Kanada’nın en büyük şehirlerinden biri olan Toronto’dayız. Burada 100 binden fazla Türk yaşıyormuş. Türkiye’den bakınca dünyanın bir ucu… Gökdelenler, geniş sokaklar, mağazalar, yollar ve alabildiğine yeşil bir şehir. Havalimanında kendimi Birleşmiş Milletler kampına düşmüş gibi hissediyorum. Bu his, Kanada’da kaldığım bir hafta boyunca sürdü. Çünkü burada dünyanın dört bir köşesinden insan diline, dinine, ırkına bakılmaksızın bir araya gelmiş, sevgi ve saygı ilişkisine dayalı bir düzen kurmuş. Ancak ülkeye giriş en az vize almak kadar zor. Bu durumun temel sebebi bitmeyen göçmen akınıymış. Oysa “Ben bir gazeteciyim, kolay olması gerekirdi” diye düşünüyorum ama Kanada hükümeti “Bana mısın?” demiyor. Olsun… Elimde valizlerle havaalanının kapısına çıkıyorum, gözlerim muhteşem Türkçesi ve tüm zarafetiyle, Ankara Kitaplığı’nın başkanı Özen Vekiloğlu’nu arıyor… Sonra candan selamlaması ve içten sarılışıyla kucaklaşıyoruz. Beni oracıkta tatlı mı tatlı biriyle tanıştırıyor. Selime Hanım’la...
#Ömür Kurt27. İstanbul Caz Festivali’nin programı açıklandı. 27 Haziran-14 Temmuz arasında yıldız isimlerden yeni keşiflere 250’yi aşkın sanatçıyı ağırlayacak festivalin kapsamında 14 Temmuz’da Harbiya Açıkhava’da sahneye çıkacak dört efsane; saksofonda Joshua Redman, piyanoda Brad Mehldau, basçı Christian Mcbride ve davulcu Brian Blade’i bir araya getiren ‘A MoodSwing Reunion’ buluşması, yılın caz konseri olmaya aday. Biletleri 14 Mart’ta satışa çıkacak festivalin ağırlayacağı isimler arasında derin ve yoğun sesiyle sahneye çıktığı anda izleyiciyi etkisi altına alan Gregory Porter ve Türkiye ziyareti dört gözle beklenen, indie rock’ın ‘sahne canavarları’ Foals da bulunuyor.
#27. İstanbul Caz FestivaliTürkiye Cumhuriyeti bugün 91’inci yaşını kutluyor. Bu kutlu günde tarihte iz bırakan ‘Cumhuriyet kadınları’nı hatırlıyoruz. Sanatta, sporda, siyasette hep öncü oldular. Kimi bilimde çığır açtı, kimi söylediği şarkıyla gönlümüzde taht kurdu. Ülkemizi ileriye taşıdılar. İşte Cumhuriyet’in sembolü 91 kadın...
Tuğamiral Aziz Çakmak. Henüz 50 yaşında. 3 yıl tutuklu kaldı, Balyoz davasından 18 yıl ceza yedi. Uzun tutukluluk süresinde akciğer kanseri oldu. Sayısız girişimler sonucu kısa süre önce infazı ertelendi, tahliye oldu. O, hastaneye yatacak, tedavi olacak… Çakmak Ailesi, tahliyeden sonra hem evlerini hem yüreklerini Hürriyet’e açtı. Öykü inanılmaz. Çekilen fotoğraflarda çok derin yara izleri var. Özellikle de Aziz Çakmak’ın eşi Sevgi Hanım’ın yüzünde… Hüznün ardında eşini bir an bile yalnız bırakmayan, cezaevi-ev arasında geçen koskoca 3 yılın terk edilmişliği var. Eşi tedavi olacak. İlacı var doktoru bulunacak. Ya onun bu sürede anlatamadığı yaşadıklarının tedavisi? Geçen tarifsiz acılı günlerin ilacı, tedavisi yok…
#GataDışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nu kendi ifadesiyle Suriye’den daha fazla endişelendirmeye başlayan Irak’ta merkezi hükümetin Başbakanı Nuri El Maliki ile Kürtler arasındaki gerginlik şu an için kontrol altına alınmış olsa da kritik bir süreç yaşanıyor. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Başkanlık Divanı Başkanı Fuad Hüseyin ile Erbil’e yarım saat uzaklıktaki Selahaddin’de Başkanlık Sarayı’na yakın bir adreste buluştuk. Barzani’nin sağ kolu olarak bilinen deneyimli siyasetçi ile ülkenin bölünme ihtimalini konuştuk.
Bugün bildiğimiz anlamdaki alışveriş merkezleriyle tanışmamız yaklaşık 15 yıl öncesine dayanıyor. İnsana hava koşullarından etkilenmeden alışveriş yapma, tüm mağazaları bir arada bulma, yorulunca oturup bir şeyler atıştırma imkanı veren alışveriş merkezleri artık birer yaşam merkezine dönüştü.