GeriSeyahat Ambulansa da yol vermediler
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Ambulansa da yol vermediler

Ambulansa da yol vermediler

Ne trafik kurallarina uyuyorlar ne de insan hayatina saygilari var.

Suruculerin trafikte ne olcude oncelik tanidigini gormek icin bir ambulansla yolculuk ettik. Bircok surucu, yol vermek bir yana ambulansin yolunu kesti.

Hava kararmak uzere. Kosuyolu Kalp ve Damar Cerrahisi Arastirma Hastanesi icindeki 112 Hizir Acil Servis odasinda gelecek hasta cagrisini bekliyorum. Ambulans soforu Iskender, az once demledigi taze caydan bir bardak ikram ediyor. Koyu sohbetimize kaldigi yerden devam etmeye kararli: ‘‘Ne diyordum. Adam ambulansin geldigini gorunce durarak yol vermek istedi. Ama arkasindan gelen kadin durmadi. Son suratle bana yol veren araca arkadan carpti.’’

Iskender gibi, Kosuyolu'ndaki Hizir Acil Servis biriminde gorevli herkesin Istanbul trafiginde yasanan gucluklere iliskin binlerce anisi var. Alper Aksoy (doktor), Ali Kok (doktor), Leyla Yalcin (hemsire), Omer Vatansever (saglik memuru), Rustem Cetin (sofor) ve Iskender Sahin (sofor) durmadan Istanbul surucusunun vurdumduymazligindan ornek veriyor. Saat 17:05. Ahizeyi kaldiran saglik memuru Omer Vatansever'in yuzu ciddilesiyor. Telefonu kapatarak haykiriyor: ‘‘Kalamis'ta, agir hasta’’. Kiyafetler giyiliyor, ekipman omuzlaniyor. Ambulans soforu Rustem Cetin, adresi haritadan birkez daha kontrol ettikten sonra ambulans harekete hazir.

Ambulansin onunde sofor Rustem ve doktor Alper'le birlikteyim. Doktor, Kadikoy yakasinin ayrintili haritasina bakip en kestirme nereden gidilebilecegini bulmaya calisirken, ‘‘En korktugumuz yerlerden biri Bagdat Caddesi civari’’ diyor. Kirmizi isiga takilmamak icin karsi yonden gelen serite geciyoruz. Iste Istanbul surucusunun ilk ‘‘ornegi’’. 34 LCA 92 plakali bir otomobil yol vermek istemiyor. Ustelik durabilecegi kadar alan varken selektor yaparak uzerimize geliyor. Yanimizdan gecerken sert bir bakis firlatmayi da ihmal etmiyor. Surucunun 60 yasin cok uzerinde oldugunu goruyorum. Uzerinde durulmasi gereken bir duyarsizlik dogrusu.

17:10, Fenerbahce Stadi'nin onundeyiz. Trafik cok sikisik. Dikiz aynasindan arkamizda actigimiz yoldan gelmeye calisan onlarca arac gorunuyor. Plakalarini almak mumkun degil, karanlik. Konvoya girmek isteyen bir taksinin ani manevrasiyla arkadan gelenler ciddi bir kaza tehlikesi atlatiyor. Kornalar, kufurlesmeler.

Saat 17:15. Sahil Yolu'nun Kalamis ayrimindayiz. Doktor Alper ‘‘saga’’ diyor. Sofor yaklasik 30 metre geriden sag sinyali yakiyor. Ama sagdaki arac yol vermemekte kararli. Inanmasi guc ama bizim onumuzden gecmek icin hizlaniyor. Kafa kafaya geldigimiz anda carpismamak icin ambulans duruyor. Yol vermeyen aracin soforu kizgin.

Iki dakika beklemediler

Sonunda hasta oldugu soylenen sokaktayiz. Birkac adam panik halinde hastanin oturdugu apartmani gosteriyor. Sagli sollu park eden araclar yuzunden ambulansi sokagin ortasinda birakmak zorunda kalan ekip, aceleyle yukari cikiyor. Bu arada ambulansin arkasindan sokagin basindan beri kosturan kadinin ofkeli sesini duyuyorum: ‘‘Nerede kaldiniz?’’

Beni de saglik ekibinden zanneden kadin, hastanin kizi. Biraz nefeslendikten sonra bircok yere haber verdiklerini ve kirk dakikadir beklediklerini soyluyor. Panik icinde, saskinligi gozlerinden okunuyor. Ambulansin yaninda babasinin sedyeyle getirilmesini bekliyoruz.

Bu arada ambulansin isigini gordugu halde sokagin iki basinda bekleyen araclar kornaya yukleniyor. 34 P 7471 bir Mazda marka otomobil ve 34 TDR 41 plakali bir taksi. Elimle hasta bekledigimizi isaret etmeye calisiyorum. Hastanin kizi ise, dogal olarak ofkesine yenik: ‘‘Goruyorsunuz hasta var. Iki dakika bekleseniz ne olur!’’

Kimse aldirmadi

Tam uc dakika icinde hasta indiriliyor. 80 yaslarinda, kalp krizi geciriyor ve durumu cok agir. Donuste ambulansin onunde uc kisiyiz. Sofor, ben ve hastanin oglu. Kizi da arkadan otomobiliyle gelecek. Donuste ambulansin ici gercekten can pazari. Simdi hem trafigi hem de ambulansin icini gormeye calisiyorum. Doktor ve hemsire hastanin basindalar. Oksijen veriyor, serum takiyorlar. Bir yandan da hasta EKG'ye baglaniyor. Trafik cephesinde ise, degisen bir sey yok. Kalamis'tan Bagdat Caddesi'ne cikmaya calisan sofor sinirli. Kimse yol vermiyor. Hatta bir taksinin bizi bicmeye kararli bir hizla onumuzden siyirarak gecmesi herseyin uzerine tuz biber ekiyor.

Donus yolunun trafigin aksi istikameti olmasi biraz isimizi kolaylastiriyor. Hasta kalp krizi gecirdigi icin Kosuyolu Hastanesi'ne getiriliyor. Hastanede yer olmasi kapilarda hastayla birlikte beklemeye aliskin ekip icin bir sans.

False