İstanbul Belediye Başkanı ve Valisi el ele verip Boğaz’daki gece kulüplerinin gırtlağına bindiler ve İstanbul gece hayatının sesini kökten kıstılar.
Aynı Başkan ve aynı Vali her gece patlatılan havai fişekleri ise görmemezlikten gelmekte ısrarcı.
İstanbul’da geçen yıl, apar topar alınan yasak kararından sonra yasağı savunmuş ama kuşkularımı da eklemiştim. "İstanbul Valiliği’nin gürültü kirliliği yapıyorlar diye gece kulüplerini kapatıp, tüm Boğaz’ı ayağa kaldıran teknelerin geçişine, bomba gibi patlayan havai fişeklerin atılmasına izin vermesibaşka hesapların olduğu kuşkusunu doğurur".
Kuşkularımda ne yazık ki haklı çıktım. Gece kulüplerinin sesi kısıldı ama "Bıdı bıdı bıdı Çekürge" diye tepinenlerin doluştuğu gezi tekneleri Boğaz’da mekik dokumaya devam ediyorlar.
Gerdeğe gireceklerini tüm İstanbul’a maytap patlatarak duyuranlar ise gemi iyice azıya aldılar. Geçen hafta bu konuya değinince okurum F. Yurdatap bilgilendirici bir mesaj göndermiş.
Mesajına 2002 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından çıkartılan bir yönetmeliği eklemiş.
Yönetmeliğin 5. maddesinde aynen şöyle yazılı, "Patlayıcı, maytap ve benzeri şeyleri kullanmak, ateşlemek gibi benzeri faaliyetlerin kamuya açık alanlarda, yollarda ve oturma alanlarında yapılması yasaktır". Sayın Yurdatap, bunun aynı zamanda bir AB kuralı olduğunu da eklemiş.
Vali ve Belediye, Bakanlık’ın yönetmeliğini hiçe sayıyorlar.
Gece kulüplerine savaş açarken, bomba gibi ardı ardına patlayan maytapları seyretmekle yetinen Vali ve Başkanı’nın bu tutumlarında art niyet aramamak, asıl amaçlarının gürültüyle mücadele etmek filan değil içkili mekanlara göz açtırmamak olduğunu düşünmemek mümkün mü?
Arkadaşım Orkide Gökhan, Seyrantepe’de otomobilinin içinden cep telefonuyla çektiği bir fotoğrafı yollamış.
Çocuğun biri şehrin göbeğinde, ana caddenin ortasında koyun güdüyor. Vızır vızır geçen otomobillere rağmen işinde başarılı.
Üstelik Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ülke yönetimine aday kişilerde aradığı "iki koyun gütmesini bilme" kriterini fazlasıyla karşılıyor. Şehrin göbeğinde, caddenin ortasında tam 5 koyun birden güdüyor.
Ben bu çobana oy vermeyeyim de kime vereyim?
Ardıç sadece ekleri okuyor
Engin Ardıç geçen gün gazetelerin eklerini ve yazarlarını aşağılayan bir yazı yazdı.
Bu yazıyı yazarken, Engin Ardıç’ın yazdığı gazetede yayınlanan haberleri bir tarayım dedim. Bakın Engin Ardıç’ın yazısının yayınlandığı 11. sayfaya gelene kadar hangi haberleri yayınlamış "ana" gazetesi:
Engin Ardıç’ın yazdığı ana gazetenin kapağındaki başlık; "Kilo alırım diye lahmacun ve şiş teklifini reddetti". Habere ünlü manken Carmen Kass’ın üstsüz bir fotoğrafı eşlik ediyor.
Yine kapaktan bir başka haber, Özcan Deniz konsere sarhoş olduğu için çıkmamış.
Kapağı çeviriyorsunuz, Engin Ardıç’ın yazdığı gazetenin ikinci sayfası tamamen eleştirdiği türden haberlere ayrılmış, ünlülerin selülit tartışması, Sibel Can’ın tangası...
Dördüncü sayfanın manşeti Harry Potter’ın 17 yaşındaki yıldızı Daniel Radcliffe’in kazancıyla ilgili. Sayfanın altındaki haberin başlığı ise "Tacizci papazlara rekor ceza".
Altıncı sayfadaki haber jet sosyetenin yeni tatil gözdesini anlatıyor, ekonomi sayfasında Avrupalı turistlerin ABD sefası...
10’uncu sayfaya yani Engin Ardıç’ın yazısının yayınlandığı sayfanın hemen karşısına "Valizde hem bikini hem haşema" başlığı çakılmış nal gibi puntolarla.
Engin Ardıç’ın yazısının yayınlandığı sayfayı ise "Güzel kuryeyi gizli bölme kurtaramadı" başlıklı bir haber süslüyor.
Anlaşılan Engin Ardıç kendi ana gazetesini bile okumuyor, sadece gazetelerin eklerini okuyor.