Yüzlerce kişinin hayatını değiştirecek 'Mutfakta Umut Var' projesi başlıyor
Türkiye’de, 6 ilde geçici koruma altındaki Suriyelilere ve ev sahibi topluluktan dezavantajlı gruplara gastronomi eğitimi ile iş imkanı sunmayı amaçlayan ‘Mutfakta Umut Var’ projesi, Birleşmiş Milletler ve Türkiye’deki bakanlıkların desteği ile hayata geçiyor.
Türkiye’de, 6 ilde geçici koruma altındaki Suriyelilere ve ev sahibi topluluktan dezavantajlı gruplara gastronomi eğitimi ile iş imkanı sunmayı amaçlayan ‘Mutfakta Umut Var’ projesi, Birleşmiş Milletler ve Türkiye’deki bakanlıkların desteği ile hayata geçiyor.
Dünya çapında dezavantajlı gruplar arasında, sosyoekonomik yetersizliğe sahip bireylere istihdam imkanı sunan Brezilyalı şef David Hertz’in hayata geçirdiği Gastromotiva Hareketi’nden ilham alınarak, Türkiye’de, AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı önderliğinde, gerçekleştirilecek ‘Mutfakta Umut Var’ projesinin lansmanı Ankara’da gerçekleşti.
Lansman için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı ve Şükraan Ekonomik, Tarımsal Kalkınmayı ve Sosyal Gelişimi Destekleme Derneği, Başkent Üniversitesi Thermopol Gastronomy Academy’de bir araya geldi.
Bu doğrultuda çevreye duyarlı ve ‘sıfır atık’ bilincinin geliştirilmesini teşvik eden çalışmalar gerçekleştireceklerini kaydeden Çankırı, "Proje çatısı altında bulunan herkes bu konuda bilinçlendirilecek, mutfak eğitimleri süresince kullanılan tüm malzemeler geri dönüşüm, sağlıklı beslenme ve sıfır atık alanlarında değerlendirilecektir. Bunun yanı sıra, projeye dahil olacak uluslararası deneyimli aşçıların bilgi birikimden ve tekniklerinden faydalanarak gastronomi alanında, yerel mutfağımızı, uluslararası platformla buluşturmayı hedefliyoruz" dedi.
Mezopotamya’nın ilk gastronomi okulu projesini 2017 yılında Harran Gastronomi Okulu ile hayat geçiren, Suriyeli ve dezavantajlı kadınlar için gerçekleştirdiği projelerle Türkiye’de sosyal gastronominin öncüsü olan Mardinli şef Ebru Baybara Demir, "Yerel ürün, yerel mutfak, yerel insan, yerel ekonomi denklemini kurduğumuz takdirde tüm dünyaya hem kendimizi hem de gastronomimizi anlatabiliriz. Binlerce yıllık kadim kültürümüzün topraklarından çıkan, insanlarının doğuştan getirdiği lezzet ve kültürleri her bölgede ayrı ayrı yaşatıp yerel insanlar ile bunları bir sonraki nesillere aktarmamız gerekiyor. Bunun da en iyi yolu eğitimden geçiyor. Bu eğitimler kapsamında dezavantajlı gruplar bunun için en iyi örnek. Gastronomi ile onların hayatını iyileştirerek onlara sürdürülebilir iş verdiğimiz takdirde insanımıza, toprağımıza, ürünümüze ve çiftçimize sahip çıkmış olacağız. Hayata geçireceğimiz, ‘Mutfakta Umut Var’ projesinin herkes için hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
Brezilyalı Şef David Hertz, 20’yi aşkın ülkede projeler gördüğünü kaydederek, şunları söyledi: "Şef Ebru Baybara Demir’in bölge Mardin ve Harran’da yaptıkları beni çok etkiledi. Ona karşı derin bir saygı ve minnettarlık hissediyorum. Gerçekten orijinal bir lider, Türkiye’deki gastronomi hareketini toplumsal olarak katılımcı bir forma dönüştürüyor. Umarım bu proje, iş birliği yapmamızın ve ortakları ile pratikte hali hazırda yürüttüğümüz projeleri ölçeklendirebilmemizin bir yolu olur."
"Bu gerçek sadece 10 milyonlarca ziyaretçi tarafından değil, aynı zamanda artık 4 milyon sığınmacı tarafından da biliniyor. Yiyecek misafirperverliğin temelidir, insanları bir araya getirir ve hayatları değiştirir. ‘Mutfakta Umut Var’da 600 ihtiyaç sahibi sığınmacıyı ve Türk vatandaşını kendi geçimlerini sağlamaları için güçlendirmeye aracı olacak."
‘Mutfakta Umut Var’ projesinde eğitim müfredatı Mardinli Şef Ebru Baybara Demir tarafından hazırlanacak. Müfredatın zenginleştirilmesinde danışmanlık görevini ise sosyal gastronomi ve el becerisi geliştirme konusundaki deneyimleri ile binlerce kişiye istihdam sağlayan Gastromotiva Hareketi sağlayacak. Projede, BM Dünya Gıda Programı’nca sağlanan 2 milyon dolarlık fon ile ilk yıl toplam 600 kişiye nitelikli gastronomi eğitimi ve eğitim sonunda aşçı yardımcılığı sertifikası verilmesi amaçlanıyor. Projenin uygulandığı Ankara, İstanbul, İzmir, Mardin, Mersin ve Şanlıurfa’da gastronomi ve turizm eğitimi veren meslek liselerinin de mevcut koşullarının iyileştirilmesi hedefleniyor.