İki farklı zaman diliminde gelişen ve yolları bir şekilde kesişen hüzünlü romantik öyküler... ‘Aşk Tesadüfleri Sever 2’, iç içe geçmiş anlatımıyla duygulara sesleniyor ve seyircisinin gözyaşlarını teslim alıyor. Ömer Faruk Sorak ve İpek Sorak’ın ortak imzasını taşıyan film, popüler sinemamızın ihtiyacı olduğu türden bir yapım olarak dikkat çekiyor.
#SinemaPedro Almodovar son çalışması ‘Acı ve Zafer’de depresyondaki bir yönetmenin arayışlarını anlatırken, kendi hayat hikâyesinden de pasajlar sunuyor. Dengede seyreden hüznüyle dikkat çeken yapımda ana karakteri canlandıran Antonio Banderas, performansıyla bu yıl Cannes’da ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülüne uzanmıştı.
#Salvador Mallo13 yaşındayken okulunda gerçekleştirilen katliamdan kurtulduktan sonra ablasıyla birlikte olaya ilişkin bestelediği şarkıyla şöhrete ulaşan Celeste adlı bir kız. Brady Corbet imzalı ‘Vox Lux’, ana karakteri üzerinden sistemin acıyı bir sömürü aracına dönüştürmesini ve masumiyetin yitirilişinin süreçlerini anlatıyor. Filmde Celeste’in yetişkinliğini Natalie Portman canlandırıyor.
#Saka KuşuAyvalık’ın tarihi biraz da göçün tarihi. 1923’te başlayan mübadele ile kasabanın büyük oranda Rum olan nüfusu Midilli’ye göç etmiş; yerlerine Girit, Makedonya ve Midilli’deki Müslüman nüfus gelmişti. 2011’de patlak veren Suriye iç savaşı, Ayvalık’ı yeni bir göç dalgasının rotası yaptı. Binlerce Suriyeli, Midilli’ye geçebilmek için bu suları kullandı, kimi denizden karaya bir daha hiç adım atamadı. Balıkesir’e bağlı Ayvalık şimdi yeni bir göçün etkisi altında; metropolden bunalıp kaçan İstanbulluların... Bundan 10 yıl önce tek tük başlayan kaçışlar, son üç yılda yoğunlaştı. Elbette sadece İstanbullular değil Ayvalık’ın sükûnetini tercih eden büyük şehirliler, ancak ağırlıklarını koydukları kesin. Belediye Başkanı Rahmi Gençer, 70 bin olan kış nüfusunun artık 100 binin altına düşmediğini söylüyor. Peki kimler neden burayı seçiyor, hangi bölgelerde yaşıyor, ne yaparak geçiniyorlar, burada da bir ‘Bodrumlaşma’ olur mu? Cevaplar dosyamızda...
#Ayvalık2013 yılından bu yana ulusal ve uluslararası bağımsız filmlere destek veren Başka Sinema, 5-10 Ekim tarihleri arasında Ayvalık Film Festivali’ni düzenliyor. Biz de bu heyecan veren festivalde bizleri neler bekliyor merak ettik ve festival direktörü Azize Tan ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
#ÜniversiteÇukurova’da şenlik bugün başlıyor. Bu yıl 31’incisi düzenlenen Adana Altın Koza Film Festivali dolayısıyla 22 ülkeden 125 yönetmenin toplam 117 filmi sinemaseverlerle buluşacak. 29 Eylül’e kadar sürecek organizasyonun en dikkat çekici bölümü olan ‘Ulusal Uzun Film Yarışması’na katılan yapıtları Nuri Bilge Ceylan başkanlığındaki jüri değerlendirecek.
#Uğur Vardan1995 yılında 'Dert Değil' şarkısıyla adını duyuran Metin Arolat kısa sürede şöhret basamaklarını tırmandı. Sahne hayatının yanısıra yönetmenlik de yapan Arolat, çocukluğunu ve abisinin vefatından sonra değişen hayatını anlatmıştı.
#Metin ArolatSonbaharla birlikte yüzünü gösteren festivaller serisinin ilki yarın Ayvalık’ta başlıyor. 22 Eylül’e kadar sürecek etkinlikte birçok yapım seyirciyle buluşurken film ekipleriyle söyleşiler gerçekleştirilecek, paneller ve atölye çalışmalarıyla yedinci sanatla dolu günler yaşanacak. Festival dahilinde Francis Ford Coppola’nın ‘Megalopolis’i dahil 20 film Türkiye’de ilk kez Ayvalık’ta izleyici karşısına çıkacak.
#Uğur Vardan6 Şubat depremleri nedeniyle bu yıl ülkece yastaydık. Yaza doğru canlanmaya başlayan kültür-sanat ve spor etkinliklerinde bir arada olmak bir nebze de olsa iyi geldi. Sinemaya gittik; ‘Hayat’, ‘Tanrının Unuttuğu Yer’ gibi başyapıtları izledik. Konserlere, festivallere katıldık; Cumhuriyetimizin 100’üncü yılı için özel bir şov hazırlayan Edis’le coştuk. Tiyatroyu da ihmal etmedik, Haluk Bilginer ve Zuhal Olcay’ın 20 yıl sonra ‘Kel Diva’da buluşmasına tanık olduk. Brieflyart’taki sergisini gezerken değerli sanatçı Şenol Yorozlu’nun kısa bir süre sonra aramızdan ayrılacağı aklımıza bile gelmedi. Canımız evde oturmak istedi, açtık Murathan Mungan’ın ‘995 km’sini okuduk, Mert Demir’in ‘Ateşe Düştüm’ şarkısıyla hüzünlendik. Akşam olunca Gallada’da güzel bir yemek yiyip arkasından Frankie’de müzik dinledik. İstanbul Modern’in önünden geçerken Renzo Piano imzalı binasını hayranlıkla inceledik. Bu arada spordaki başarılarımız bizi mutluluktan ağlattı. Antalya yine tatil için ilk tercihimiz oldu. Barbie çılgınlığı modayı esir alırken herkesin dilinde iklim değişikliği vardı… Ve elbette bir de şu soru: “Yapay zekâ dost musun, düşman mısın?”
#Melis Yılmaz