Aşk sonrası için şarkı

Büyük aşk bittiğinde ya da yatak odasındaki vıdı-vıdı çekilmez hale geldiğinde ne olur sorusuna, bu diyarın bize göre büyük seslerinden Eleni Vitali "Bir Kış Sabahı" adlı şarkısı ile cevap veriyor sanki.

"Bir kış sabahı evden deli gibi çıktım. Rüzgar, deldiği bedenimden kahramanca bir karar vermesini istiyordu" diye başlıyor şarkı.

Buraya kadar iyi hoş... Katılmamak elde değil. Yapacak bir sürü şey var çünkü. "Öteki" yüzünden ertelenmiş onca şey...

"Gazete aldım, bir de kalem. Kiralamak için ev aradım. Ucuz olmalı. İki oda bir şey. Üç kira depozit ödemeli, eşya alıp çekidüzen vermeli ve seni bir daha görmemeli..."

KADIN HAKLI AMA...

Haklı Vitali. Yerden göğe kadar haklı. Yeni bir hayat, yeni insanlar, yeni aşklar. Hangimiz yeninin heyecanını duymadık ki?

Ama gelin görün ki şarkının ikinci bölümünde işler değişiyor.

"Ve acımasız gece geldi. Kendimi yapayalnız hissediyorum. Geri dönmek ve özür dilemek istiyorum ama utanıyorum."

Hoppala nereden çıktı bu Vitali? Hani her şey iyi güzeldi?

Anlıyorum aslında seni. Bir süre sonra toz duman dağıldığında "kaybedilen" nasıl da koyuyor insana. Artık acımasa da koyuyor işte.

"Sensiz hayatımın yarım olduğunu söylemek isterim. Bir hayatın öyle atılamayacağını. Geri dönmek, özür dilemek isterim ama sanki bir hırs peşimi kovalıyor."

ZOR İŞLER BUNLAR

Kovalayacak tabii. Özür dilemek de, affetmek de zor. "Ne değişecek ki, niye ki" diye başlayan binbir soru geçiyor insanın kafasından.

Eleni Vitali büyük bir ses. Medyatik olmadığı için bugün olması gereken yerde değil. Tipik Yunan müziği söylüyor ama rock’u da (dikkat, pop-arabesk değil) içinde taşıyor. Mesela Haris Aleksiu’yu seviyorsanız, pekálá Vitali’yi de beğenebilirsiniz.

Bakan koltuğunun sırrı

1996 yılında iktidarda, şimdi ise anamuhalefette olan Pasok partisinin liderliğine oynayan, bu yarışta eski başbakanlardan Kostas Simitis’e yenilen, sonra savunma bakanlığına getirilen ve 2001 yılına kadar bu görevi yürüttükten sonra da üç yıl boyunca kalkınma bakanı olan Akis Çohacopulos’a değineceğiz.

Pasok muhalefete düşünce, Çohacopulos, iki çocuk sahibi olduğu Alman eşinden ayrılıp, kendisinden çok küçük Vasiliki Stamati ile dünyaevine girdi.

Adam yakışıklı, boyu bosu yerinde. Yüreği de var madem, bize söz düşmez o zaman. Kaldı ki, gönül işlerine akıl ermez.

Çohacopulos geçenlerde baba oldu. Bayan Stamati, nurtopu gibi bir erkek çocuğu getirdi dünyaya. Bunu duyunca eski savunma bakanının yaşını araştırdım. 1939 yılında doğmuş. Yani 67 yaşında bugün. Önümüzdeki ay da kızı doğuracakmış. Bir ay içinde hem baba hem dede olacak Çohacopulos.

İlerlemiş yaşına rağmen baba olan sadece Çohacopulos değil tabii. Halen iktidardaki Yeni Demokrasi Partisi’nin 2004-2006 döneminde savunma bakanı olan Spilios Spilotopulos da birkaç ay önce baba olmuştu. Spilotopulos 1946 doğumlu. Yani 60 yaşında.

Yoksa savunma bakanlığı koltuğunda bir sihir mi var?

FERHAT GÖÇER KONSERİ

Galatasaray Üniversitesi’nde düzenlenen bir toplantıya konuşmacı olarak davet edilmem nedeniyle gerçekleştirdiğim kısa İstanbul ziyaretimde, BKM’de Ferhat Göçer’i tekrar dinleme fırsatı buldum. Göçer’in okuduğu şiirler ve rol yeteneği hakkında bir görüş yürütemeyeceğim ama söylediği her şarkıda mest olduğumu belirtmem gerek.

Özellikle ikinci bölümde büyük bir ustalık ve kendine has tarzıyla peş peşe sıraladığı şarkıları unutmak mümkün değil. Kendi şarkılarını yüreğinden okudu, Sezen Aksu’nun şarkılarına ayrı bir anlam verdi. Özellikle de final bölümünde söylediği "Çok Yorgunum Beni Bekleme Kaptan"ı dinlerken, perdenin hiç kapanmamasını istedim.

Konserin adı "Aşk ve Hüzün" idi. Hem aşkı, hem hüznü yaşattı Göçer ve şarkılarıyla İstanbul özlemimi giderdi.

Eski Rum lider yazar oldu

Kıbrıs Rum Kesimi Lideri Tasos Papadopulos hakkında 2004’ten bu yana Türk basınında yazılanlara bakarsanız, olumlu bir şeye rastlamanız güç olacaktır. Kıbrıs sorununun çözümü için bugüne kadar ortaya çıkan en ciddi fırsat olan Annan planında "hayır" demesinden tutun da, bugün Türkiye-AB ilişkilerinde çıkardığı engellerle Papadopulos hep gündemde.

Rum liderin icraatına baktıkça, selefi Glafkos Klerides’i hatırlamamak mümkün mü? 1993-2003 yılları arasında Rumların lideri olan Klerides, Kıbrıs için "kaçırılmış bir fırsat"tı demek çok mu abartı olur? Klerides seçimleri kaybetmesiydi Kıbrıs’ta durum bugün çok ama çok farklı olacaktı.

ÇOK KONUŞULACAK

86 yaşındaki Klerides, bugün sakin bir hayat yaşıyor. Aktif siyasetten uzak. Oturup bir kitap yazdı. Yılbaşında sonra yayınlanacak kitabına "Başkanlığım" adını verdi. Rum Yönetimi lideri olduğunda Kıbrıs sorunu ile ilgili Rumların AB üyeliği ile ilgili yaşananların perde arkasını anlatıyor.

Yunanistan’ın eski başbakanı Kostas Simitis’in yazdığı "Yaratıcı bir Yunanistan için politika" adlı kitap, özellikle 1996’daki Kardak krizi ile ilgili bölümleri nedeniyle Atina’da büyük tartışmalara yol açmıştı. Hatta Türk gazetelerine bile manşet olmuştu.

Klerides’in kitabının da Kıbrıs Rum Kesimi’nde -ve belki sadece orada değil- çok konuşulacağını şimdiden söyleyebiliriz.
Yazarın Tüm Yazıları