Galata Projesi maalesef çok müsrif bir kullanımdır. Kıyının bir köşesine sığınıp etrafı seyredecek gençleri, talebeleri, orta şeker insanları sıkıntıya soktular. Bu yetmezmiş gibi o dar alanın önüne bile bir nehir ziyafet gemisi monte edildi. Bu meseledeki en büyük rezalet bu lokanta gemisini işleten şirketin bir de rıhtımı kendine “özel” diye ayırması, halkın geçişini engellemesi. Bu haydutlukların bitmesi lazım. Kıyıları mümkün mertebe halkın gezebilmesine açmalıyız.
#Galataportİstanbul tarihinde çok yıkıcı depremler hatta tariflere göre tsunami içeren felaketler yaşamıştır. 557’deki deprem İstanbul’u hâk ile yeksan etmişti. İstanbul’u Osmanlı zamanında sarsan depremlerden sonuncusu ise “1894 Depremi”dir. Marmara sahillerinde denizin önce 200 metre çekildiği, ardından şiddetli dalgaların geldiği yazılır. Benzer büyüklükte depremler için İstanbul’da gerekeli tedbirlerin alınmadığı görülüyor.
#İstanbulAyasofya herkesin elini kolu sallayarak geçeceği bir yol değildir. Zira altındaki dehlizler, atık ve nem sularını taşıyacak suyolları, havalandırma sistemi bu kadar ziyaretçiyi taşıyacak güçte değil. Giriş ve görüşleri zaruri olan tarihçi, arkeolog gibi bilim insanları, büyük dinler dünyasının temsilcileri, devlet adamları ve memurların oluşturduğu yıllık 20-30 bin kişilik bir kitle bile buranın ziyareti için kalabalık olabilir.
#GaziantepAnayasa yapmakla toplumlar demokratik bir atılım yapmıyorlar. Bir yerde anayasa yol göstermekle birlikte mevcut düzeyi aksettirmekle, eğer toplumun demokratik kuralları ve alışkanlıkları onun önüne geçememişse kâğıt üzerindeki anayasa değişiklikleriyle çok bir yere gidilemez.
#YAZAROsmanlı İstanbul’u iki siluetle tanınır, birisi Suriçi’nin Marmara ve Boğaz başından görünüşü, ikincisi de Tophane kıyılarıdır. Buradaki en mühim eserler hiç şüphesiz ki Mimar Sinan’ın iftihar ettiğimiz Kılıç Ali Paşa Camii ki dolgu bir alandır ve Sultan II. Mahmud tarafından yaptırılan Nusretiye Camii’dir. Çok sanatsever ve bilmiş geçinen birkaç kişi ise tarihi İstanbul’u mahvediyorlar.
#YAZARÜlkemizde yer alan pek çok cami vardır. Bu camilerden en tarihi olanlarının başında Kılıç Ali Paşa Cami yer almaktadır. Kılıç Ali Paşa Camii sürekli olarak ziyaretçi akımına uğrayan tarihi yerlerden birisidir. Kılıç Ali Paşa Camii tarihi ve özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. Kılıç Ali Paşa Camii'ni ziyaret etmek isteyen kişiler cami hakkında detaylı bilgi edinmektedirler. Peki, Kılıç Ali Paşa Camii nerede? Kılıç Ali Paşa Camisi tarihi nedir? Kılıç Ali Paşa Camii'nin mimari özellikleri nelerdir? İşte Kılıç Ali Paşa Camii ile ilgili tüm bilgiler.
#Kılıç Ali PaşaDünyanın en köklü ve büyük şehirlerinden biri olan İstanbul’un her yeri tarihi mirasla, her köşesi hikayelerle dolu. Gezi yazarı Şenay Akkurt, duayen gazeteci Coşkun Aral’la birlikte İstanbul’un boş sokaklarını paylaşırken; teknoloji yazarı Timur Akkurt da drone kullanarak sessiz şehirden görüntüler aldı.
