Son perde...

Dün bu köşeye sığmayanlar, bugün buradalar.    �

Ben önümüzdeki hafta yoğun bir iş seyahatinde olacağım.

6 aydır ilk defa 5 gün yazmadan durmaya çalışacağım. (tabi durabilirsem...)

Döner dönmez,

Koşarak pata küte içimde ne kaldıysa (kalırsa tabi J)...

Yazacağım.

Yonca

“Uçtu”

***

Soru 1: Şu anda içinde yaşamakta olduğunuz Türkiye manzarası hoşunuza gidiyor mu?

“Önceleri ufukta küçük de olsa bir ışık görüyordum. Şu an gelecek zifiri karanlık.” Suna B.

“Hayır, bu benim Türkiyem olamaz!”�Firdevs K.

“Abartılacak kadar kötü olduğunu düşünmüyorum. Geçmişte daha kötü günler yaşadık. Yaşadığım Türkiye’ den %70 memnunum.” Kevin

“Ülkemin düştüğü duruma bak! Onun bunun ağzından çıkacak kelimelere bağlı geleceğimiz. Yazık, çok yazık.” Elmira

“Manzara midemi bulandırıyor.” Burcu

“Hoşuna giden varsa ya dilencidir, ya da PKK.” Bülent

Soru 2: Askerler gergin, siyasiler gergin, halk gergin. Gazeteciler de. Siz ne hissediyorsunuz?

“Dehşet içinde” – Sakine, Emre T.

“Üzüntülü; ama dimdik ayakta.” – Barış Ö.

“Siyasilerden, vekillerden, yetkili yetkisizlerden, yani bu acıdan sorumlu olan herkesten nefret ediyorum!” – Suna B.

“Ben gergin değilim. Kimsenin de basının gösterdiği kadar gergin olduğuna inanmıyorum. Problemlerimizin zamanla çözüleceğine inanıyorum” – Kevin

“Bu soruya “umurumda değil” diye cevap veren oldu mu merak ediyorum? Üzüntülüyüm, yıllardır o kadar insanımızı, askerimizi kaybettiğimiz için. Dehşet içindeyim, Türkiye üzerinde dönen oyunları düşündükçe. Bir tek askerimize, TSK’ ne güveniyorum.” – E.

“Umurumda değil” – Ali H.

Soru 3: “Ne olacak bu ülkenin hali?” sorusuna verecek tek cümlelik bir cevabınız var mı? Varsa nedir? (bu sorunun cevabı roman olur aslında ama... tek cümle lazım bana)

“Atatürk gibi büyük bir lider lazım.” - Yıldırım S. B.

“%47’ nin bedelini sadece oy verenler değil, hepimiz 15 yıl sonra ödemeye başalayacağız.”�- Barış Ö.

“Türkiye dibe vuracak! Acı; ama başka şansımız yok gibi. Parsel parsel satıldık.” – Suna B.

“Eski günlerdeki gibi... Ülke bir iyi bir kötü günler yaşayarak geçirecek günlerini.” – Kevin

“Kuvayi Milliye şehitlerinin mezardan çıkma vaktidir! – E.

“Bu ülkenin hali: Olmak ya da Olmamak! İşte bütün mesele bu!” – Burcu

“Hangi ülke? Türkiye Ilımlı İslam Cumhuriyeti mi yoksa Türkiye Federasyonu mu?” – Bülent

Soru 4: Yurtdışından baktığınızda, gördüğünüz Türkiye size ne düşündürtüyor?

“Kuşatılmış bir ülke!” – Firdevs K.

“Yurtdışında şehitler için yürüyüş yapan vatandaşlarımız karakola götürülüyor. PKK yanlılarına birşey yok!” – Emre T.

“Aylar önce Almanya’ da yaşayan erkek kardeşimle konuşurken, ben kardeşime - Aman be! Amerika gelip ülkenize el koydum dese de kurtulsak! - deyince, oradan anlaşılmıyor galiba, buradan bakınca zaten sömürge olduğumuz görünüyor! cevabını aldım.”�- Suna B.

