Almanya’nın Hessen ve Bavyera eyaletlerinde 8 Ekim’de yapılacak seçimler öncesinde partiler arasında yarış kızışırken, Hessen’de Yeşiller’le iktidarda bulunan CDU’nun sağ popülist Almanya için Alternatif’le (AfD) işbirliği yapabileceği iddiaları ortalığı karıştırdı.
#AVRUPADAN HABERCDU’nun eski Genel Sekreteri Peter Tauber, Kassel Bölgesi Valisi Walter Lübcke’nin öldürülmesiyle ilgili yaptığı açıklamada sağ görüşlü siyasetçileri suçladı. Başbakan Angela Merkel’in dördüncü hükümetinde bir yılı aşkın süredir Savunma Bakanlığı Müsteşarlığı görevini de sürdüren Tabuer, CDU mensubu sağ kanat üyeleriyle aşırı sağcı AfD yöneticilerinin yaşananlarda payı olduğunu yazdı.
#Peter TauberMerkel, Brüksel’de Yunanistan’a üçüncü yardım paketi için ‘Evet’ dedi. Ama yarın Alman Meclisi’nin onayını almak zorunda. Şimdi herkesin merak ettiği Alman Meclisi’nin ‘Oxi’ (hayır) mi, ‘Nai’ (evet) mi diyeceği... Merkel’in partisi CDU’da “Şimdi oxi (hayır) deme sırası bizde” sesleri yükseliyor.
#Euro BölgesiDas Thema hat für heftigen Diskussionsstoff in der "taz"-Redaktion gesorgt, am Ende gab es eine Entscheidung: An diesem Dienstag druckt "die tageszeitung" ("taz") ein Interview mit dem früheren Bundesbanker und umstrittenen Autor Thilo Sarrazin ("Deutschland schafft sich ab").
Almanya'nın göçmen politikalarıyla ilgili tartışma yeni bir boyut kazandı. Hıristiyan Birlik Partisi'nin daha sağında yer alacak bir partinin kurulması halinde oy potansiyelinin yüzde 20'yi bulacağı belirtildi. Söz konusu partinin olası lideri ise ırkçı söylemleriyle dikkat çeken Thilo Sarrazin.
Almanya'da Hıristiyan Birlik Partisi CDU'nun sağ kanadında yer alan Alman Sürgünler Birliği (BdV) Başkanı Erika Steinbach'ın yönetimden istifası, CDU'da “muhafazakar değerlerin korunması” tartışması başlattı. Steinbach, "CDU'nun sağında kurulacak yeni bir parti yüzde 5 barajı aşar" dedi.
Almanya'nın başkenti Berlin'de ”Zorlanmış Yollar - 20. Yüzyıl Avrupasında Kaçış ve Tehcir” adı altında açılan sergide Avrupa'daki tehcir olayları ele alınırken, Ermeni ve Yunan-Rum iddialarını içeren propagandalara yer verildi ve Türkiye'nin 1974 yılında düzenlediği Barış Harekatı “işgal” olarak nitelendirildi.