İletişim yok illet işim var

''Zırt şirketinin Avrupa Bölgesi Tırt Müdürlüğüne Ayşe Mırtoğlu getirildi''... ''WhateverSoft şirketinin Cryingrocks'taki teknoloji üssünde çalışan 15 müthiş Türk'le konuştuk''... ''Xanadu Türkiye Genel Müdürü Fatma Eltutan'ın büyük başarısı; Eltutan, Xanadu International'da Tuvaletler Koordinatörlüğü görevine getirildi''...

Ayda en az bir iki sefer, ya gazete ve dergilerde bu tip bir haberle karşılaşıyorum ya da halkla ilişkiler şirketlerinden bu tip bir basın bülteni alıyorum.

Adam, İkindi Vakti Kraliyet Yıldızı gazetesinin ekonomi muhabiri. Microracle şirketinin başkanı Larry Gates'le özel bir söyleşi yapıyor. İlk sorusu, ''Micoracle'da kaç Türk çalışıyor?''... Sorular peşi sıra gelmeye devam ediyor; ''Microracle'a girmek isteyen Türkler’e ne tavsiye edersiniz?'', ''Microracle'daki Türkler’den memnun musunuz, zekiler mi, yaratıcılar mı? Hintliler’den ne eksikleri var?''

Söyleşiden sonra gazede yayınlanan haberin başlığı şöyle; ''Larry Gates başarısını Türkler’e borçlu''. Ya da, ''Microracle Türkler’den oluşan bir yazılım ordusu kuracak'', ''Larry'nin sağ kolu Hulusi'', ''Gates rakıyı dünya tanımalı dedi''...

Merak etmiyor değilim doğrusu, zamanında, İtalyan gazetelerinde ''Türk şirketi Aria'nın başına İtalyan genel müdür'' başlıklı bir haber acep çıktı mı? Çıktıysa aynı gazete ''İtalyan genel müdür, Türk pazarını anlayamadı'', diye haber takibi yaptı mı?

Öğürten İnternet

Hurriyetim.com.tr'nin Teknonet bölümünde yayınlanan bir habere göre ''İnternet kelimesi yerine önerilen 'örütbağ' tutmamış''. Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Şükrü Haluk Akalın, kurumun bazı teknoloji terimleri için bulduğu Türkçe karşılıkların halk tarafından benimsenmediğine dikkat çekerek, 'İnternet' yerine kullanılması öneriler 'örütbağ' kelimesinin bunlardan biri olduğunu ifade etmiş.

TDK'nin bulduğu yeni Türkçe karşılıklar olarak bir zamanlar dilden dile dolaşan ''ulusal düttürü (milli marş)'', ''göksel avrat (hostes)'', ''tavuklu kıstırgaç (tavuklu sandviç)'' gibi söylencelere hiçbir zaman itibar etmemiştim. Ancak ne yalan söyleyeyim, 'örütbağ' gibi bir kelimenin TDK tarafından önerilmiş olduğunu bizzat başkanının ağzından duymak tüm inançlarımı sarstı.

Neyse mesele bu değil. TDK'nin yabancı kelimelere Türkçe karşılık önermesine, bu karşılıklar 'örütbağ' önerisinde olduğu gibi kimi zaman çok saçma kelimeler olsa dahi karşı değilim. Kimi tutar, kimi tutmaz. Toplumca benimsenmeyen öneriler ölüp gider, benimsenenler kelime hazinemize girer.

Mesele, Sayın Akalın'ın konuşmasının başka bir yerinde... ''TDK İmla Kılavuzu'nda bu sözün yazılışı 'internet' biçimindedir'', diyor Akalın, ''Küçük harfle yazıldığı için bu söz genel ad olarak kabul edilmiştir.''

Hayır efendim, bir sözcüğü TDK İmla Kılavuzu'na geçirirken özel ad mı, genel ad mı olduğuna karar vermek daha ciddi bir araştırma gerektirmelidir. İnternet genel ad değil özel addır. Dünyada tek ve eşi benzeri olmayan bilgisayar ağlarının ağına verilen özel isimdir. Bu yüzden büyük harfle, ''İ'' harfiyle başlar, iyelik ve hal eki aldığında kesme işaretiyle ayrılır.

Merih'ten Işın'lanan Adam

Telepati tele.kom
dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Merih Işın, derginin geçen sayısında ''İnsanlar arasında 'communication' yok. Olan sadece 'connection'. Bu da beni çok rahatsız ediyor'', diye çok önemli bir toplumsal yaramıza parmak basmıştı. Bu şairane benzetmeyi çevirmek çok zor ama belki şöyle zorlayabilirim, ''İnsanlar arasında iletişim yok. Olan sadece illet işler''...

Telepati bu sayısında da dergisinden gazetesine, radyosundan televizyonuna kadar, ben de dahil tüm medyanın ya atladığı ya da kısık sesle geçiştirdiği bir haberi layıkıyla işlemiş. Bu haber, telefonun mucidinin Graham Bell değil, Antonio Meucci olduğunun ortaya çıkması ve ABD Temsilciler Meclisi'nce tescil edilmesi. Bell ise haksız şöhretini Bell şirketi ile Patent Enstitüsü çalışanları arasındaki yasadışı alışverişe borçluymuş. İşte illet işlerin, iletişime kazığı...


