36 saatte Köln
Almanya’nın en eski kentlerinden Köln, milattan sonra 50 yılından bu yana dünyanın dört bir yanından milyonlarca gezgini ağırlıyor.
1709’da kolonyanın icat edildiği şehri cazip kılan görkemli gotik katedralinin, nehir manzarasının yanı sıra hareketli gece hayatı, yerel birası Kolsch. Ama Köln sürprizlerle dolu bir şehir. Katedrali dolaşıp ve efsanevi Kolsch publarını gezdikten sonra, hafta sonunuzu yeni açılan mağazalara, restoranlara ve otellere ayırabilirsiniz.
Cuma
16.00
Retro ve çevreci
Şehrin dört bir yanında yeni açılan mağazalardan sadece birkaçı ‘Madchentraum’ kadar havalı. Geçen yıl açılan mağazanın 24 yaşındaki sahibi Anne-Kathrin Schmidt, eski bir kostüm tasarımcısı. 1930, 40 ve 50’li yıllardan ilham alarak tasarladığı göz alıcı ve feminen elbise ve bluzları görülmeye değer. (maedchentraum.net). ‘Grace’ (Zarafet) adını verdiği, gri renkli, yün elbisenin fiyatı 590 TL. Birkaç sokak ötedeki ‘Kiss the Inuit’ de şehrin iddialı mağazalarından. Bir başka yeni mağaza Kiss the inuit ise tamamen organik malzemelerle yapılan hırka, jean, ayakkabı ve botlar satılıyor. (kisstheinuit.de).
19.30
Özel bir şey
İspanyolca ‘hiçbir şey’ kelimesinin okunuşu olan ‘Nada’ lounge benzeri bir restoran. Sakin bir sokakta yer alması beklentilerinizi düşürmesin. Cappucino görünümlü porcini mantarı çorbası veya ağır ateşte pişmiş rozbif ve yanında zencefil ve Barolo şarabında pişmiş kök sebzeleri gibi yaratıcı ve eğlenceli yemekleri tadınca beklentilerinizin fazlasıyla karşılandığını göreceksiniz. Ana yemekler 60 TL civarında, set mönü ise 145 TL. Leziz yemekleri ve kusursuz servisi göz önünde bulundurunca, fiyatların uygun olduğunu söyleyebiliriz. (nada-koeln.de).
23.30
Geç saatler
İlk başta genç görsel sanatçılar için bir sergi alanı olarak açılan ‘Gewölbe’ bugün tekno ve elektronik müziğin en popüler adresi. Gece kulübünün programını internet sitesine girerek önceden incelemekte fayda var. Kapılar 23.00’ten sonra açılıyor ve eğlence sabaha kadar devam ediyor. (gewoelbe.net).
Cumartesi
10.00
138 yıllık Schnecke
Köln’de yaşayanlara bakarak, alışverişe ne kadar çok vakit ve enerji harcadıklarını anlayabilirsiniz. Yeni kıyafet mağazalarının birbiri ardına açıldığı Ehrenstrasse Caddesi’nde alışveriş edebilir, 1875 yılında açılan Zimmertemann fırınında “Schnecke” yiyebilirsiniz (baeckereizimmermann.de).
11.00
Tasarım merkezi
Belçika Mahallesi
Son 10 yılda açılan kafe, restoran ve mağazalarıyla Belgisches Viertel (Belçika Mahallesi) medya ve sanat dünyasının uğrak yeri haline geldi. Moda tutkunu kadınlar için, Alman tasarımcıların tasarımlarına ağırlık veren ‘Simon und Renoldi’ye (simonundrenoldi.com) ve erkekler için de Maastrichter Strasse’deki Monsieur Courbet’ye gitmelerini öneririz. İkincisindeki plakçı ‘Groove Attack’, özellikle hip-hop ve rap meraklılarına hitap ediyor (grooveattackrecordstore.com). Mahallenin ana meydanı Brüsseler Platz’daki ‘Bob 10.5.10’da da Hannibal, Unconditional ve Rick Owens gibi kült markaların erkek koleksiyonlarını bulabilirsiniz (bob10510.de). Meydanı çevreleyen bu üç, dört sokakta kredi kartlarınızın hakkını vereceğenizden eminiz. Alışverişten sonra, meydanın en popüler kafelerinden ‘Madame Miammiam’da tarçınlı ve badem ezmeli kurabiye eşliğinde espresso içmenizi tavsiye ederiz. (madamemiammiam.de).
