Cenevre’nin uluslararası ilişkilerdeki rolü nedeniyle çoğunlukla turizmdeki cazibesi unutulur. Tarihi merkezi birkaç bin yıllıktır. Birleşmiş Milletler şehre yerleştiğinde personeli de kentin kuşaktan kuşağa aktarılan köklü geleneklerini benimsedi. Cenevre’nin, Avrupa’nın megastarı olma yarışına girişmediği aşikâr. Hem gerçek İsviçre hem de uluslararası niteliğini koruyan şehir, global düzeyde de hak ettiği yeri almış durumda ve bunu da gururla taşıyor.
#CenevreBalonda kızımla birlikte sekiz kişiyiz, bir anda yükselmeye başlıyor. O kadar yükseliyoruz ki, uzaktaki Cenevre Gölü’nü ve Fransa sınırını görüyoruz. Alp Dağları’nın muhteşem görüntüsü ve Mont Blanc... Özellikle Türk kayakseverlerin çok sık tercih ettiği 4 bin 8 yüz metre yükseklikteki Mont Blanc’nın zirvesinden çok daha yukarılara çıktık. Hava sıcaklığı -15 derece... Karşımızdaki manzara büyüleyici...
#CenevreBana yıllardır en sık sorulan sorudan biri “Gezdiğiniz şehirlerden en çok nereyi beğendiniz?” Cevabım uzun bir süredir aynı, Annecy… Doyasıya göremediğim, yaşayamadığım muhteşem coğrafya... Annecy nerede bilir misiniz? Cenevre Havaalanına yarım saatlik karayolu mesafesinde (yaklaşık 50 km) ancak Fransa’ya bağlı kendi adıyla bilinen Annecy Gölü kıyısında dünya güzeli tipik bir Fransız şehri. Biraz da İsviçre ve Alman karması demeli diğer sınır şehirlerinde olduğu gibi… Kültür biraz İsviçre biraz Fransız ama şu bir gerçek ki peynirler tek kelime ile harika... İşte size Annecy gezi rehberi…
#Annecyİsviçre’nin önemli gurme merkezlerinden biri Montrö Rivierası. Cenevre Gölü’nün kuzeydoğusundaki Montrö, Vevey dahil birçok küçük şehirden oluşuyor. Damak tadına düşkün gezginleri kışkırtacak ne ararsanız var: Çikolata, şarap, Michelin yıldızlı restoranlar... Fransa’da yaşayan mimar okurumuz Deniz Baran yazdı.
Yeşim Oymak (38), çekirdekten gezgin. Kıtalararası uçuşlara çocukluğunda başladı. Öğrencilik yıllarında gezilerini sürdürdü. “Tercihim büyük şehirler. Keşfetmeyi severim” diyor. Üç yıl önce İstanbul Müzik Festivali’nin yönetmenliğini üstlendiğinden bu yana seyahatleri sıklaştı. Dünyanın önde gelen festivallerini izliyor, kimi zaman ünlü sanatçılarla kuliste bizzat görüşüp İstanbul’a gelmeye ikna ediyor.