Özal'la Bush, dünyada enerji krizini önledi

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Pearson, arkadaşımız Yener Süsoy'a Türkiye ve Türklerle olan ilişkisinin arkeoloji sayesinde olduğunu söyledi.

Büyükelçi Pearson, Turgut Özal'la eski başkan George Bush arasındaki dayanışmanın dünyayı enerjisiz kalmaktan kurtardığını söyledi.

Yabancı ülkelerin Türkiye temsilcilerinin Türkiye adını ilk ne zaman duyduklarını hep merak ederim.

Türkiye adıyla ilk tanışmam, büyük merakım olan arkeoloji kitapları aracılığıyla ilk gençlik yıllarımda oldu. Daha sonra Kore Savaşı'nda Türk askerinin gösterdiği kahramanlıklara ülke olarak tanık olduk. Hukuk eğitimim sırasında I. Dünya Savaşı üzerine tez hazırlarken Türkiye'nin önemiyle bir kez daha karşılaştım. 1920'lerdeki çabalarını, Türk Kurtuluş Savaşı'nı ve Mustafa Kemal Atatürk'ü tanıdım, öğrendim. 9 Temmuz 2000 günü Türkiye'ye atandığını öğrendiğimde son derece mutlu oldum. Çünkü iki dönem görev yaptığım NATO'da çok yakın Türk dostlarım olmuştu, Ümit Pamir, Turan Moralı, Hüseyin Diriöz gibi. Hepsi bende öylesine derin izler bıraktılar ki, hafızamda Türkiye ve Türklerin çok özel bir yeri oluştu. Türkiye'yi tanımaya Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı başlattığı Samsun'dan başladım, özellikle orasını seçtim. Türkiye'ye ilk kez Körfez Krizi'nde o zamanki Dışişleri bakanımız James Baker'ın ekibinde yer alan bir diplomat olarak geldim. Daha sonraları birlikte birkaç kez daha Ankara'ya gelip gittik. O görüşmelerde tanıdığım Turgut Özal çok sıcak, açık sözlü, çok kararlı ve dostane bir yaklaşım içindeydi. Bana göre Özal-Bush dayanışması dünyayı enerji kaynaklarından mahrum kalma tehlikesinden kurtarmıştır. Yener bey, Kapadokya'ya gidemedim, bir de Gaziantep ve Van'ı görmek istiyorum. Kapadokya'ya eşimle birlikte gidip oradaki günlerimizi özel bir anı olarak saklayacağız.

Hamsinin her tür yemeğini yedim

Türkiye'deki çeşitlilikler beni çok etkiliyor, yiyeceklerden topografyaya kadar. Özellikle Türk balıklarına hayranım, hangisini sayayım, lüfer, levrek, çupra, lagos, kalkan, hamsi. Samsun'a gittiğimde hamsinin pilavından tatlısına, turşusuna kadar her çeşidini yedim.

Bekárlığımda çok güzel yemek yapardım, özellikle tavuk ve et ızgaralarım muhteşem olurdu. Şimdi ise barbekü sosu yaparak durumu idare ediyorum.
Yazarın Tüm Yazıları