13.00
Şanslı Hans
Şehir merkezini çevreleyen Ring’de öğle yemeği yemek için çok yer var; önerimiz Hans im Gluck (Şanslı Hans). Adını Grimm Kardeşler’den alan bu restoranda şehrin en iyi hamburgerini yiyebilirsiniz. Parma jambonu, parmesan peyniri, roka ve teriyaki benzeri balsamik sirkeli soslu spesiyali ise dillere destan (8,5 TL). Hans im Gluck’un harika kokteylleri ve DJ performanslarını da düşünürsek, burası gece geç saatte karnı acıkanlar için de harika bir seçim (hansimglueck-burgergrill.de).
15.00
Vertigo
Hangisinin daha etkileyici olduğunu söylemek zor; Kolumba Müzesi’ndeki baş döndürücü tarihi ve modern sanat eserlerinin mi, yoksa müzenin Pritzker ödüllü İsviçreli mimar Peter Zumthor tarafından tasarlanan ve 2007’de tamamlanan yeni binasının mı? Müzede sergilenen eşsiz eserleri gezdikten sonra, kiliseden çevrilen mimarideki geçmişe ait kalıntıları da mutlaka inceleyin (kolumba.de).
19.30
Ren Nehri’nin şarapları
Köln’ün Kolsch birasının ne kadar ünlü olduğundan bahsettik ama şehrin içinden geçen Ren Nehri’nin Avrupa’nın en önemli şarap bölgelerinden biri olduğunu da hatırlatmak isteriz. ‘Wein am Rhein’ restoranında, Rheingau, Rheinhessen, Mosel gibi bölgelerden elde edilen 20’den fazla şarap çeşidini tadabilirsiniz. Üstelik şişe açtırmanıza gerek yok. Wein am Rhein, yemekleriyle de şehrin en iddialı restoranlarından biri. Maceraseverler için önerimiz, 43 Euro’luk ‘sürpriz mönü’yü denemeleri. Mönüye şarap da eşlik etsin isterseniz 75 Euro’yu gözden çıkarmanız gerekiyor.
(weinamrhein.eu).
21.30
Oturma odası
Yeni yeni popülerleşmeye başlayan Ehrenfeld bölgesindeki en havalı buluşma noktası ‘Braustelle’ pub’da oturma odanızın rahatlığını bulabilirsiniz. (braustelle.com). Şehrin geleneksel bira mayalama tarzını merak ediyorsanız ‘Alt birası’ deneyin.
24.00
Ehrenfeld’de sabaha kadar eğlence
Çoğunlukla işçi ve göçmenlerin yaşadığı Ehrenfeld bölgesine yerleşen öğrenci ve sanatçıların sayısı her geçen gün artıyor. Bu durum gece hayatına da yansıyor. Bölgenin en yeni gece kulüplerinden biri E-Feld. Sığınağa benzeyen bu kulüpte, Par Grindvik gibi DJ’ler sahne alıyor. (e-feld.com) Birkaç sokak ötedeki Underground’da ise IAMX’ten Supersuckers’a kadar birçok farklı müzik grubunu dinleyebilirsiniz (underground-cologne.de).
Pazar
11.00
Lütfen dokunun
Rautenstrauch-Joest Müzesi’nde ziyaretçiler, diğer müzelerden farklı olarak sergilenen eserlere dokunabiliyor. Müzenin hemen yanında bir başka müze daha var: Schnütgen Müzesi. Burada ortaçağ ve gotik Hıristiyan sanat eserleri sergileniyor. (museenkoeln.de/rautenstrauch-joest-museum).
Nasıl gidilir
Aralık ayının ikinci haftasında İstanbul’dan direkt gidiş-dönüş biletleri Pegasus’ta 494, THY’de 522 TL’den başlıyor.