#DroneKoronavirüs salgını dünyayı olağanüstü bir dönemden geçiriyor. Hürriyet muhabirleri bugün bulundukları ülkelerdeki havayı derledi. ABD Başkanı Trump’ın seyahatleri askıya aldığı Avrupa’da endişe hâkim. Çin’den sonra koronavirüsün yeni merkez üssü olan İtalya’da can kaybı son 24 saatte 189 artarak 1016’ya yükseldi. Almanya tedirgin. Belçika serinkanlı olmaya çalışıyor. Yunanistan ilk kurbanını verirken KKTC halkı eve kapanmış durumda.
#Gazetehaberleriİstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki Kültür AŞ ve Cervantes Enstitüsü işbirliği ile 22 - 23 Şubat’ta Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu’nda, Modern Avrupa'nın ilk romanı olarak kabul edilen Don Kişot’un yazarı Cervantes ile ilgili bir dizi etkinlik gerçekleştirilecek.
#Don Kişot‘Aloş’ olarak bilinen Türk heykel sanatının büyük ismi Ali Teoman Germaner, 84 yaşında hayata veda etti. Mezopotamya, Mısır, Orta Amerika gibi uygarlıklarının sanat ve mitolojilerinden etkilenerek oluşturduğu fantastik figürlerle dolu heykellerinin yanı sıra ‘Aloşname’ başlıklı desenler dizisiyle de bilinen Germaner’in cenazesi, 26 Şubat Pazartesi saat 11.00’de uzun yıllar eğitimcilik yaptığı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi merkez kampüsünde gerçekleştirilecek tören sonrasında Kılıç Ali Paşa Camii’nden kaldırılacak.
#Ali Teoman Germener‘En İyi 100 Türk Filmi’, ‘En İyi 100 Albüm’, ‘En İyi 100 Türk Romanı’ derken sıra geldi ‘En İyi 100 Mimari Eser’e... Hürriyet Pazar, ‘soruşturma klasikleri’nde yeni bir kapıyı daha aralıyor. 100 kişilik jürimize geniş bir hareket alanı tanıdık ve tanım aralığını, ilk yerleşmelerden biri olarak kabul edilen “Göbeklitepe’den Günümüze” parantezinde tuttuk. Daha önceki soruşturmalarımızda jüri üyelerinden ‘En iyi 10’larını istemiştik, bu kez tanım aralığının genişliğinden dolayı seçkimiz ‘En iyi 20’lik listelerden oluştu. Ve nihayetinde akademisyenlerden, mimarlardan, kültür sanat insanlarından oluşan bir seçici kurul, ‘Türkiye toprakları üzerindeki en iyi 100 mimari eser’i belirledi. İşte jüri üyelerinin madde madde en iyi 20 seçimleri...
