Paramız gibi zamanımız da değerlenecek

KÜRESEL acının hüznüne rağmen, yeni yıla sevinçle giriyorum.

Biz enflasyon nesillerinin, olabilirliğine hiç inanmadığımız bir şeyi gerçekleştirmenin sevincini yaşıyorum. Sıfırlardan kurtulmak, alışkanlıklarımızı değiştirecek çok önemli bir adım.

Paramızın milyonlarla ifadesinin gurur kırıcılığını yabancılarla birlikteyken fark etmiştim ilk kez.

‘Bir doların karşılığı kaç Türk lirası?’

‘Bir frankın, bir markın ya da bir avronun?’

Para ile ilişkilerini, üretim temelinde değerlendirme eğitimine sahip kimselerden gelen bu soru ne kadar sıkıcıydı.

Onların ‘bir’ değerinin karşılığı benim ‘bir milyon’ değerim ediyordu.

O zaman bir Türk neye bedeldi?

Enflasyon nesilleri olarak, bu değer ve bedel meselelerinde kafamız hep karışıktı.

* * *

ENFLASYON nesillerinin en önemli özellikleri nelerdir biliyor musunuz?

Program, proje yapamamak, günü birlik yaşamak, gününü gün etmek, borçtan korkmak ya da borca batmak.

Daha fazla çalışıp, daha az kazanmayı kanıksamak. Bu kanıksamanın yol açtığı uyuşukluğun kıymet bilmezliği yaygınlaştırdığının farkına varamamak.

Ve tabii ki, aldığının karşılığını vermekte olduğu kadar, ürettiğinin karşılığını beklemekteki itinasızlık da, bol sıfırlı savurganlığın sonucuydu.

Ne ilgisi var demeyin ama, çapaçulluğun temeliydi bol sıfırlı paramız.

* * *

ARTIK hepimizin birer bozuk para çantası olacak.

Elini cebe atıp para çıkartma, üzerini saymadan aldığı parayı cebe atma alışkanlığı ile birlikte, kalitesizliğe tahammül de kalkacak.

On beş yıl önce, Amerika’da bir grup arkadaşımla kahve içtikten sonra ben paramın üzerine bile bakmadan garsona bırakırken, onların sent sent para üstü saymaları dikkatimi çekmişti.

Avrupa’da süper marketlerde kasaların önünde herkes kuruş kuruş para hesabı yapıyor ve insanlar birbirlerini, dakikalarca sıkılmadan, sabırla bekliyorlar.

Biz de kuruşlu hayata alışacağız.

Kuruşlarımızı sayarken sabrı, kart kullanırken harcamalarımızı kontrol etmeyi öğreneceğiz.

Ama en önemlisi, her kuruşun hesabını sorarken, her kuruşun kavgasını da vermekten de geri durmayacağız.

* * *

PARA ile ince ilişkinin farklı bir şey olduğunu bilmediğimiz için zaman ile para arasındaki ilişkiyi de iyi ayarlayamadık. Para gibi zaman konusunda da ya hep yoksul hissettik kendimizi, zamansızlıktan üretemediğimizi ileri sürerken yaptığımız gibi, ya da para gibi zamanı da savurduk.

Sıfırlardan kurtarma operasyonunun yaratacağı yeni anlayış, zamanla ilişkimizi de etkileyecek. Kuruşlarımızı sayarken zamanın değerinin daha iyi farkına varacağız.

Peşinde olduğumuz zihniyet değişiminin, para ile ilişkiden geçtiğini yavaş yavaş göreceğiz.
Yazarın Tüm Yazıları