Hükümete 30 bin ‘hayır’


İnternet'i sansürleme ve İnternet sitelerini baskı altına alma girişimlerine tepki olarak www.birlik.com adresinde başlayan ''İnternet'e önem vermeyenlere oy vermeyeceğiz'' kampanyası yoğun destek görüyor. Başlangıcından bu yana siteye girip, ortak bildiri formunu imzalayanların sayısı otuz bin sınırını geçtiğimiz hafta aştı. Öte yandan, kendi İnternet sitelerinin anasayfalarına kampanya logosunu koyup, bağlantı sağlayarak aktif destek verenlerin sayısı da rekor rakamlara ulaştı. 42 kurucu destekçiyle yola çıkan sivil girişime, aktif destek veren şirket ve kurum sitelerinin sayısı 143, kişi ve gruplara ait sitelerin sayısı 243'ü bulmuş durumda.

''İnternet'te sansüre hayır'' sloganıyla http://www.birlik.com adresinde yürütülen kampanyaya Türkiye'nin en büyük İnternet erişim, servis ve içerik sağlayıcı firmaları da destek veriyor.

Kampanyaya katılan kullanıcılar ''Bu elektronik formu doldurup gönderdiğim gün işbaşında olan hükümetten İnternet konusundaki taleplerim aşağıdadır. İş başında olduğu süre içerisinde, bu taleplerimi yerine getirmeyen hükümeti oluşturan siyasi partilere ve temsilcilerine önümüzdeki seçimde oy vermeyeceğim'' diyerek, hükümeti oluşturan siyasi partilerden dört talepte bulunuyorlar. ''Hükümet Türk Telekom'un kanunsuz sansürcü girişimlerine ve sansür altyapısı için yapmaya kalkıştığı yatırımlara derhal engel olsun'', ''TT-Net ve Türk Telekom ayrılarak, sansürün kolayca uygulanabilmesine zemin hazırlayan erişim tekeli kurma çabaları boşa çıkartılsın. Türk Telekom'un altyapı hizmetlerini TT-Net ve diğer erişim sağlayıcı şirketlere eşit şartlarda vermesi sağlansın'', ''İlla sübvansiyon uygulanmak isteniyorsa, 822'li hatlara uygulanan ücret tarifesi sembolik rakamlara çekilsin'' ve ''İnternet'le ilgili maddeler yeni Basın Kanunu'nundan çıkartılsın''...

Sayılı günleri kaldığı sanılan hükümet, bu taleplere bugüne kadar cevap vermemiş olduğuna göre, hükümet partileri İnternet kullanıcıları arasından en az 30 bin oy kaybetmiş durumda.

Birlik.com kampanyası farklı taleplerle bundan beş yıl kadar önce yine yapılmış, kullanıcıların talepleri hükümet tarafından büyük ölçüde karşılanmıştı. 250 bine yakın İnternet kullanıcısının olduğu o dönemde, ortak bildiri metni, bir yıla yakın bir süre içerisinde 65 bin kadar kullanıcı tarafından imzalanmıştı.

http://www.birlik.com


Birlik.com'un kurucu destekçileri


AdaNet

Arabul

BayBul

Bilişim Cumhuriyeti

BNET

Bigglook

ComNet

Cyber-Rights&Cyber-Liberties (UK)

Cyberman

Derkenar

Disguast

DördüncüKuvvetMedya

DorukNet

EfesNet

ForsNet

HayNet

İstanbul Life

İtiraf.com

JurnalNet

Komikaze

Les Arts Turcs

Medyakronik

Minidev

Neokanal

Net Haber

Net Yorum

Prizmanet

Radyo 92.3

Telepati

TİSSAD

Türk Nokta Net

turk.internet.com

TürkTicaret.net

Superonline

Veezy

Vestelnet


Rüştü’ye ofsayt gol


Milli takımın başarısının ardından gündemi en çok işgal eden isimlere adanmış İnternet sitelerinin cımbızla toplanacak kadar az ve zayıf içerikli oluşunu eleştirdiğim geçen haftaki yazımda, milli takımın başarılı kalecisi Rüştü Reçber'e haksızlık yapmışım. Rüştü Reçber'in resmi İnternet sitesi olmadığını yazmıştım. Ancak başarılı kalecinin resmi İnternet sitesi www.rusturecber.net adresindeymiş. Görsel olarak oldukça başarılı bir site. Ancak içerik açısından aynı şeyleri söylemek zor ne yazık ki.

Rüştü Reçber ve daha pek çok futbol yıldızının İnternet sitelerine imza atan Prosentez.com, geçtiğimiz hafta içerik zayıflığından dolayı eleştirdiğim İlhan Mansız sitesinin 15 günde 3 milyon kişi tarafından ziyaret edildiğini söylüyor ve bu sitelerin asıl amacının basınla ilişki kurmak olduğunu belirtiyor.

İlhan Mansız'ın sitesinin bu kadar çok ziyaretçi çekmesinin nedeni apaçık ortada; sitenin başarısı değil İlhan Mansız'ın futbol başarısı... Ayrıca basınla ilişki kurma amacıyla kurulduğu söylenen sitelerde bir tek basın bültenine dahi rastlanmaması da ayrı bir alem.

Neyse benim eleştirim bu sitelerin yapımcısına değildi zaten. Eleştirimin amacı, sitelerin içeriğindeki zayıflığa dikkat çekerek futbol yıldızlarını İnternet sitelerine gereken özeni göstermeye davet etmekti...



ww.rusturecber.net

www.prosentez.com
Yazarın Tüm Yazıları