80 milyon yaşındaki kayalıklar İzlanda’yı aratmıyor
Dağ bayır gezmeyi, kayalara ve çağlayanlara tırmanmayı severim. İzlanda’ya kadar gidip bazalt kayalıklarını görmüş ama ülkemdekileri görmemişim. İlk fırsatta kendimi atıyorum yola. İstikamet İstanbul’a en yakın bazalt kayalıkları, Bartın’daki Güzelcehisar!
Bartın’daki Güzelcehisar Bazalt Sütunları ziyareti var uzun süredir zihnimde. Bir noktadan sonra plan yapmayı bırakıyorum, artık biliyorsunuz. Sonbaharın son demlerinde görmek daha etkili bir görsel şölen yaşatabilir. O halde fazla da düşünmeden çıkıyorum yola. Bütün gece yol gidip, dayanamadığım noktada durup arabanın içinde uyuyorum. Az daha dayanabilseymişim Güzelcehisar’da muhteşem bir kamp yapma imkânı varmış aslında. Bir pazar sabahı nefis bir sonbahar güneşinde giriyorum Güzelcehisar Köyü’nün parke taşlı yoluna. Sokaklarda kimsecikler yok yol soracak. Çoğu zaman benimle eğlenen navigasyona güvenmekten başka seçeneğim kalmıyor. Aşağılara doğru iniyorum. En son evi de dönünce muhteşem bir manzaraya çıkıveriyor yol.
Kocaman bir ağacın altına park edip manzaraya bakıyorum doya doya. Ahşap bir yürüyüş platformu, plajı boydan boya geçiyor ve aradığım bazalt kayalıklarına gidiyor. Önce bu manzaraya karşı güzel bir kahvaltı yapmalıyım. Ardımızdaki bu muhteşem manzaraya bakan evlerin sahipleri de güneşi fırsat bilip kahvaltıya başlamışlar. Satın almaya fırsat bulamadığım eksik yumurtayı bu tatlı ev sahiplerinden edindikten sonra mütevazı soframı kuruyorum. Hayatımın en keyifli kahvaltılarından biri bu kesinlikle. Çayımı yudumlarken az ötemdeki bazalt kayalıklarına güneşin vurmasını bekliyorum. Zira gölgede kaldılar ve boşuna bir bekleyiş bu...
Park ve kamp plajdaymış
Saat 14.00’e kadar beklememe rağmen güneş hep kayalıkların ardında paralel ilerliyor. En sonunda beklemekten vazgeçip kayalıklara inmeye karar veriyorum. İyi bir fotoğraf çekemem belki ama görebilirim. Ahşap merdivenleri inerek platformun üstünde uzunca bir süre yürüyorum. Bartın İli Güzelcehisar Lav Sütunları ve Sahilinin Turizm, Rekreasyon Amaçlı Peyzaj Uygulama Projesi tabelaları var. Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı’nın (BAKKA) Mali Destek Programı kapsamında, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün projesiyle yapılmış bu 850 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğindeki yürüyüş platformu. Aynı zamanda engelli vatandaşların kullanabilmesini de hedeflemişler. Aşağıya indiğimde görüyorum; aslında arabayla gelinen yer plaj kısmı ve orada kocaman bir otopark var. Çadırlar görüyorum, kamping alanları olduğunu öğreniyorum.
Benim kahvaltı ettiğim yer Güzelcehisar Seyir Terası olarak geçiyormuş. Yukarıdan manzaranın gerçekten efsanevi olduğunu bir daha söylemeliyim. Karadeniz’de olduğuna hayret edilecek incelikte kumu ve Ege gibi berrak deniz beni oldukça şaşırtıyor. Yürürken bir taraftan da fotoğraf çekiyorum ve platform göz açıp kapayıncaya kadar bitiveriyor. Kayalıkları karşıdan görebileceğimiz bir platform yapmışlar. Karşısına geçip uzun uzun seyredebiliyorsunuz. Günümüzden 80 milyon yıl önce, volkanlardan akan lavlar soğuyor, kristalleşiyor, günümüzdeki şekline kavuşuyor.
Tırmanmak yasak
Güzelcehisar Bazalt Sütunları denize dimdik inerek Mugada sahiline kadar uzanıyor. Buradaki sütunları diğerlerinden ayıran başka bir özellikse hem yatay hem dikey uzanmasıymış ve beşgen, altıgen şekiller oluşturuyormuş. Gittiğinizde bakalım bu ayrıntıları görebilecek misiniz? Bazalt kayalıklarından taş düşme ihtimaline karşı tırmanmak yasak. Yakınına gitmek de öyle. İzlanda’da üstüne tırmandığım bazalt kayalıkları aklıma geliyor. Bu kayalıkları Mugada sahiline kadar inip denizden görebilmeyi de çok isterdim ancak bu sadece yazın mümkün olabilir.
Güzelcehisar Köyü’ndeki işletmeler yaz aylarında faal durumda. Ben gittiğimde sahildeki tuvaletler bile kilitliydi. İşletmeler kapanmıştı. Köyde pansiyon ve otel bulabilirsiniz ama benim gibi kampçılar için kamp alanı da var. Karavanımı aldığım zaman gitmek üzere burayı aklıma yazıyorum. Kesinlikle karavan tatili için çok uygun.