjilerinin kökeni sualtı volkanlarıdır. Oysa, orta Atlantik sırtından 15km uzaklıkta bulunan "Lost City"deki sıcaklık 40-80 santigrat sıcaklıktaki kaynaklarda, deniz suyu ve peridotitin (yer mantosundaki bir kayaç) reaksiyonuyla meydana gelir. Bu reaksiyon sürecinde sıcaklık, metan ve hidrojen olarak açığa çıkarken olivin minerali, serpantine dönüştürülmekte. Tahminlere göre bu süreçler 30.000 yıldan bu yana devam etmekte ve birkaç yüz bin ila milyon yıl kadar da devam edecek. Bulgu, dünyadaki yaÅŸamın oluÅŸumu için büyük bir önem taşımakta. AraÅŸtırmacılar bu tür sistemlerin ilk canlıların kuluçka bölgeleri olabileceÄŸine inanıyorlar. Â