“Yurtdışından baktığınızda Türkiye’ yi medyanın gördüğü gibi görmek zorundasınız. Eğer bir toplumun içinde yaşamıyorsanız, oradaki insanların hislerinin farkında değilsinizdir. O zaman doğru bir analiz yapmanız mümkün değildir. Ben yurtdışındayken geleceğimiz hakkında negatif düşüncelerim ağır basıyordu. Şimdi farklı düşünüyorum.” – Kevin

“Ülkemin aşağılanmasına, gururumuzun ayaklar altına alınmasına�dayanamıyorum.” Senem D.

“Amerika’ da yaşayan biri olarak, PKK’ nın burada medyada hala daha bir terör örgütü olarak tanınmaması beni çok düşündürtüyor. Basının aşırı derecede kör mü, yoksa bağımlı mı olduğunu çözemedim. Artık, Amerikan gazetelerini okumuyorum.” – Burcu

“Yurtdışından bakmak nasip olmadı.” – Bülent

Soru 5-6: Oğlunuz var mı? Varsa, onu kadınlara karşı “nazik” yetiştirdiğinizi düşünüyor musunuz?

“Kaynanalık duygularım azmadığı sürece öğretiyorumJ !” – Sakine

“Hanımlara babası zaten nazik davranıyor. Oğlu da babasına çeker.” – Yıldırım S. B.

“3 tane aslan parçası yetiştiriyorum. Kadınlar olmadan bir hiç olacaklarını kafalarına kakmaya başladım daha şimdiden.” – Firdevs K.

“Olanlar nazik yetiştirmiyor. İstisnalar kaideyi bozmaz.” – Barış Ö.

“Henüz yok. Birgün olursa, önce insana, sonra kadına değer vermesini öğreteceğim.” – E.

“Yetiştirilen çocukların nazik olduklarını düşünmüyorum. Gözlemliyorum. Türkiye’ de herşey erkek merkezli. Kadınlarımız oturup düşünmek yerine dert yanmayı tercih ediyorlar. Oysa çocukları yetiştirenler de kadınlar. Nasıl bir erkek görmek istiyorsanız, öyle yetiştirin.” – Senem D.

“Olursa yetiştiririm söz” – Bülent

Soru 7-8: Kızınız var mı? Kızınız varsa henüz 15 yaşındayken kendinden 15 yaş büyük bir erkekle evlenmesine gönlünüz razı gelir mi?

“Sorduğunuz tüm soruların yanıtları aslında bu sorunun yanıtında gizli bence. Bu soruya gönül rahatlığı ile “evet” diyebilenler, kızlarına ciğerlerinin paresi olarak bakmayanlar bu ülkenin bu durumundan sorumludurlar.” – Alev O.

“Kendine güveni, saygısı olan eğitimli bir nesil yetiştirirsek bu cehalet örnekleri tarihe karışır.”�- E.

“Asla razı gelmem; ama anne olmadan konuşmak zor. Kendini öldürmek, kaçmak isterse ana yüreği dayanmaz herhalde.”�- Burcu

“Kızım olmasa da bu soruya cevabım var: Hayır. Ama eğer, evleneceği zat ileride Cumhuru Reis olursa, neden olmasın J” – Bülent

Soru 9: Tecavüz deyince; “Tecavüzcü Coşkun”’ dan başka, mesela, çocuklara tecavüz konusu aklınıza geliyor mu?

“Çocuklara tecavüz konusu beni çok fazla üzüyor. Cezalar caydırıcı olmalı. Tedavisi yokmuş bunun çünkü.” – Barış Ö.

“Bu ülkeye idam cezası geri getirilsin. Çocuklara bunları yapanlar idam edilsin.” – Emre T.

“Aklıma bir de çocuk pornosu geliyor. Tüylerim diken diken oluyor.” – E.

“Hiç düşünmedim” – Bülent

Soru 10: “Küresel ısınma” sizce bir geyik mi?

“Bence geyik” – Yıldırım S. B.

“Benden başka kimse bunu ciddiye almıyor. Neden acaba?” – Firdevs K.

“Bazen geyik olduğunu düşünüyorum. Sanırım dünyamız bir sona doğru gidiyor.” – Barış Ö.

