Yüzlerce yıllık bir gelenek! Bu kahvaltı sadece ilk zeytinyağıyla yapılıyor
Hatay'da taş değirmende zeytinyağı üreten vatandaşlar hem binlerce yıllık geleneği sürdürüyor hem de pazar sıkıntısı yaşamadan kilosunu 65-70 liradan satıyor. Altınözü Belediye Başkanı Rıfat Sarı "Geleneksel yöntemlerle elde ettiğimiz su zeytini, yeni çıkan fabrikalarımızda teknolojiye bağlı olarak üretiyoruz ama bu bizim atalarımızdan, dedelerimizden kalan bir kültürümüz onun için bundan vazgeçemiyoruz" derken, üretici Nadia Çoban, "İstanbul, Adana, İzmir ve Ankara gibi illere gönderiyoruz. Yurt dışında da Almanya ve Yunanistan'da müşterilerim var. Müşteri sıkıntısı yaşamıyorum" diye konuşuyor.
Hatay'ın Altınözü ilçesinde Hristiyan nüfusun yoğun olarak yaşadığı Tokaçlı Mahallesi sakinleri, atalarından öğrendikleri geleneksel yöntemlerle değirmende taş baskı yöntemiyle zeytinyağı üretiyor.
Yapımında özellikle kadınların yer aldığı ve "su zeyti", "taş baskı" veya "soğuk sıkım" olarak adlandırılan geleneksel zeytinyağı, değirmendeki işlemin ardından el yordamıyla su yüzeyinden toplanıp tüketime hazır hale getiriliyor.
Altınözü Belediye Başkanı Rıfat Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Hatay'da yetişen 17 milyon zeytin ağacından 7 milyonunun ilçelerinde kök verdiğini ve bu yüzden zeytin ve zeytinyağının ilçe halkının geçiminde önemli rol oynadığını söyledi.
"Yöntemi, teknolojiden önce atalarımızın, dedelerimizin zeytinyağlarını sıktığı geleneksel bir yöntemdir. Vatandaşlarımız beygir gücüyle bu tür medrese dediğimiz kısımda zeytinyağlarını sıkıyorlar. Burada da şu özellik var, gerçekten su zeyti, tereyağına eş bir yağ pozisyonundadır."
"Geleneksel yöntemlerle elde ettiğimiz su zeytini, yeni çıkan fabrikalarımızda teknolojiye bağlı olarak üretiyoruz ama bu bizim atalarımızdan, dedelerimizden kalan bir kültürümüz onun için bundan vazgeçemiyoruz. Buradan çıkan zeytinyağının maddi manevi önemine dikkati çekiyoruz ve önemsiyoruz."
Taş değirmende elde edilen zeytinyağlarının yapımının çok zahmetli olduğunu kaydeden Çilingir, "Geleneksel yöntemlerle yapıldığı için ciddi bir emek işi ve biz bu yağdan tat, lezzet ve kalite olarak vazgeçemediğimiz için bu geleneksel yöntemi kuşaktan kuşağa aktarma hedefindeyiz. Eskiden 5-6 aile yaparken şimdi mahallenin çoğu bu yöntemi devam ettiriyor" dedi.
Ürünlerini özellikle Avrupa'ya ihraç ettiklerini belirten Çilingir, "Bu mahalle göçün olduğu bir yer, yurt dışından gelen insanlar giderken mutlaka soğuk sıkım, su zeytini alıyorlar. İnsanlar bunun pazarını bir şekilde kurmaya çalışıyor, şehir içi, şehir dışı ve yurt dışına ürünler satılıyor. Almanya'dan tutun Fransa ve Yunanistan'a kadar herkes gelip kendi topraklarında geleneksel yöntemlerle çıkarılan yağı alıp gidiyorlar. Çoğu zaman da yurt içindeki siparişlere yetişemez hale geliyoruz, bu da bizi mutlu ediyor" diye konuştu.
Üreticilerden Nadia Çoban (54) da tükettiği zeytinyağlarını 40 yıldır geleneksel yöntemlerle elde ettiğini anlattı.