Yeni yılın ayak seslerini gayet net duyar olduk. 4, 3, 2, 1...
Veee 2008! Yapılacak en güzel şey, isteklerimizi sıralamak ve yeni yılın bizi değiştirmesine, dönüştürmesine izin vermek. Mutlu yıllar efendim!
Giden yılın ardından bizleri düşüncelerin aldığı günler bunlar... Geri sayım başladı... 4 gün sonra içinde bulunduğumuz yıl ’eskimiş’ olacak. O yüzden bugünlerin keyfini çıkarın. Yılbaşı için değer verdiklerinize hediyeler alın. Size bir öneri: D&R logolu spiritüel kitaplar yılbaşına özel olarak 2 YTL’ye satılıyor. Kaçırmayın derim!
ÇOCUK GİBİ İSTEYİN
Yeni yılın en çekici tarafı, getireceğine inandığımız yenilikler ve başlangıçlar olsa gerek. O yüzden 31 Aralık gecesi saat 12’yi gösterdiğinde heyecanlanır, dilekler tutar, dualar ederiz. Aslında her yeni yıl doğum günümüz gibidir. Kendimizi değişim olasılığının kollarına bırakır ve o an mutlu oluruz. Bu yıl da aynı şeyi yapacağız. En azından bunu kendi adıma söyleyebilirim. 2008 dileklerim hazır bile!
Her ne olursa olsun hayatta değişim kaçınılmaz, o nedenle yazının ana temasını ’değişim’ üzerine kurdum. Olumlu ya da olumsuz (gibi gözüken) her değişimin bir sebebi olduğunu bilerek yaklaşalım başımıza gelenlere. Fazla plana, programa da gerek yok. Zaten olan olacaktır! Elif Şafak ’Siyah Süt’te ne güzel anlatmış bu durumu:
"Ne var ki hayat, biz planlarımızı yaparken peşimiz sıra sessizce gelip, o pek süslü, pek fiyakalı planlarımıza Miki kulakları, vampir dişleri, pos bıyıklar çizen yaramaz mı yaramaz bir çocuk. Sen istediğin kadar planladığını zannet geleceği, o gene bildiğini okur."
En iyisi bir çocuk saflığıyla yaklaşmak bu duruma. Sadece isteyin ve gerçekleşeceğine inanın; ama tutturmayın! Unutmasını bilin. Bakın bakalım ne gibi değişimler yaşayacaksınız?
Burada size, sevgili Çekirge okuru inşaat yüksek mühendisi Gürel Büyükçakır’ın bana yolladığı bir yazısını aktarıyor ve gönlünüzden geçen her şeyin gerçekleştiği, dünyalı mucizeler dolu yeni bir yıl diliyorum! 2008’de görüşmek üzere!
DEĞİŞİM YOLCULUĞU
Değişim yolculuğu, yitirdiğin bütünlüğüne yeniden kavuşmak için uzun yıllar sürecek bir içsel çalışmayla, özbenliğine geri dönme yolculuğudur. Bu yolculuk zihinle özdeşleşip, oluşturduğun sahte kimliğin farkına varılmasıyla başlar. Doğuştan var olan, zamanla kaybettiğin birlik ve bütünlüğe yaklaşma yolculuğudur. Çocukluktan itibaren yavaş yavaş uzaklaştırıldığın eski kimliğine yeniden kavuşma yolculuğudur.
Kendini tanıdıkça değişimin gerçekleşeceği bir yolculuk. Zihnini düşüncelerden, kendini korku ve endişelerden kurtarıp, özgür olacağın bir yolculuk. İçindeki sesin peşinden gideceğin ve düşlerinin bir bir gerçekleştiğini göreceğin bir yolculuk. Başlangıçta, ne zaman ve nereye varılacağını bilmediğin, sonunda bildik bir yere varılan bir yolculuk. Karşılaşmak istemeyip, bilinçaltına atarak üstünü örttüğün konularını ortaya çıkarıp, tekrar izleyeceğin bir yolculuk.
Acı veren duyguların ve bastıramadığın öfkelerinle beraber yaşayacağın bir yolculuk. Kendi gerçeklerinle yüzleşme cesareti gösterebileceğin bir yolculuk. Her zorlandığın konuyu, değişerek aşabileceğini öğreneceğin bir yolculuk. Olanı yargılamadan, yorumlamadan, olduğu gibi yaşayacağın ve kabul edeceğin bir yolculuk.
Bu yolculuk için yapabileceğin tek plan, ’şimdiki an’ı kaybetmeden yaşamayı öğrenmektir. Herkese bu değişim ve gelişim yolculuğunda başarılar dilerim.