“Bir çoğumuza geyik gibi geldiğinden eminim. Bir çoğumuzun da bu problemin varlığından bile haberdar olduğunu sanmıyorum.” – Kevin

“Sadece bilinçsiz insanlar bunun geyik olduğunu düşünebilir. Gelecek nesillere yaşam şansı bırakmalıyız. Kısa mesafeleri yürüyebiliriz, banyo yaparken, dişlerimizi fırçalarken suyun gereksiz akmasını engelleyebiliriz.” – Senem D.

“Keşke geyik olsaydı. Ben bu küresel ısınma yüzünden çocuk yapmakta bile tereddüt ediyorum.” – Burcu

“Ben acil olduğunu düşünmüyorum.” – Bülent

Soru 11: İnsanlara güveniyor musunuz?

“Herkese değil.” – Sakine

“İnsanları sev; ama güvenme diye bir yazı okumuştum. Etkilenmiştim.” – Barış Ö.

“Güvenmek istiyorum. Zarar göreceğimi bile bile hala güvenmeye devam ediyorum.” – E.

“İnsan olabilenlere güveniyorum.” – Bülent

“Bazen yapıyorum o salaklığı, insanlara güveniyorum.” - Bülent

Soru 12: Kendinize güveniyor musunuz?

“%85 güveniyorum, %15 zaaflarım ve korkularım var sanırım.” – Barış Ö.

“Kendime aşığım!” – Tamara K.

Soru 13: Eleştiriye tahammülünüz var mı?

“Yapıcıysa evet.” – Firdevs K.

“Eskiden yoktu ama sanırım artık büyüdüm.” – Senem D.

“Aslında eleştiri sinirlerimi çok bozuyor. Objektif olarak dinleyebilmek için çok kasıyorum.” – Burcu

Soru 14: “PKK bir terör örgütü müdür?” sorusuna tahammülünüz var mı?

“Bu soru beni bunaltmaz. Yalnız birilerine devamlı söylemekte fayda var ki kafalarına girsin.” – Yıldırım

“Bu soru artık midemi bulandırıyor. Dünya daha nasıl kanıt bir kanıt istiyor bilmiyorum.” – Firdevs K.

“Tahammülüm yok. PKK kalleş bir terör örgütüdür.” – Barış Ö.

“Yurtdışında pkk (büyük harfle yazmaya bile tahammülüm yok) zaten terör örgütü olarak görülmüyor. Pkk bir gerilla grubu. Kendini savunan herhangi bir grup. Avrupa sokaklarında polislerin alkışları eşliğinde eylemlerini yapabiliyorlar. Kimseden tepki almadan hem de. pkk yüreksiz kuklalardan oluşan kanlı bir terör örgütüdür!” – Senem D.

Soru 15: Teröristlere “direnişçi” denmesi sizce ne anlama geliyor?

“Saçmalık” – Sakine

“Onlar direnişçi değil. Çapulcu. Direnişciler sisteme karşı koyanlardır.” – Yıldırım S.B.

“Direnişci toprakları işgal edilmiş insanlara denir benim bildiğim yanlış mı?” – Firdevs K.

“Yabancı medyanın hedef saptırması. Dünyaya Türkiye’ yi kötü tanıtma hevesi.” Barış Ö.

“Teröristlerin kendi haklarını savunmak isteyen insanlar olduğunun vurgulanması. Çok sakıncalı.” – Kevin

“Neyin karşısında neyin direnişini gösteriyorlarmış ki?

Türkler yaralı düşman askerine bile ekmeğinin yarısını veren, yardım eden bir milletin evlatları.

Beşikteki bebeğe, kendini savunamayacak dedelere, ninelere kurşun sıkmak mı direnişcilik?

Bu ülkede herkes senelerce kardeş gibi yaşadı. Amaçları belli. Ama ulaşamayacaklar.” - Elmira

“Ben Londra’ da yaşıyorum.

PKK’ nın özgürlük için çabalayan direnişci grup diye lanse edilmesinden,

Türkiye zavallı kürtleri eziyor diye konuşulmasından,

Bağımsızlıklarını istiyorlar propagandalarından,

Irak’ ta siz Türklerin ne işi var denilmesinden,

BIKTIM, BUNALDIM!” – Susan A.

