Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) öğretmenin tercihine bıraktığı elyazısı kararında değişikliğe gidiyor. Bu yıl sadece öğretmenlerin yüzde 5’inin elyazısını tercih etmesi ve aynı okulda farklı uygulamaların sorunlara neden olması üzerine yazı konusunda “okul içinde birlik” zorunluluğu getiriliyor. Bakanlığın illere gönderdiği genelgeye göre, ilkokul birinci sınıfta yazı konusunda kararı artık “okul zümreleri” verecek. Yeni uygulama gelecek öğretim yapılında başlayacak.
#El YazısıMilli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, gelecek eğitim-öğretim yılından itibaren ilk okuma yazma eğitiminde el yazısı yerine dik temel harfler kullanılması kararını verdiklerini belirtti. Bakan Yılmaz, "Evlatlarımızı hayata hazırlayacağız. Çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve değerleri vereceğiz. Bunu yapabilmek için çocuklarımıza okumayı ve yazmayı sevdirmemiz lazım" dedi.
#İsmet YılmazEl yazısı kalkacak mı sorusu, Mart ayının son gününde Milli Eğitim Bakanlığı'nın yaptığı açıklama sonrası gündeme geldi. Gelecek yıl itibariyle yeni sisteme geçecek olan Milli Eğitim Bakanlığı, 'El yazısı kalkacak mı?' sorusuna yanıt verdi. Güzel yazı dersi kapsamında verilen el yazısı eğitimi, önümüzdeki yıldan itibaren farklı bir formata bürünecek. Peki, milyonlarca kişinin merakına neden olan el yazısı kalkıyor mu? İşte, merak edilen konunun detayları
#MEBBirinci sınıflarda elyazısının kaldırılması tartışmaları sürerken Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, uygulamanın devam edeceğini açıklamıştı. Bitişik eğik yazının getirilmesini öneren, zamanın MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. Ziya Selçuk, “Uygulamadaki beceriksizlik yazının türüyle ilişkilendirilmeye çalışılıyor” dedi.
#Uzman“Elyazısı kaldırılmalı mı?” tartışmalarına Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, kaldırılmasının söz konusu olmadığını açıklayarak son noktayı koymuştu. Bakan Avcı, “Öğretmenlerimiz, öğrenciliklerinde bu eğitimden gelmedikleri için burada biraz zorlandılar” diyerek öğretmenlere hizmet içi eğitim verilebileceğini belirtmişti.
#El YazısıUzun yıllar süren unutulmuşluğundan turizme bel bağlayarak kurtulmaya, yeni yeni açılan lokantalar, butik oteller, restorasyon projeleri, inanç ve kültür turlarıyla ayağa kalkmaya çalışan Mardin'deydim. Bir kez daha ve Seve seve. Çünkü, üç beş ayda bir, altından geçmesem rahat edemediğim abbara'larını özlemiştim. Mezopotamya Ovası'nın uçsuz bucaksız bir deniz gibi uzanan görüntüsü gözümde tütüyordu. Sonunda kavuştum sana.