#Mimari‘En İyi 100 Türk Filmi’, ‘En İyi 100 Albüm’, ‘En İyi 100 Türk Romanı’ derken sıra geldi ‘En İyi 100 Mimari Eser’e... Hürriyet Pazar, ‘soruşturma klasikleri’nde yeni bir kapıyı daha aralıyor. Mimarlık, tarihsel açıdan uğradığımız bütün duraklardan çok çok daha eski. İnsanın varlığıyla birlikte etrafını inşa etme çabası, dokunuşu upuzun bir sürecin ifadesi. Doğanın fiziksel koşullarından korunma çabası, başını sokacak bir mekân arayışı, sonrasında malzemelerin ve bilimin gelişimi derken basit ihtiyaçlardan ihtişama, işlevsellikten estetiğe, günü kurtarmaktan tarihe tanıklık etmeye onca yapı insanların, toplulukların, ait oldukları coğrafyaların da bir ifade biçimine dönüştü. Üzerinde yaşadığımız Anadolu da sayısız medeniyetin tanığı. Dolayısıyla mimarlık serüveninin de... Bu açıdan ‘En İyi 100 Mimari Eser’ soruşturmamızda 100 kişilik jürimize geniş bir hareket alanı tanıdık ve tanım aralığını, ilk yerleşmelerden biri olarak kabul edilen “Göbeklitepe’den Günümüze” parantezinde tuttuk. Bu parantezin içinde antik çağ, Roma, Selçuklu, Osmanlı ve tabii ki Cumhuriyet dönemi mimarisi vardı. Jüri bu çağların ifadesi olan yapıları (tek ya da çoğul) kendi mimarlık anlayışları ve beğenileri doğrultusunda seçti. Daha önceki soruşturmalarımızda jüri üyelerinden ‘En iyi 10’larını istemiştik, bu kez tanım aralığının genişliğinden dolayı seçkimiz ‘En iyi 20’lik listelerden oluştu. Ve nihayetinde akademisyenlerden, mimarlardan, kültür sanat insanlarından oluşan bir seçici kurul, ‘Türkiye toprakları üzerindeki en iyi 100 mimari eser’i belirledi. Biz de onların seçimlerini sayfalarımıza taşıyarak tarihe özel bir not daha düştük... Kültür hayatımıza ışık tutmasını dilediğimiz bu soruşturmayı da umarız öncekiler gibi beğenirsiniz diyelim... Not: Soruşturmamızda çeşitli nedenlerden dolayı hatıralarımızdan olmasa da fiziksel çevreden silinmiş, yıkılmış, hayatı sona ermiş yapılar yer almadı. 100’lük tablo, varlığını hali hazırda sürdüren yapılardan oluştu.
#Türkiye'deki En İyi 100 Mimari EserProf. Dr. İlber Ortaylı, önündeki deniz doldurularak yaya yolu yapma projesi nedeniyle çatlayan Şemsi Ahmet Paşa Camii’ndeydi: “Burayı genişletecekler, sonra oturup çay içecekler herhalde. Buraya kazık çakılacaksa Mimar Sinan’ın zamanında âlâsı çakılırdı. Niye Mimar Sinan denizi doldurmamış da sen dolduruyorsun?”
#İlber OrtaylıÇirkin yapılarla göğe doğru tırmanan İstanbul’da hiç değilse göz zevkimizi, ruhumuzun dinlenmesini Sinan’ın eserleriyle koruyabileceğimizi unutmayalım. Onu andığımız bu nisan ayında, büyük mimarı şehircilik yönüyle hatırlayalım. İstanbul’un tepeleri ve silueti onun eseridir ve bu silueti oluştururken kendinden evvelki büyük eserlere hürmet etmiştir. Bu saygıyı bizim de göstermemiz lazım.
#İlber OrtaylıBelediyelerin bütçeleri arttı, faaliyet alanları genişledi ama hemşerilerin temsil kapasitesi hiçbir şekilde değişmedi. Belediye reisi bir mimar seçiyor, yine belediye reisinin partisindekiler de onun getirdiği planı tasdik ediyor. Vapurların tipini, şehir otobüslerinin renklerini ahaliye sormak kurnazlığını gösterdiniz, buna gerçi bir itirazım yok, fakat şehrin hem görünüşünü hem de dibini kazacak sözde imar faaliyetlerine gelince bu incelik neden gösterilmiyor?
#İlber OrtaylıHer şehrin sırları vardır ama İstanbul bir başka... Hikâyeler yüzlerce yıl katman katman birikmiş... En zengin aileler kuruyup gitmiş, etkili topluluklar tükenmiş, aşklar bitmiş... Büyük savaşlar, dehşetli çileler, eksantrik insanlar... Şimdi tekrar hatırlanmayı, keşfedilmeyi, yaşama dönmeyi bekliyorlar. Bir hukuk profesörü ve iki fotoğrafçının emeği ‘İstanbul’un Gizlisi Saklısı’ bu gizemli şehri yeni baştan yaşamak için...
#İstanbulun Sırları