Soru 16: Sevdiğiniz insanlara yüksek sesle “Seni seviyorum!” diyor musunuz?

“Utangacımdır babam gibi. İçimden severim.” – Bülent

“İçimden diyorum. Yüksek sesle söyleyemiyorum.” – Barış Ö.

“Mutlulukla ve gururla cevap veriyorum, EVET! Sevgiyi saklamaya gerek yok. Vurun dışınıza neler kazandığınızı göreceksiniz.” – E

Soru 17: Eleştirmek sizce kolay mı, değil mi?

“Eleştirmek kolay değil. ÇOK kolay.” – Barış Ö.

“Ülke olarak eleştirmeyi çok seviyoruz. Çözüm üretmede yetersiziz. Hatta çabasız. Bu nedenle hep sorun var, hiç sonuç yok.” – Senem D.

“Eleştirebilmek için bilgi ve tecrübe gereklidir. Zordur.” – Bülent.

Soru 18: Kendinizi hiç başkasının yerine koymayı denediniz mi?

“Başıma ne geldiyse bu yüzden geldi.” – Yaprak K.

“Deniyorum; ama beceremiyorum.” – Firdevs K.

Soru 19: Özeleştiri yapıyor musunuz?

“Hergün, her saat, her dakika” – Burcu

“Çok fazla” – Sakine

“Niye yapacak mışım?” – Aliye B.

“Herşeyin suçlusu benim!” – Can R.

Soru 20: Kendinizi seviyor musunuz?

“Bazen kızsam da severim” – Sakine

“Kendimi sevmesem yaşamam herhalde.” – Yıldırım S.

“Tabi severim. En iyi kendimi tanıyorum.” – Bülent

“Sevilecek bir tek özelliğim yok. Sevmiyorum.” – Gülnar V.

Soru 21: Sizce dinimizde Allah sevgisi mi, Allah korkusu mu ön planda?

“Ben küçükken Allah sevgisi idi. Çünkü babam her gün Kuran’ ı okur ve bize hiçbirşey söylemezdi. Yani böyle giyinin, böyle davranın, erkekleri görünce bir yerlere saklanın demezdi.

O zamanlar ben küçüktüm. Ama ablalarım yetişkindi. Şimdi ise yazılanlardan, okuduklarımdan sonra korkmaya başladım. Sanki bizim gibi düşünen, giyinen insanlar cehennemde yanacak gibi düşünmeye başladım!” – Sakine

“Önce Allah sevgisi. Hadiste de belirtildiği gibi “sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz.” – Kevin

“Bizim dinimiz sevgi dinidir. Hoşgörü dinidir. İnsanda Allah korkusu olması lazımdır derler ya... Allah sevgisi olması lazım demeli esasında.” – E.

Soru 22: Bu soruları okurken; “Kızım sana soruyorum, oğlum sen cevapla!” diyormuşum gibi hissettiniz mi?

“Yok. Bana soruyormuşsunuz sanarak cevapladım.” – Yıldırım S.

“Hayır. Bence okur kitlenizin ne düşündüğünü ve hangi düşüncelerdeki insanların sizi okuduğunu bilmek istediniz.” – Kevin

“R.T.E., A. Gül, A.B.D. ve işbirlikçileri” – Alev O.

“Ben değil, belki sen öyle hissettin.” – Burcu

“Ben oğlum sen cevapla olarak algıladım zaten.” – Bülent

“Alttan ironi var gibi. Sizi gidi sizi.” – Bülent

“Oğlan değilim.” – Sarp M.

Soru 23: “Yarası olan gocunur!” atasözünü duyunca ilk aklınıza gelen isim nedir?

“Uyuzlar” – Bülent

“Didem” – Emre T.

“Şu sıralar Başbakan habire gocunuyor. Neden acaba?” – Firdevs K.

“Recep Tayyip Erdoğan” – Senem D.

“ABD” – Burcu

Son noktayı koyan dip not: Küçüklüğümden beri hiç şaşmadı. Dünyanın neresinde olursam olayım...

10 Kasım’ da

Saat tam 9’ u 5 geçe,

Başım dimdik, alnım açık,

Saygı duruşundayım!�

Yonca

“İZci”