Amman’ın otomobil müzesine, tarihi çarşısı ve doğasına hayran kaldım

İstanbul’da yaşayan Özel Pendik Bölge Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Turgut Göksoy (59) fizik tedavi uzmanı. İddialı bir gezgin ve koleksiyoner. İstanbul’un 100 Koleksiyoneri adlı kitapta yer alıyor. Klasik otomobil, fotoğraf ve sinema makinesi, afiş, kartpostal, pul koleksiyonu var. Türkiye’nin neredeyse bütün illerini dolaştı. “Kimini gezdim, kiminde bilimsel konferans verdim, bazılarında da yaşadım” diyor. Dünyada 50 ülkeyi gördü. Bazılarına birden fazla kez gitti. Ürdün’ün başkenti Amman’a geçen kasımda, Kurban Bayramı tatilinde gitti. Kenti şöyle anlatıyor:
“Evlerin çoğunlukla beyaz olması iklim nedeniyle bir zorunluluk. Eski şehrin izlerini arayanlar için en iyi yer Citadel Tepesi. Tepede, Roma İmparatoru Marcus Aurelis döneminde Herkül Tapınağı inşa edilmiş. Şehir, yedi tepesiyle Roma’ya benziyor. 6 bin kişilik Roma Tiyatrosu, 161 yılında Roma İmparatoru Antoninus Pius tarafından inşa edilmiş. Günümüzde de spor ve kültürel etkinlikler için kullanılıyor.

DAMALI KRAL CAMİİ

Citadel’deki Ürdün Arkeoloji Müzesi, tarih öncesi dönemden 15’inci yüzyıla kadar uzanan mükemmel bir koleksiyona sahip. Ürdün El Sanatları Müzesi’nde kuyumculuk ve çeşitli sanatlarla ilgili eşyalar bulunuyor. Eski mobilyalar, müzik aletleri ve elişleri görmek isteyenler Ürdün Folklor Müzesi’ne gitmeli.
Turistik alışveriş mekânları, renkli bir pazar olan eski Souk ve Kral Hüseyin Müzesi’nin de içinde bulunduğu eski çarşıda: ‘Balad’ değişikliklere rağmen tarihi çarşı özelliklerini hâlâ taşıyor. Ortadoğu’nun en görkemli camileri de Amman’da. 1989’da açılan Kral I. Abdullah Camii en büyüğü. Ürdün’e özgü siyah beyaz dama deseniyle kaplı, çok uzaktan görülebiliyor. Duvarlara İran halıları asılmış. Kapıları ve kubbesi çok görkemli.”
Göksoy, Amman çevresinin de günübirlik gezilerle keşfedilebileceğini söylüyor: “Madaba’daki Bizans Kilisesi’ndeki ünlü Madaba Mozaikleri görülmeli. Merkeze 45 dakika uzaklıktaki Ürdün Nehri’nde Hz. İsa’nın vaftiz edildiğine inanılıyor. Nebi Dağı, İncil’e göre Hz. Musa’nın öldüğü yer. Lut Gölü, öyle tuzlu ki giren batmıyor. Ortadoğu’da en iyi korunmuş antik Roma kenti Ceraş, Amman ve Akabe arasında kalan tarihi bir yer. Burada Kızıldeniz’e açılan gemiler için bir liman da var. Eşine rastlanmayan kaya oluşumlarının görülebileceği çöldeki yerleşkelerden biri Vadi Rum, ‘Arabistanlı Lawrance’ ve ‘Kızıl Gezegen’ gibi filmlere set olarak kullanılmış. Petra, 260 kilometre uzaklıkta. Dünyanın 7 yeni harikasından biri kabul edilen bu saklı şehir, kayalara oyulmuş ‘Hazine’si ve ‘El Deir’i ile bir şaheser gerçekten.”

YALNIZ GEZEBİLİRSİNİZ

Gece hayatının pek renkli olmadığını söylüyor Göksoy: “Gece hayat 24.00’te bitiyor. Hafta sonlarında bile bu saatten sonra açık bir kafeterya bulmak neredeyse imkânsız. Vadi Rum, çölde çok sevilen bir bölge. Gündüzün müthiş yüksek sıcaklığına rağmen gece serin. Turistler çadır otellerde kalıyor. Gece özel eğlence düzenleniyor, müzik eşliğinde yerel danslar yapılıyor. Her hafta sonu Amman halkının büyük kısmı bu bölgeye gecelemeye geliyor. Pazartesi sabahı buradan doğruca işine gidenler çoğunlukta. Kayaları, safari cipleri, develeriyle özgün, akılda kalıcı bir yer burası.”

Yemeklere gelince: “Amman’da geleneksel Ortadoğu mutfağının yanı sıra fast food restoranlarından da çok sayıda var. Fiyatlar değişken. Et yemekleri genelde koyun ya da tavuktan yapılıyor. Pirinç pilavı ve lavaş ekmeği her yemekle birlikte mönüde var. Halkın en sevdiği yemek shwarma, yani koyun etinden döner. Mansaf ise pilavla sunulan koyun eti ve elle yeniyor. Nohuttan yapılan falafel, baklava da diğer popüler yiyecekler.”  Göksoy, Amman’da konaklamak için ekonomik otel seçeneklerinin yanı sıra 5 yıldızlı çok lüks 7-8 otelin de bulunduğunu söylüyor. Gitmek isteyenlere önerilerine gelince: “Ürdün’e çok sıcak yaz ayları hariç her mevsimde gidilebilir. Taksiler ucuz. Para birimi dinar, Euro’dan bile değerli. Yemek fiyatları makul. Turistik yerlere giriş ücreti epeyce yüksek. Amman’ın sokakları pazar yeri gibi, çok hareketli. Gelir düzeyi yüksek, halk genellikle mutlu. Şehre modern inşaatlar, köprüler ve yollar yapılıyor. Her yerde Kral Hasan’ın resimleri var. Çok seviliyor. Amman’da rahatlıkla yalnız gezebilirsiniz, güvenli.”

Hanedan otomobilleri

Bir klasik otomobil koleksiyoneri için Kral Hüseyin’in müzesi heyecan verici. Tüm Haşimi Hanedanı’nın kullandığı 70’e yakın otomobil, çok sayıda motosiklet sergileniyor. Koleksiyonumdaki bir otomobilin buradaki bilgi bölümünde bulunmadığını gördüm. Fotoğrafını sergilenmesi için göndereceğim.