Paylaş
BU tür mevzulara mal bulmuş Mağribi gibi atlamayı sevmem ama mesleki refleks bazen prensiplerin önüne geçiyor...
Malumunuz; yeşil sahalarla vedalaştıktan sonra “esame listesi”nden silinen adını, “100 ünlü Türk büyüğü” listesine yazdıran “futbol uleması” Hakan Şükür’ün ricasını kırmayıp, geçende TRT’de, “1’e 1 Futbol”a konuk olan Başbakan Erdoğan, büyükçe bir çam devirdi.
Sohbet sırasında söz statlardan açıldığında, “İzmir’in Süper Lig’de bir tane takımı yok” diyen Erdoğan, Bucaspor’u bir kalemde sildi attı.
Tabii “Gavur” takımı hop oturup hop kalktı.
Ancak Başkan Şeref Üstündağ uyanık adam; hiç topa girmedi. “Valla programı seyretmedim” deyip sıyırdı.
Basın Sözcüsü Timur Yaykıran’ın tepkisi de, “Ebelek, gübelek”ten öteye gitmedi: “Talihsiz bir olay... Dili sürçmüştür... Kem... Küm...”
İşin ilginç yanı, Yaykıran haklı.
Ortadoğu fokur fokur.
Libya’ya bomba yağıyor.
Batı bin türlü ayak oyunu içinde.
Seçim telaşı başka dert.
Adamın nevri dönmüş.
Adını sorsanız, “Tacep Reyyip Doğaner” diyecek...
Unutmuştur, şaşırmıştır, yanılmıştır; çok normal.
Zaten benim derdim onunla değil, “İzmir’in Süper Lig’de takımı yok” dendiğinde, toplamı dört kelimeden oluşan, “Sayın Başbakanım, Bucaspor’u unutmayalım” cümlesini kuramayanlarla...
Gazetelerden yüzbinleri, TRT’den milyonları kaldıracaksın.
Yorumcu olarak kasım kasım kasılıp sayfalara poz vereceksin.
Ekranlarda, sütunlarda her türlü artistliği yapacaksın.
Sonra başbakanın lafının üzerine laf söyleyemediğin için koskoca bir kenti yok sayacaksın.
Çünkü biat ettiğin kültür buna izin vermez.
İtiraz edemezsin, soramazsın, sorgulayamazsın.
Ama kabahat bunlarda değil; ellerine kalem verip, yakalarına mikrofon takan spor müdürlerinde.
Ne demiş Harry Truman, “Tilki kümesi tanıyor diye bekçi yapılır mı?”
Bizde yapılır...
Paylaş