Son Güncelleme:
Ağaç ve orman düşmanlığı
GEÇTİĞİMİZ pazar günü Ankara'da ‘‘Gülbahçesi’’ denilen ve Çankaya Belediyesi'nin sorumluluğunda olan parktan geçiyorum. Burası Cinnah Caddesi ile protokol yolu arasında küçük bir park. Bir anda gözlerime inanamadım. CHP'li Çankaya Belediyesi'nin araçları parka girmiş. Ekipler ellerinde makine ve baltalarla ağaçları yerle bir ediyor. Dört-beş ağaç kökünden kesilmiş, yerde yatıyor. Kamyonlara yüklenmek üzere. O parkın ortasında görkemli bir dişbudak ağacı vardı. Bir heykeltıraşa ağaç heykeli yaptırsanız, ancak bu kadar güzelini yapabilirdi. Kocaman bir gövde ve yanlarından eşit biçimde büyümüş altı kocaman dal. Yanından her geçişte bakardım, o güzelliği doya doya seyrederdim. Bir doğa harikasıydı. O dişbudak ağacının bazı dallarını da kesmişler. Ağaç öyle çıplak kalakalmış. Dallar ve gövdeler yerde. Dibinden kesilen ağaçlar yerde. Kavaklar, kayısılar, elma ağaçları... Belli ki, dalları oduna gidecek. ***Kesip biçme ekibinin başında bir belediye görevlisi var. Benim böyle hayretten donakaldığımı, öfkelendiğimi görünce yanıma geldi...‘‘Sizinle tanışmak onurdur... Ne güzel sizi burada görmek...’’Ziraat mühendisiymiş. Bu rezaleti görünce söylenmeye başladım. Ekip başımıza toplandı. ‘‘Kardeşim siz ne yapıyorsunuz yaaa, böyle ağaç katliamı olur mu? Yazık günah değil mi, güzelim ağaçları durup dururken kesiyorsunuz...’’Bana bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Ona rezil ettikleri o güzelim dişbudak ağacını gösteriyorum. Efendim kavak ağaçları zaten zararlıymış, kesilmeleri gerekirmiş! Öbür ağaçlar da gölge yapıyormuş, oraya gül dikeceklermiş! ‘‘Yaaa kardeşim burada zaten en az 30 gül var. Bir sürü boş alan var. Gül dikmek için ağaç kesildiği dünyanın neresinde görülmüş...’’ Ağaçlar gitmişti. Yapılacak bir şey yoktu... Ve oradan geçen hiç kimse tepki vermiyordu. Ölü toprağı hepimizin üzerine atılmıştı. Başkentin göbeğinde ağaç kıyımı, hem de belediyeler eliyle. Büyükşehir belediyesi bir sürü kocaman, belki 30 yıllık ağaçları çeşitli bahanelerle kestiriyor. İnanmayan Kara Kuvvetleri Komutanlığı önüne gidip baksın. Belli zamanlarda ‘‘budama’’ adı altında ağaçlar katlediliyor, elde edilen odunlar seçmene dağıtılıyor. Ağaçlar kafadan, rastgele, odunundan oy toplamak için kesiliyor. Türkiye'nin dört bir yanında, ağaç sevgisini yaymak (!) ve yeşili korumakla (!) yükümlü pek çok belediye, en ufak bir bahanede ağaçları ve yeşili yok ediyor. Çankaya Belediyesi CHP'li! Gözlerimle gördüğüm ağaç cinayeti onların eseriydi. Gurur duysunlar! ***Türkiye'de yeşil yağmalanıyor. Kentlerden sonra sıra ormanlara geldi. Cumhurbaşkanı onay verdiği takdirde şimdi orman yağmacıları affa uğrayacak.Vergi kaçıranlardan, kambiyo kaçakçılarından, hayali ihracatçılardan sonra sıra onlarda. Orman yağmacıları köşeyi dönecek. Neyin karşılığında? Bu Anayasa değişikliği yürürlüğe girerse 25 milyar dolar (!) hasılat elde edilecekmiş! Yalanın bini bir paraya gidiyor. Nerede ne kadar üçkáğıtçı, hırsız, devleti ve milleti dolandıran varsa affediliyor.Ufukta bir orman affı görünüyor, ormanlar cayır cayır yakılmaya başlanıyor. Hem de kentlerin, yerleşim yerlerinin hemen yanı başlarındaki ormanlar... Komşuda pişer, bize de düşer! Dünyanın hangi ülkesinde sırf para gelsin diye yüz binlerce kaçakçı ve orman yağmacısı affedilmiş? Bunun bir tek örneği var mı? Orman yağmacıları şimdi mutlu! Anayasa değişikliği Meclis'ten geçti, Cumhurbaşkanı'nın onay vermesini bekliyorlar. Böylece 1 koydukları araziden 50 alacaklar. Üzerine çöktükleri orman arazilerinin tapusunu küçük bir bedel karşılığında elde edecekler. En başta AKP'li bazıları! Türkiye'de yeşil yağması, ağaç katliamı, orman talanı sürüp gidiyor. AKP'li, CHP'li, laik, İslamcı, sağcı, solcu, hiç fark etmiyor.