Kafamıza nükleer füze atarlarsa zaten ayvayı yedik de, kafamızın üstünden nükleer füze geçerse, bari haberimiz olsun diye, memlekete Amerikan radarı yerleştirdiğimiz gün...
Memleketin nükleer politikasına yön vermek üzere kurulan Türkiye Atom Enerjisi Kurumu, akşamdan ıslatılmadan 37 dakikada pişen nohut icat etti.
Nobel banko yani.
Üstelik... Nükleer mutasyon tekniklerini kullanarak “kozmik nohut”u icat edip, yüksek güvenlikli genetik laboratuvarlarında test eden Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Sarayköy Nükleer Araştırma Merkezi, akşamdan ıslatılması halinde 20 dakikada piştiğini müjdeledi.
(Gerçi benim bildiğim nohut düdüklü’de 15 dakkada pişer ama, nasıl olsa nükleer’e kafamız basmıyor diye cahil nohut kakalıyorlar herhalde.)
Neyse... “Bilim” adamlarımızın kozmik nohut icat ettiği gün, “Bilim”den Sorumlu Bakanımız henüz icat edilmeyen Türk malı otomobilin fiyatını açıkladı. Tiko para, 20 ila 25 bin lira.
Vergi mergi filan, 50’ye gelecek gibi görünse de, her halükârda Jet Fadıl’ınkinden ucuz.
(Sakın ola, baykuşluk edip “doğmamış çocuğa don biçildiğini görmüştük, doğmamış otoya fiyat biçildiğini ilk defa görüyoruz” diyenlere kulak asmayın. Hani geçenlerde, AB Bakanımız TRT’deki komedi dizisine çıkıp, ciddi ciddi AB’ye girdiğimizi açıkladı ya... Öyle düşünün.)
Henüz icat edilmeyen sedan’larımız şahane, coupe’lerimiz daha şık, hele metalik lacivert’e boyanacak olanına bayıldım... Henüz icat edilmeyen cip’lerimizi gör kardeşim, aklın durur.
Depoyu da Piri Reis’in bulacağı benzinle fulledik miydi, tamamdır hayırlısıyla.