Paylaş
Uzun bir yolculuk tek bir adımda başlar.
Her yeni gün, yeni bir başlangıç demektir.
Hayata yeniden başlamak bir sanattır. Bu gücü kendimizde bulabilmek ve elimizde olanla başlayıp yola çıkmak, yolculuk sırasında ihtiyaçları tanımlayıp eksikleri tamamlayıp yorumlamak ayrı bir sanat...
Bu sanatı da icra edebilmek için de umutlu olmak gerekiyor.
Umuda yolculuğa çıkarken nelerden uzak durmamız, neleri kucaklayarak yanımıza almamız gerekir?
“Umut” bir inanç, duygu ve düşüncedir.
Dinamiktir, alternatif yollar, iyimserlik, cesaret ve en önemlisi amaçlara ulaşmak için kendini yeterli hissetmeyi ve bu anlamda bir mücadeleyi barındırır.
Hayatın inişli çıkışlı dönemleri arasında hepimiz kendimizi zaman zaman umutsuz hissedebiliriz.
Bu çok normal! Böyle zamanlarda hayatımızın kontrolünü yeniden elimize almamız ve yeniden başlamak için bir yolculuğa çıkmamız gerekir. Tabii bunun için yaşadığımız her şeyi kabul edip umutlu olmak gerekir!
Peki umuda yolculuğa çıkmak için hazırlanıp o ilk adımı atmak için yola çıkarken ayağımıza çelme takacak nelerden uzak durmalı, nelere bizimle yol arkadaşlığı yapması için kucak açmalıyız.
Gelin umuda yolculukta birlikte yol alalım.
Umut yolculuğunda nelerden uzak durmalıyız?
Unutma, umut da umutsuzluk da bulaşıcıdır, dalga dalga yayılır. Sen umudun dalgasına kulaç at, umutsuzluğun değil!
Umuda giden yolda nelere kucak açmalıyız
Bunları yap!
Umut ve umutsuzluk bulaşıcıdır!
Umutları yüksek olan kişilerle arkadaşlık yapın.
Kalbinizde yeşil bir ağaç bulundurun, belki şarkı söyleyen bir kuş gelir konar.
Paylaş